Bölüm 7 -Acısı bitmeyen geçmiş

116 10 4
                                    

Bazı geceler vardır upuzun ve kaygı dolu . Her şey için endişe duyarsın, bazen sebepsizce süzülür yanaklarından göz yaşları. Düşünür durur fakat hiçbir sonuca varamazsın. Bir zaman makinesine hapsolmuş gibi geriye gider durursun. Sonunda olacaklar her zaman bellidir. Bir mucize bile sonu değiştirmek için güçtür, benim hiç mucizem olmadı...
***

Bilincimin yavaş yavaş geldiğini gördüğümde yavaşça kalkmaya çalıştım belime bir şeyler batıyordu. Üçüncü denememde kalkmayı başarabildim, her yer çok karanlık...

Yürümeye başladığımda hala nerede olduğumu anlamaya çalışıyordum, bir şeye takılıp düştüğümde elim bir taş parçasına çarptı ve istemsizce bağırdım...

Bir saniye... bu taş parçası ve elime değen toprak ve dal parçaları? Kafamı hızla yukarı kaldırdım ve gökteki yıldızları gördüm ardından etrafımı çevreleyen ağaçları... Ormanın tam ortasına düşmüştüm...

Hiç gücüm kalmamış sanki, bütün güçümü toplayıp koşmaya başladım, neden koştuğumu bile bilmiyordum, üstümde gereksiz bir yük hissediyordum yalnızca...

Ağaçların dallarının kapatmayıp ay ışığının bulunduğu bir yere gittim üstümdeki bu yükü anlamak için.

TANRIM! Karnım hiç görmediğim kadar şişmişti ve kıpırdayan bir şey vardı,ben... ben hamileyim!

Tam farkına vardığımda arkamdaki ayak seslerini fark edince tekrar koşmaya başladım, önümü görmeden yalnızca gücümün kırıntılarıyla koşuyordum...

"AHU! Kaçamazsın! Seni öldürüp kurtlara ve domuzlara yem edeceğim!"

"Ne istiyorsunuz benden!"

Diye bağırdım gözyaşlarım arasından

" O LANET BEBEĞİ DOĞURMAYACAKSIN BİZE İHANET EDEN ABİMİ ÖLDÜRDÜĞÜM GİBİ SENİ DE ÖLDÜRECEĞİM LANET KADIN!"

Ağlamaktan konuşamıyordum bile fark etmeden tekrar yere düştüm bu bana yetişmelerini sağlamıştı ama ayağa kalkacak gücüm kalmamıştı

Sarışın bir kadın bindiği atın üstünden inip yanıma geldi ve eğildi yavaşça saçlarıma dokundu korkudan hareket edemiyordum tek yaptığım gözyaşlarımı süzmekti

"Ah Ahu..." dedi ve gülmeye başladı

"Yüce Tanrıça soylusu Ahu... şu haline bak, bir velet seni ne hale getirdi..." gülerek devam etti

"O bebeğe de sana da lanet olsun! İkinizi de öldürene kadar durmayacağım!"

"Lütfen... bırak gideyim..."

Sanki çok komikmiş gibi kahkaha attı

"Şimdi bırakacağım sende iyi biliyorsun ki o lanet karnındayken seni öldüremem, ama şunu bil ki o lanet bebeğinin de senin de gözümün önünde can çekiştiğini görene kadar asla durmayacağım"

Kadın bana tüm gücüyle tokat attı ardından

"Senin yüzünden abimi öldürdüm... lanet kadın!"

Dedi ve tekrar vurdu ardından tekme attı ve ata binip diğerleriyle birlikte gözden kayboldu

Canım öyle çok yanıyordu ki, kendime baktığımda tekrar bedenimde olduğumu gördüm
***
Genç kız çaresizdi... canı çok yansa da bu anın gerçekliğiyle kalbi yanıp kül oluyordu... hayat adil değildi, hiç olmamıştı tamam ama biraz olsun acıyamaz mıydı şu anda ona? Biraz olsun dindiremez miydi acısını?

Daha oturmaya bile dayanamayıp yere toprağın üstüne bıraktı kendini her bir yanı çok acısa da gözlerinden süzülen sıcak damlalar daha çok yakıyordu şu anda canını... yorgun, bıkkın ve uykulu hissediyordu, yavaşça acıyla kapattı gözlerini ve kendini uykunun kollarına attı gerçekleri kaldıramayıp... biz de hep öyle yapmaz mıydık zaten? Gerçeklerden kaçmaz mıydık hep? Kim bilir, insanlar hep mutlu gözükür ama kim bilir... ne yaralar var belki şu anda içinde, belki de atlatmışsın her şeyi, belki hala yakıyor canını... şu an bu satırları okuyorsun ya, benim de canım çok yanıyor inan... belki yitirmişsin geleceğe olan inancını, bende yitirdim inan... ama kim bilir hayatta ne olabileceğini, yarın ne olacağını kim bilir?..
***
"DOKUNMAA!"

İçimdeki Şeytan Where stories live. Discover now