ADAM AKILLI

Şaşırt beni

Ena kahvaltı ardından leydi Fionanın gidip uzanmasını ve dinlenmesini tavsiye etmesi ile günün geri kalanını odada pinekleyerek geçirmek zorunda kalmıştı lakin pek de sıkıldığı söylenemezdi. Odasına bir küvet gönderilmiş kendisine tahsis edilen adının Shauna olduğunu öğrendiği yardımcısı önce yıkanması için yardımcı olmuş ardından birlikte yerleştirilen özel eşyalarına bakmıştılar. Ena Aodhun hepsini tek tek yerleştirmede yardımcı olmasına çok şaşırmıştı. Özenledizilen takılarına ve eşyalarına bakarken memnuniyet içerisindeydi. Genç kız üzerini değiştirdiği vakit adamın bahsettiği süslü çamaşırları giymekte bir sakınca görmemişti. Açıkçası Eva bunları giydiğinde ona pek gülerdi ve içindeki şeyin neden süslü olmadı gerektiğini anlamlandıramazdı lakin demek ki kocalar böyle şeyleri biliyorlardı. Ena adamın her yerini gördüğünü anımsadığında biraz utanç ile kızardığını hissetti. Tüm bunlara alışmak zorundaymış gibiydi. Genç kız kendi bedenini nasıl açık edeceğini bilmiyordu. Şükürler olsun ki Aodh dün gece onu bu utançtan kurtarmıştı. Yatakta uzanmış keyifle kocasının ne vakit geri geleceğini düşünür olmuştu. Bir iş için eski Champbell topraklarına gittiğini işitmişti. Bir dönem McAodhanın koca beyliği bir günde ele geçirdiği dedikoduları çığ gibi büyümüştü Ena olayı tam olarak bilmiyordu. Kendi kendine esasını öğrenebileceğini düşünürken diğer yandan ailesinin şu an ne yaptığını da merak etmeye başlamıştı. Eva acaba ilk gününü nasıl geçirmişti hemde bir dolu misafir ile. Kardeşi ev idaresine dükler büyük beyler ile başlamıştı. Kendi kendine gülerken kalkıp kız kardeşine bir mektup yazabileceğini düşündü neler olup bittiğini öğrenebilirdi. Kapısı çalınıp yardımcısının ona yemeğe az bir vakit kaldığını söylemesi ve dilerse buraya gelebileceğini söylediğinde ayıp etmemek amaçlı aşağı ineceğini söyleyip kalkıp Aodhun odanın köşesinde bulunan çalışma masasına ilerleyip bir kağıt ve hokka çekerek Eva'ya yazmaya koyuldu. İşi bittiği vakitse kağıdı üfleyip katlayarak mum ile mühürlemesi ardından göndermek üzere peşi sıra mektubunu da alıp aşağı inmeye koyuldu. Buduvarlar aradında bir vakitler efsaneler dolanmıştı. Genç kız merdivenletden inerken Liamh McAodha ve Arcana nın resmine takılı kaldı. Hemen devamında Lily Ferguson onların anneleri Liamh McAodha ve Brian Fergusonun yan yana portreleri bulunmaktaydı Aodh dedesi ve babasına epey benzemekteydi tabii babası hala inanılmaz yakışıklı bir adamdı. Genç kız en alt kattaki yemek salonuna inerken büyük holde duran epey eskimiş lakin onarılmaya çalışılmış Aodh Dubghailin portresine göz kırpıştırarak baktı. Lakin Leydi Enanınki yoktu. Onların kalesinde de yoktu. Babası Dubghailin çok kıskanç bir adam ve leydisinin çok güzel bir kadın olduğundan söz etmişti. Sanırım Lily Ferguson gibi güzeldi... Kendi halinde bakına bakına yemek odasına ulaştığında Lord McAodha ayağa kalkarak ona gülümsedi.

"İyi akşamlar kızım" Connor gülümseyerek kızın üzerindeki koyu yeşil tek parça elbiseye kısa saçları tepesine taktığı parıltılı taca baktı. Oğlu daha ne gibi bir leydi arayışı içerisindeydi bilemiyordu. Ena hem güzel güzel olduğu kadar sıcak ve sevimliydi. Fionayabakarken karısınında aynı memnuniuet içerisinde olduğunu hissetti. Sanırım bir kız evladın yanlarındaki varlığı eve şimdidrn huzur getirmişti. En azından sofrada onlarla uzun uzun yemek yiyor sohbet ediyordu. İt oğlu gibi üçüncü lokmadan sonra kalkıp gitmiyordu yada tabağını alıp yiyerek odadan çıkacağını hiç sanmıyordu. İlk günden gelinini bırakmadı da başka bir mevzuydu ya...

"İyi akşamlar Lordum, Leydim" Ena ikiliye gülümseyip gidip Leydi Fionanın karşısına oturdu. "Aodh hala dönmedi mi? "

"Geldiğinde onu uyaracağım. İlk günden yalnız kalman hoş olmadı."

"Hayır lütfen... Giderken önemli bazı işleri olduğundan söz etti."

Fiona gülümsemeye çalışarak kafa salladı. Önemli işi kim bilir neydi. Bir mektup ile halledebileceği birşeyi oraya giderek yapmayı tercih etmiş olması muhtemeldi. "Aodh yerinde pek durmayı beceremez kızım lakin zamanla alışacaktır"