Tanıdık...

237 56 28
                                    

Ena gözlerini kırpıştırarak cama doğru baktı. Uyuyamıyordu genç kız. Bir adam ile aynı yatakta yatmanın eziyet olabileceğini düşünmemişti. Annesi babasının horladığından bahseder kızardı lakin Aodh horlamıyordu. Hiç durmuyordu devamlı dönüyor elini kolunu atacağı yeri bilemiyordu. Yatağa sığmıyor dese hayır belki üç kişilikti yatak adam resmen yatağın içinde geziyordu. Genç kız belinin orta yerine aniden inen kol ile dişlerini sıkarak küfretti ve kaldırıp geriye attı. Tam sakinleştiğini var sayıp ona dönüyor Aodh kolunu atıp biraz sert de olsa sarıldığında alışmaya çalışarak gözünü kapatıyor yalnızca yarım saat sonra tam uyuyacakken üzerinden çekilip dönmeye başlıyordu. Bu kadar huzursuz bir uyku şekli olabilir miydi? Genç kız kendini olabildiğince uca kaydırdı lakin adamın dibine gelip onu iteklemesi ile yataktan düşünce öfkeyle kalktı. Baş ucundan bir bardak su alıp içerek gidip camdan dışarı baktı. Ufuk çizgisi belirmişti önleri sanki bomboştu lakin hala ışık olmadığından pek de iyi görememişti. Yinede sabah olmak üzere olduğunun farkındaydı. Güya uyuyan lakin tepinip duran adama göz devirdikten sonra ayaklı askıda duran elbiseye bakıp üzerini giyebileceğini var saydı.  Biraz çabuk davranmaya çalışarak tüm katları halllettikten sonra yatakta kendi yerine geçen adama dilini şaklatıp uyandırmaya karar verdi. Uyansındı uyurken dinlenmek yerine daha çok yorulmuş olmalıydı. Yatağa çıkıp hafifçe kolunu dürttü işe yaramadığında çekinerek adını seslendi lakin adam sertçe dönünce Ena da kızarak parmaklarını hızla göğsüne vurmaya başladı.

Aodh bir anda bedeninde hissettiği dürtü ile tek gözünü açıp tepesindeki adamı görünce gırtlağından tutup yatağa çivileyerek komodin üzerinden kamasını alıp boynuna dayadı. Az sonra onun adam değil de Ena olduğunu fark ettiğinde panikle üzerinden çekilip öksüren kadını doğrulttu. "E-ena? İyi misin? ” Genç adam yüzünü eğip görmeye çalıştı lakin kadının " Boşversene" diye terslenip havaya savurduğu eli suratına çarpınca inleyerek yüzünü sıvazladı.

Ena dönüp adama baktı ardından kaş çattı. Aodh elini omzuna koyduğunda ise dönüp adamın kollarını sıkıca tutup yüzüne baktı. "Elini kolunu oynatma Aodh!"

"İyi misin? B-ben görmedim yani öyle birden kaldırılınca" Genç afam afalladı daha önce kaldırılmamıştı. Kollarını kendince bir güç ile zaptetmeye çalışan kadının ufak ellerine gülümseyip kaşlarını kaldırarak yüzüne baktı. "Beni onlarla mı tutacaksın yoldaş? ”

Ena diş gıcırdattıktan sonra dirseği ile adamın çenesinin altına ardından sertçe bacak arasına vurup yatakta inleyerek kıvrılışını izledi. "Böyle tutacağım yoldaş... Bu az evvelki yaptığının ufak bir karşılığı... "

"Minik şeytan! " Genç adam yüzünü kırıştırarak doğruldu... İyi yaptın zaten de bir işe yarayacak gibi değildi... "

"Bana ufak, minik , küçük deme Aodh buda benim çizgim...Hoşlanmıyorum"

"Adam akıllı seni... Her ne ise kaldırıldım şimdi izninle kahvaltı hazır edilmesini söyleyeceğim"

"B-bu saatte? ” Ena gözletini kırpıştırdı.

" Evet bu saatte... " Aodh yataktan çıkıp dilsiz uşağa asılan gömleği çekip üzerine geçirdi ve hemen altındaki güderi pantolonu eline alıp gayri ihtiyari altındakini sıyırdı.

"Tanrım! Çamaşır giymiyormusun! " Ena ciyakladı.

"Dün giymedim! " Aodh da panikle bağırıp kendini gizledi. Ardından kadının ardını dönmesi üzerine orada bulunan çamaşırı ve pantolonu geçirip kaş çattı. "Sen yeterince giymişsin güzelim bana hiç gerek yok"

"Ne yapacaktım ya eteğimin altını öylece bırakacak mıydım Tanrım! "

"Evet... Yada hayır... En azından yere sürünmeyip dizinin üzerinde bitebilir yahut koyun yününden değil saten olabilir kenarı kurdeleli ya da fırfırlı olanlardan!" Aodh hızlı konuşmadı ardından susup dudaklarını dişleyerek kapıya yöneldi.

ADAM AKILLIWhere stories live. Discover now