Bölüm 47 -Aptal Oyun

49 5 2
                                    

Meleklerim hala benimle midir acaba?
Yoksa kayıp mıdır artık onlar da?
Şeytanlarıma yenilmişler midir?
Şeytanlarım kovmuş mudur onları?

Meleklerim devam ediyor musunuz savaşmaya?
Devam ediyor musunuz yanımda kalmaya?
Lütfen kalın, devam edin savaşmaya..
Yenilmeyin şeytanlarıma...

Acıyor içim,
Ağlıyor artık olmayan o hayallerim,
Ağrıyor kayıp umutlarım,
Arsızca sırıtıyor şeytanlarım...

Yorgunum,
Baş edemeyeceğim,
Yaşayamayacağım,
Belki de kazanmıştır kafamdaki şeytanlarım...

***

"Ne bu?"

Yaklaşık bir saattir oturmuş öylece kara kara düşünüyorduk... artık beynim patlayacaktı sanki...

"Ne olabilir abi ya?"

"Bir daha okusana Doğu"

"100. Kez oku Doğu evet..."

"İçinde saklı olanı bul,
En derinlerinde saklı olanı,
Seni cevaba götüren şey,
Yine sen olmalısın..

Sana verebileceğim tek ipucu,
Gökyüzündeki en parlak yıldız..."

"İçimizde saklı olan?"

"Ne saklı içimizde lan!"

"Açıp bakıcam şimdi sinirden!"

"Sessiz olun düşünemiyorum!"

"Delirmeme ramak kaldı.."

"Al benden de o kadar!"

"Ulan benim meleğimin yanında olmam lazımken uğraştığım şeylere bak! Bir bulayım var ya belasını s-"

"Yeter, yeterince küfür ettik, rtük gelecek şimdi.."

Ofladım ve ellerimi kafamın arkasından birleştirip düşünmeye çalıştım...

O sırada odaya bir anda Elif girince ona döndüm korkuyla...

"Ne oldu?"

"Anka... Anka..."

Dedi koltuğunu belli ederek nefes nefese...

"Ne oldu ona? Bir şey mi oldu Anka'ya?!"

"Hayır sakin ol... eğer Anka'da saat 04:00'a kadar bir sorun çıkmazsa normal odaya alınabilirmiş... bir ihtimal de olsa iyi düşünelim falat kötüye de kendimizi hazırlayalım dedi doktor..."

Ne düşüneceğimi bilemeyerek öylece tekrar oturdum koltuğa..

"Ya birşey olursa..."

"Olmayacak, benim Anka kuşum güçlüdür..."

Yağız'a döndüm ve sırtına vurup elimi omzuna koydum..

"Umarım kardeşim, umarım..."

Kafamın karışıklığını bırakıp bir kez daha görmek istediğim onu...

Yoğun bakım odasının önünde durup izledim soldun ama hala güzel yüzünü...

'Ah benim güzel kızım' dedim içimden.. 'ah benim eşsiz meleğim...'

Dayanamadım ve bir kez daha girmek istedim içeri, bu sefer doktorun izin vermeyeceğini düşünüp bize üzülen hemşireyi ikna ettim...

"Lütfen kısa olsun..."

"Teşekkür ederim, kısa olacak..."

"Çok mu seviyorsun onu?"

"Her şeyden çok sanki..."

İçimdeki Şeytan Where stories live. Discover now