AŞK-I KIYAMET ( Pandemi boyun...

By busramarsel

673K 19.9K 1.3K

Ne beyazın içinde var olan siyahın Ne de siyahın içinde kaybolan beyazın hikayesi Kıyametin içinde ki aşkın v... More

AŞK-I KIYAMET
İÇİMDEKİ SÜRTÜK
PİŞMANLIK
AŞK
ACI
HAYAL KIRIKLIĞI
ENDİŞE
İSYAN
BAŞIM DÖNÜYOR
RÜYA
AŞK-I KIYAMET
MASAL-İTİRAF
DÜĞÜN-CENAZE
ÖLÜM
BEN HAYATIN MAĞLUBUYUM
YAZGI
YENİ HAYAT
UNUTAMA BENİ
KISKANÇLIK
AŞK NE DEMEK?
AŞKSIZ PRENS
KADER
MESELE
SÜRPRİZ
TUZAK
SEVE SEVE
YATAĞIN SOĞUK TARAFI
MUCİZE
TEKLİF
LA CUMPARSİTA
DOĞUM
ZAMAN
KABUS
ADINI SEN KOY
KELEPÇE
ŞİKAYETİM VAR
CEZA
BEKLEYİŞ
UMUT
KARAR
ADI AŞK OLSUN
İKİ YABANCI
HATA
İKİNCİ BAHAR
MERAK
KAYIP
CENAZE
GÖÇEBE
GÖNLÜM GÖÇEBE
SEN EŞİTTİR BEN
O'NA
KÖR KUYU
ŞANS
HER SON BİR BAŞLANGIÇ
BAŞLANGIÇ
Dipnot
DUYURU
Aşkk
Cenaze Part:4
Göçebe
Gönlüm Göçebe
Sen = Ben
Sevmek
O'na
Kör kuyu
Şans
Final Part:1 Sonunda
Final Part:2 Veda
Final Part :3 Her son bir başlangıç
SPOİLER
Yazarınızdan son Rica
Yeniden başlasın...(Spoiler)
AÇIKLAMA
Yazarınızdan Sevgilerle
Duyduk Duymadık Demeyin...
Duyduk Duymadık Demeyin
YARIŞMA BAŞLADI
CNR Expo İstanbul Kitap Fuarı
YARIŞMA BAŞLIYOR

SEVMEK

3.7K 159 5
By busramarsel

Bugünün sabahında biri bana mezarlıktan dönerken yüzümde şapşal bir gülümseme olacağını söylese hayatta inanmazdım. Melekler gerçekten vardı. Bana bunu Beyza kanıtlamıştı. Hakkında hiçbir şey bilmiyordum adından başka. Ama şu anda onun yanında olup ellerini ellerimin arasına alabilmek için can atıyordum. Daha ayrılalı yarım saat bile olmamıştı fakat ben onun kokusunu özlemiştim. Telefonum çalınca açtım ve duyduğum şey karşısında başımdan aşağı kaynar sular döküldü.

"Nazra Bey, efendim misafiriniz taksiden inmedi."

"Ne demek inmedi Emel çabuk onu telefona ver!"

"Şey veremem efendim, çünkü o gitti."

"Nereye gitti Emel?"

"Duyabildiğim kadarıyla havaalanına gidiyor."

Emel'in suratına telefonu kapatıp bir taraftan da Murat'a bağırmaya başladım.

"Çabuk dön! Hemen havaalanına gidiyoruz!"

Of miniğim ya! Sen ne halt ediyordun acaba? Beni kokunla sarhoş ettikten sonra bırakıp gidebileceğini mi sanıyorsun? Buna izin veremezdim. Kırk günden beri son bir saattir ilk defa onun sayesinde nefes aldığımı hissetmişken onsuz kalamazdım. Şansımıza havaalanı yolunda kaza olmuş ve trafik sıkışmıştı. Neredeyse santim santim ilerliyorduk. Beyza beni bırakıp giderek fena şekilde bam telime basmıştı. Ona yetişememenin verdiği korkuyla öfkem katlanarak artıyordu. Büyük ihtimalle sinirden gözlerim büyümüş şakaklarımdaki damarlar ortaya çıkmıştı. Nihayet kaza alanından sıyrılıp akan trafiğe karıştığımızda Murat'a, "Gaza bas, acele et, çabuk!" diye bağırdım. Nihayet iç hatlar terminaline giriş yapmayı başardığımızda neredeyse Murat'ın arabayı durdurmasını beklemeden atladım arabadan. Hatta kapılarda takılmamak için saatimi ve kemerimi çoktan çıkarmıştım. Alanın içinde bir sağa bir sola doğru koşturuyor avazım çıktığı kadar, "Beyza!" diye bağırıyordum. Uçuş tahtasının önüne geldiğimde Ankara-Antalya uçağının kalkmış olduğunu görünce ayaklarım beni taşımaktan vazgeçti. Olduğum yere çöküp başımı iki elimin arasına alarak, "Neden?" diye sayıklıyordum. Beni bırakıp gitmişti. Tam bulmuşken onu kaybetmiştim. Tabi ki vazgeçmeyecek onu bulacaktım. Gerekirse Antalya'nın altını üstüne getirecektim. Hatta şimdi Antalya'daki bütün adamlarımı havaalanına seferber edecektim ama neden beni bırakıp gittiğine anlam veremiyordum. Dudaklarımdan ağzıma sızan tuzlu tat gözlerimden süzülen yaşların habercisiydi.

"Gidemedim. Bana ne yaptın bilmiyorum ama yanacağımı bile bile gidemedim."

Artık o kadar çok yıpranmıştım ki sesi bile kulaklarımın içinde çınlayıp duruyordu.

"Bana bakmayacak mısın? Ben ne hissettiğimi ya da hissettiğim şeyin ne olduğunu bilmiyorum. Sadece yaşayıp görmek istiyorum."

Kesinlikle bir psikologla görüşmem gerekiyordu. Emindim artık akıl sağlığım yerinde değildi. Ben koskoca Nazra Deman, yaşadıklarımdan sonra tüm heybetim yerin dibine girmiş o kapılardan sığmayan ben havaalanının ortasında elinden oyuncağı alınmış bir çocuk gibi ağlıyordum. Çenemi kavrayan bir el, yüzümü kendi yüzüne doğru çevirdi, "Gidemedim Nazra, yapamadım!" diyordu. O uçağa son anda binmekten vazgeçmişti. Hayal görmüyordum. Beyza'm kanlı canlı, karşımda dikiliyordu. Minik bedenini kollarımın arasına aldığımda ayakları yerden kesilmiş, havaalanının ortasında bir rüzgar gülü misali dönüp duruyorduk. İkimizin gözlerindeki yaşlar usulca dans ederken ıslak ve sıcak dudaklarımız kenetlenerek gözyaşlarımıza eşlik ediyordu.

Biz birbirimize âşık olmuş, bense onun sayesinde sanırım yeniden doğmuştum...

Continue Reading

You'll Also Like

2.4M 106K 71
Bu imkansızdı işte ... "" Sözlüyüm ben ."" Dedi Havin . Cesur'un ise Havin'in bu tavrı hoşuna gitmişti. Her ne kadar ondan uzakta yaşamış olsa da Hav...
617 298 7
Çok sevdiğim bir hikaye...
3.4K 137 4
"Soyun!" Demesiyle bağırdı Azat en sonunda Sıkıca belinden tutarak "Ne demek bu bırak beni?" Korkuyla bakıyordu. "Neden beni istemiyorsun söylesene...
514K 23.3K 35
Suskun şehir Amed. Yıkık kentin masalı. Acıların feryat olup yürek yaktığı şehir. Güneşin kızıllığa kanla büründüğü. Acının çiçek olup büyüdüğü. Ye...