Salih

2.7K 185 31
                                    

ÖNCELİKLE HİKAYEME OY YAPMAYI VE YORUMLAMAYI UNUTMAYIN LÜTFEN... ŞİMDİDEN TEŞEKKÜR EDİYORUM. BÖLÜMLER GECİKTİĞİ İÇİN DE AYRICA ÖZÜR DİLİYORUM... KİTABIN SONLARINA DOĞRU BİRAZ HEYECANLI BEKLEYİŞ OLSUN İSTEDİM ...   KEYİFLİ OKUMALAR ARKADAŞLAR... UMARIM BEĞENİRSİNİZ...  AŞK'LA KALIN ❤
  
       "BEN SENİ ÖZLÜYORUM DİYE GÖKYÜZÜN AĞLIYOR!
GEL BE KADIN!"

Bir insanı özleyip de görememekten daha kötü bir duygu varsa, özlediğin insanın acı çektiğini bilmektir. Tıpkı şu an Salih'in hissettiği gibi...

Tuna'nın sözleri ile çıkmak üzere olduğu mutfak kapısından, yutkunarak arkasını döndü. Bakışlarını Tuna'ya dikerek;

"Ne dedin sen?" diye sordu, duyduğu şeyin doğruluğundan emin olmak istercesine...

"Duydun Salih. Sare'nin babası Semih bey ölmüş. Dün toprağa vermişler bile..."

"Bunu ne zaman öğrendin Tuna?" diye sordu Salih, sıkılı dişlerinin arasından. Tuna'nın bakışlarında cevap verip vermemek arasında bir karmaşa görüyordu genç adam. Bir cevap bekliyordu en yakın gördüğü arkadaşından. Ama Tuna'nın sessizliği daha fazla sinirlenmesine neden oluyordu. Sert bir şekilde mutfak masasına yumruğunu indirdikten sonra;

"Sana soruyorum. Ne zaman öğrendin bunu? En önemlisi bana ne hakla söylemezsin?"

"Biraz sakin olur musun?"

Duygu da bir yandan Salih'e, bir yandan Tuna'ya bakıyordu. Salih'i bu denli sinirlendiren bu durumun gerçekten ona acı verdiğini düşünüyor olmalıydı.

"Salih gel otur şöyle canım. Sakin sakin konuşalım hı?" diyerek Salih'i sakinleştirmeye çalışan genç kıza Salih;

"Duygu, sen karışma lütfen!" diyerek uyarıda bulundu.

Nihayet Tuna konuşmaya karar vermiş olacaktı ki, ayağa kalktı masadan ve iki adımda Salih'in hemen yanına geldi.

"Bu sabah öğrendim. Buraya gelirken... Bir sokak aşağıda Sare'yi gördüm. Bunları sana söylemeyecektim evet. Sen hayatına karışma hakkına sahip olmadığımı hatırlatana dek, söylemek gibi bir niyetim yoktu. Her Allah'ın günü o kız yüzünden acı çekmeni izledim ben senin. Hiç birşey yapamadan , unutmanı bekleyerek, işlerden , hayatından vazgeçtiğini izleyerek... Ama görüyorum ki acı çekmeyi isteyen sensin. O zavallı kızın hiç bir suçu yokmuş."

Tuna'nın ağzından çıkan her bir söz, balyoz misali iniyordu yüreğine... Demek ki sabah kapıda hayalini gördüğünü zannettiği genç kız gerçekmiş. Salih'i görmek için gelmiş.

"Lanet olsun sana Tuna. Sen ne hakla onu gördüğünü söylemezsin? Bırak söylemeyi, kolundan tutup nasıl bana getirmezsin? Her gün onu görmek için delirdiğimi gördüğün halde bunu saklamayı nasıl düşünebilirsin?Kahretsin çabuk bana Sare'nin adresini ver."

"Yanlış yapıyorsun Salih. Yine üzüleceksin. Daha yeni toparlanmışken kendine bunu yapma..."

Salih , Tuna'ya cevap vermek yerine dişlerini sıkarak, öfkeli bakışlarını kısarak baktı arkadaşına.

Tuna'nın cebinden çıkardığı bir kartvizitin üzerine adresi yazdığını izledikten sonra, kartı arkadaşının elinden hızlı bir şekilde aldı ve arkasını dönmeden son bir kez Tuna'ya bakarak;

"Seninle bunu daha sonra tekrar konuşacağım." diyerek tehditkar bir şekilde baktıktan sonra hızlı bir şekilde kapıyı çarparak çıktı evden.

Tam arabaya binmişti, emniyet kemerini bağlıyordu ki, arabanın yolcu kapısının açılması ile Duygu'nun geldiğini farketti. Anlamaz bakışlarını Duygu'ya çevirdiğinde;

❤SEVDASINI SEVDİĞİM❤Dove le storie prendono vita. Scoprilo ora