İstisna-15

9.9K 479 0
                                    

"Bu saatte uyanık olmana şaşırdım. Öğleye doğru cevap vermeni bekliyordum. Bugün cumartesi." Savaş küçük çantamı arabanın ardına yerleştirdikten sonra sürücü koltuğuna ilerlediğinde sessizce onu takip edip yan tarafındaki yolcu koltuğuna oturdum.

"Uzun bir yolculuk olacak. Uyumak iyi bir fikir olabilir." Cevap vermeden gözlerimi kapadım. Uyuyamayacağımı biliyordum ama yine de uyuyor numarası yapmak konuşmak zorunda olmaktan çok daha iyiydi.

Sessiz geçen dakikaların ardından gözlerimi araladım. Ne kadar vakit olmuştu ki? Artık arabanın çıkardığı sesleri dinlemekten sıkılmıştım. Biraz da Savaş konuşsa iyi olurdu.

"Ne kadar yolumuz kaldı?" Göz ucuyla bana baktı.

"Bir iki saatlik. Saat yediye geliyor."O kadar olmuş muydu?

Arabayı yol kenarında bir yerde durdurdu. Önümüzde yeşiller içerinde küçük bir yapı vardı.

"Kahvaltı yapalım." Cevap vermemi beklemeden arabadan indiğinde bocalayarak dışarıya baktım. Ardından arabanın arkasından çantamı alıp elimi kapı koluna attım.

Kapı ben daha elimi hareket ettirmeden açılırken nefesimi tutarak bana kapıyı açan Savaşa baktım.

"Ne kadar da uyuşuk birşeysin sen ya. Hadi." Arabadan inmem için uzattığı elini yavaşça tutup arabadan indim. Arabadan inip şirin yapıya ilerlerken elimi çekmek istedim fakat elimi bırakmadı. El ele kahvaltı yapacağımız yere ilerledik.

***

Köy kahvaltımız hazırlanadururken ellerimi birleştirip yüzümü ellerime, dirseklerimi de masaya yasladım.

"Oraya kimler gelecek?" Omuzlarını silkti.

"Bilmiyorum. Baban amcan işte, gerisi beni aşar. Neden? Gelmesini istemediğin birileri mi var yoksa?" Müneccim misin yahu? Başımı salladım. Umarım Murat gelmezdi.

Derin bir nefes aldı.

"Canını sıkan her neyse şimdilik daha arkalara atamaz mısın?" Bakışlarımı masadan kaldırıp yüzüne baktım. "Tadını çıkarmaya bak. Orayı beğeneceğini umuyorum." Başımı salladım. Ne kadar becerebilirsem? "Ve de... lütfen biraz uyu."

***

Hissettiğim sarsıntıyla gözlerimi hafifçe araladım. Gerçekten uyumuştum.

Bu gördüğüm şey... Bakışlarımı yavaşça yukarıya kaldırırken Savaşın boynunu ve çenesini gördüm. Pekala, biraz daha yukarısı yüzleşme anı.

Savaşın kucağında bir yerlere taşınırken öylece durup Savaşın boynunu izlemeye devam ettim. Ve de neden bu kadar rahat olduğumu düşündüm? Neden onun yanında bu kadar rahatım?


Devam edecek...




İSTİSNAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin