İstisna-4

13.8K 646 3
                                    

Merhaba canlar. ^-^ Yeni bölümümüz her çarşamba gelecek. Yazabilirsem de pazar günleri bölümden bir kesit paylaşabilirim. ^-^ Okuduğunuz için teşekkürler... :-*

Savaş denen o herif ofisi terkettikten sonra kendimi yarım kalan işlerime vermiştim. Ardından iki toplantıya girip çıkmış ve yoğun bir yarım günün ardından rahat bir nefes alabileceğim öğle arasına gelmiştim.

Telefonumu alıp ayağa kalkacağım sıra kapım çalındı.

"Gel." Murat başını uzatıp sırıttı.

"Nasılsın?" Gülümseyerek karşılık verdim.

"Biraz yorgun." Murat tamamen içeriye girdi ve kapattığı kapıya yaslandı.

"Yemeğe çıkalım mı?" Başını sallayarak eşyalarını toplamaya başladım. "Amcamla karşılaştım asansörde. Seninle yemeğe çıkmak istiyordu ama onu ikna etmeyi başardım. Yoksa babanla mı yemeğe çıkmayı tercih ederdin?" Başımı iki yana salladım.

"Şirkete zar zor uğruyorsun. Hani çok meşgulsün ya!" Sataşmamı çapkın gülümsemesiyle geçiştirdi.

"Yani beni tercih ederdin değil mi hayatım? Buna sevindim." Çantamı alıp koluma taktım ve Murat kapıyı benim için açtığında odadan çıktım.

Sessiz bir asansör yolculuğundan sonra Muratın arabasına yerleştiğimde Murat yeniden konuşmaya başladı.

"Yüksel holdingle anlaşmayı başarmışsın. Amcamdan duydum." Başımı salladım.

"Dedikoduların aksine bana çok da bizimle iş yapmak istemiyorlar gibi gelmedi. Hiç zorlamadılar biliyor musun?" Murat gözlerini yoldan ayırmadan sordu.

"Dedikodular derken?"

"Yüksel holdingin projeyi bizimle değil Altındeğer inşaatla yapmaya karar verdiğiyle ilgili bir dedikodu."

"Altındeğer inşaat? Hani şu en iddialı rakibimiz?" Başımı salladım.

"Bu işi onlara kaptırsaydık gerçekten yıkılırdım biliyor musun? O şirket bana- Her neyse, sen de durumlar nasıl?"

"İyi. Sibelle barıştık." Yutkundum.

"Barıştınız mı?" Neden canım sıkılmıştı? Murat adına mutlu olmalıydım, doğru olan buydu. Murat Sibele aşıktı.

"Evet, sabah onun telefonuyla uyandım. Beni barışmak için kahvaltıya çağırdı. Sahilde bir restorantta- Ah! Bana kahvaltı hazırlamışsın. Çok beğendim kuzen çok iyisin. Teşekkürler." Gözlerim yanıyordu ama küçük bir kız çocuğu gibi ağlamaya başlarsam bunu nasıl Murata açıklayacağımı bilemiyordum. "Ama bilirsin işte. Barışmak için kahvaltı teklifini geri çeviremezdim. Ama söz, birgün ben de sana kahvaltı hazırlayacağım. İkimiz beraber kahvaltı edeceğiz. Lütfen bana kırılma, hı?" Sanırım artık çok geçti. Kırılmıştım, fazlasıyla. "Berra?"

"Ah sorun değil, barışmanıza çok sevindim. Ama bak söz verdin, o kahvaltıyı istiyorum."

***

Eve geldiğimde saat neredeyse dokuzu gösteriyordu. Bugün gerçekten çok yorucu geçmişti.

Henüz yiyemediğim akşam yemeği yüzünden midem yanmaya başlamıştı. Birkaç lokma atıştırmak için mutfağa girdiğimde Murat için hazırlamış olduğum masayla bakıştım. Ve de gözlerimi devirerek buz dolabına yürüdüm.

Bir dilim ekmeğe reçel sürüp sütümle salona geçtim ve televizyondan daha önce hiç izlemediğim bir dizi açarak izlemeye başladım.

***

"Toprak!"

Gözlerimi araladığımda televizyon izlerken kanepe sızdığımı anlamıştım. Ve de yine aynı rüyayı görmüştüm. Tam olarak neler oluyordu?

Uzandığım koltuktan kalkıp televizyonu kapattım ve boşalmış süt bardağımı mutfağa bırakıp odama yürüdüm.

Hala üzerimi değiştirmemiş olduğumu farkederek sıkıntıyla iç çektim. Gömleğimi, eteğimi ve atletimi çıkardıktan sonra saate bakmak için salondaki telefonuma doğru yürüdüm.

Eğer saat çok geç olmadıysa bir duş alabilirdim, ya da çok geçse sabaha ertelerdim.

Telefonumu elime aldığımda dört cevapsız aramayı gördüm. Dördü de sekreterim Umuttandı.
Saat neredeyse bir olmuştu fakat yine de önemli birşey olduğunu bildiğimden arama tuşuna bastım. Eğer önemli olmasaydı Umut beni özel numaramdan aramazdı.

Telefonun açılmasını beklerken odama geri döndüm ve dolaptan yumuşak bir pijama takımı çıkardım.

"Alo, Berra hanım?" Sesi uykulu geliyordu. Ama sanki biraz da..

"Umut bir sorun mu var? Beni aramışsın."

"Berra hanım, kusura bakmayın. İçim geçmiş, yoksa sizin aramamızı bekliyordum. Size haber vermem gerekliydi, sabahı bekleyemezdim ve-"

"Umut sorun ne?"

"Yüksel holding anlaşmayı fes etmek istiyor. Anlaşma da yazan paranın üç katını bize ödeyebileceklerini söylediler."

Devam edecek...











İSTİSNAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin