Bölüm 2 -korkulu başlangıç

382 24 4
                                    

Ne zamana kadar sürecek? Ne zamana kadar devam edecek? Yoksa hiç bitmeyecek mi? Dinmeyecek mi?...
Böyle yaşamam adil mi? İnsanlar mutluyken, hayatlarına devam ederken böyle yaşamam adil mi? Hak ettiğim hayat bu mu benim?
Sıralayabileceğim bir sürü soru işaretine, Sıralayabileceğim bir sürü acı sığdırabilirim... Öyle ki insanlar tahammül edemez oldu artık. "yine mi mutsuzsun?" hep mutsuzum... "yine ne oldu?" yine canım acıdı, nefessiz kaldım. Kendime tutunamıyorum, tutunacak bir dal aradım. Bulduklarım ellerime battı.. Yine tutunamadım. Sanırım ben tutunamayanım. Hayata tutunamayan, mutluluğa tutunamayan, huzura tutunamayan, şarkılara tutunamayan...
***

"Ştt sakin ol, burdayım kendine gel"

Korkuyla sıçradım kan ter içinde kalmıştım yavaşça omzuma dokundu

"İyi misin?"

"Sayılır, teşekkür ederim ama tam olarak nasıl anladın kabus gördüğümü?"

"Uzak dur diye bağırıp duruyordun sadece"

"Herkes nerde?"

"Öğle yemeğindeler hadi sende in"

"Ah doğru ya annem kahvaltı için bir şey bırakmıştı onu yemediğimi görürse üzülür inmemeyi tercih ederim bugün pek iyi hissetmiyorum"

"Peki, sen bilirsin"

Dedi ve çıktı

Tanrım, normalde hiç uyuyakalmazdım neler oluyor bana bu kabusların ne zaman sonu gelecek...

Öğle yemeği bittiğinde herkes geldi oda dahil ve yanıma oturduğunda elinde bir kitap tuttuğunu gördüm

"O da ne?"

"Yunan mitolojisi"

Ne kadar saçma tanrılara falan mı inanıyor?

"Tanrılara mı inanıyorsun?"

"Karışık biraz ama hepimizin inandığı şeye inanıyorum diyelim"

Kafamı sallayıp gelen hocaya döndüm

Deftere not alırken kafamı tahtadan ayırmıyordum çünkü cidden hızlı yazıyordu

"Anka?"

Bana seslenen Aras'a bakmadan

"Hm?"

"Anka!?"

Daha fazla dayanamayıp ona döndüm bağırış gibi bir fısıltıyla

"Ne?!"

Kafasıyla defterimi işaret etti yavaşça deftere baktım

TANRIM BU DA NE?!?

Bütün bir deftere tek yazığım "Phoebe" kelimesiydi bu lanet kelimeden ne zaman kurtulacağım ne demek bu? ne istiyor benden?

Kaşlarını çatmış deftere bakan Aras'a döndüm

"Sen... Bu kelimeyi nerden öğrendin?"

"Açıkçası bilmiyorum sürekli rüyalarıma giriyor"

Mümkünmüş gibi daha da çattı kaşlarını ve yavaşça bana döndü

"İmkansız..."

Kolumdan tutup hocayı umursamadan dışarı çıkardı ve koridordaki kör noktaya gelip beni duvara yasladı

Ardından kolumu tuttu tekrar

"Bıraksana ne yaptığını sanıyorsun?"

"Bakmama izin ver!"

İçimdeki Şeytan Where stories live. Discover now