64.

1.6K 127 12
                                    

Evett. 3500 yıl sonra yeni bölümle geldim. 🤣🤣🤣

Şimdilik bununla idare ediverin güzel şiyler olacak olacak 🤣🤣🤣






Aslında Kazım abinin bu kadar iyi rol yapmasını beklemiyordum. Hatta Kutay'ı bile bir an düşündürmeyi başarmıştı. Oysa gerçekten Tuna'dan hoşlanmış gibi davranıyordu. Adamın işine akıl sır erdirmek zordu.

Şimdide mahalle kahvesinde oturmuş Kutay'la karşılıklı tavla oynuyordu.

"Abi valla zar tutuyon, bu kadar ballı olman imkansız" diye isyan eden paşama Kazım abi bıyık altından gülerek "Lan hırbo zarı tutmadan nasıl atayım." dedi.

Kutay oflayarak yanında oturduğum için bana dönüp "Bak görüyon mu çiçeem yeminle hile yapıyor." deyince Kazım abiye baktım. O da kaş göz yapınca "Yok paşam yapmıyordur" demekten başka çarem kalmadı.

Kazım abi tekrar zarları avucunda sallarken Kutay onu durdurup "Fincanla atacağız, dur abi, valla kabul etmiyorum ben" diyerek kahvehanenin iç tarafına seslendi.

"Koçum bak hele bi buraya."

Kazım abi elini yumruk yaparak bıyıklarını sıvazladı. "Kemal abine koçum ha, ahanda şimdi nanayı yedin."

Kutay da bıyık altından gülerek iç taraftan çıkan kişiye baktı.

Ali. Lan Ali bu.

Kaşında yara bandı, ağzının kenarı morarmış, burnunda da tanpon. Lan bu çocuğa kamyon çarpmış.

Kazım abi benim şoka giren yüzümü görünce neye bakıyorum diye anlamak için arkasını döndü ve

"La bu bebeyi kim kapıya çarptırmış, ne olmuş buna." diye gülerek Kutay'a döndü.

Bu sırada Ali gözlerini devirerek masamıza gelip "Buyur Kutay abi." dedi ama sanki zorla abi diyor gibiydi.

Kutay gülmemek için büyük bir uğraş vererek "Bize üç çay getir, bir de fincan. Hadi koçum." dediğinde Ali bana kısaca bakıp "Tabi abi" deyip gitti.

Beynimde yanan şimşekle Kutay'a döndüm.

"Laannnn, sen bu yüzden mi sabah Kaan'ı evden aldın gittin?"

Kazım abinin kaşları çatılırken "Hayırdır?" diye sordu.

Kutay burnunu çekerek sakallı çenesini sıvazlayıp "Hayırı yok abi, bir kardeşimize yanlışını gördük çektik kulağını." dedi.

Kazım abi salladığı zarı attı. "Eee Kemal nerde? Bu çocuk yeni çırağı mı?"

Ali tepsiyle üç çay ve bir fincanla çıkıp geldi. Canı sıkkın gibiydi ve yüzü cidden çarşamba pazarına dönmüştü. Kutay önüne koyduğu çayı benim önüme yaklaştırıp "Kemal abi memlekete gitti, ekin zamanı geldi." dedikten sonra Kazım abinin önüne çay koyan Ali'ye bakarak "O gelene kadar bu zibidi idare edecek burayı, ceza verdim." dedi.

Ali fincanı da koyup bir kez daha göz devirip giderken Kazım abi oturduğu sandalyede arkasını dönüp Ali'ye baktı.

"İdare edemez bu salak çocuk, akşama kadar yüz tane adam gelip gidiyor buraya."

Kutay kaşlarını kaldırarak "Ee onu ağzını açmadan önce düşenecekti" deyip zarları fincana koyup salladı.

Kazım abi dudaklarını büzüp omuz silkerek attığı zarlara baktı.

Anlaşılan Ali, Kutay'ın gazabına uğramıştı. Zamanında Serhat'la Kaan'ın ilişkisini çocuğun annesine söylerse olacağı buydu. Hak etti mi bilemem ama daha çekeceği çok çile vardı.

Mahalle Abisi - GAYWhere stories live. Discover now