Bölüm 20 -Tatil

83 9 7
                                    

Güneş batarken gülümsüyorum,
Sonunda görebileceğim Ay'ımı...
Yıldızlarımı...

Gecedir yaşadığımı hissettiğim an,
Gecedir gözyaşlarımı süzdüğüm an,
Gecedir acılarımı yıldızlara sardığım an
Gecedir her şeyim...
***

hepimiz arabalara bindik ben Aras birine, Doğu ve Minel'i aynı arabaya zorla, Yağız ve Elif'i de bindirip yola çıktık

"Nereye gidiyoruz?"

"yazlığa gitmeye karar verdim, malum hava soğuk. hem kimse olmaz, hemde daha iyi olur."

"kalır mıyız ki orda?"

"bilmem, değişir. gidelim de bir..."

kafamı salladım ve bluetoothu bağlayıp model-Dağılmak istiyorum açtım ve gülerek söylemeye başladım

" İçimden bir masalın
Külleri uçtu bu gece
Yorgun, kırgın kahramanı
Gel gör ki yalnız tek hece"

gülerek Aras'a döndüm ve göz devirse de bıyık altından gülüyordu

"Aras hadi! merak ediyorum sesiniiii"

ben devam etmeye başladığımda güldü ve oda eşlik etti

"Çok değil kısa zaman önce

Bir masal yeşerdi içimde
Sen her gün yalanlar söyledikçe
Can verdi kalbimde sessizce"

durdu ve dayanamayıp kapattı

"Bu çok kızımsı bir şarkı, söyleticeksen adam gibi bir şarkı söylet"

"Dur Aras, müslüm babayı açıyorum.

güldü ve telefonu tuttuğum elimi bir anda tutunca utanarak ona baktım ve hemen çekti elini... telefonumla birlikte.

"bak bu güzelmiş."

"Hayret paşamız bişey beğendi!"

göz devirdi ve şarkıyı açıp telefonu elime tutuşturdu

şarkıyla birlikte girdi söze

"Belki durup dururken
Yanına gelince
Söylediklerimi anlamsız buldun"

gülümsedim yalnızca, nutkum tutulmuştu... sesi öyle güzeldi ki...

Hafif kalın olan sesi şarkıyı söylerken daha da güzelleşmişti, zaten çok belirgin olan ademelması daha da belirginleşmiş ve çok hoş duruyordu

kendime gelip bende eşlik ettim

"Oysa vakit yoktu
Ama sen haklıydın
Çünkü böyle şeyler aceleye gelmezdi"

güldü ve bir anda dönüp bana baktı
"Yalandan da olsa
Ne güzel güldün o akşam bana"

utançla başımı öne eğdim melodik gülüşü kulaklarımı doldurdu ve önüne dönüp sürmeye devam etti

ardından telefon gelince açtım hoparlöre alıp Aras'a yaklaştırdım Doğu konuşmaya başladı

"kardeşim, ilerde süpermarket var duralım da oradan bişeyler alalım."

"ben Rüstem abiye söyledim doldurmuştur dolabı"

bir anda Yağız girince yeni anlamıştım konferans yaptıklarını

"Kanka o adam yaşlı ya abur cubur falan almaz o girelim"

"Bana fark etmez oğlum. Dururuz tamam. geldik zaten şu sağdakini diyorsun değil mi Doğu?"

"Aynen kardeşim girelim oraya"

telefonu kapattım ve Aras park ettiğinde indik

etrafa baktım market gerçekten büyüktü

İçimdeki Şeytan Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin