17.Bölüm "Artık Özgürsün"

Start from the beginning
                                    

"Ben kahve yapacağım isteyen var mı?" diyerek Efsun oturduğu yerden kalktı.

Diğerleri daha ağzını açmadan, Alev karısı elini kaldırdı. "Tatlım ben istiyorum."

"Mutfak orada tatlım, istersen girip yapabilirsin." Efsun tam arkasını dönecekken tekrar onlara döndü.

"Ya da Uraz sana yapsın, çok iyi kahve yapar kendileri."

Uraz, Efsunun bu söylediğine karşılık, ayağa kalktı.

"Az şekerliydi değil mi?" diyerek kalkıp mutfağa geldi Efsunun peşinden . Efsun hırsından kudururken Uraz, sakince makineye kahveyi koyuyordu.

"Niye gelmiş buraya?"

"Burası benim evim Efsun, senden izin mi istemeliydi? "

"Ben de bu evde yaşıyorum"

"Sen misafirsin"

Efsun Elindeki kahveyi tam doldururken, Uraz'ın söylediği şey canını yakmıştı; misafirsin dedi. Gelip geçici bir hissin dedi. Efsun bunları düşünürken fincan yerine parmağının üzerine boşalttığı kahve parmağının yanmasına sebep oldu.

"Ah kahretsin." elini hemen suya tuttuğun da Uraz şaşkınca Efsuna baktı.

"Ne oldu?"

"Yok bir şey işine bak sen. "

Uraz, Efsunun yanına gelip elini tuttu, "Ne oldu dedim sana?" sesi sert ve kırıcıydı. Zorla tuttuğu ele baktığında parmağın kıpkırmızı olduğunu gördü. Uraz, Buzdolabını açıp buzu getirdi. Efsunun Parmağının üzerine koydu .

"Bana niye yardım ediyorsun, niye beni koruyorsun?" Efsunun ağlamaklı çıkan sesi bunun cevabını duymak istiyordu. Uraz, Efsunun gözlerine bakmadan hiç söylememesi gereken kelimeyi söyledi, hataydı ama söylemişti....

"Sen benim hayatımda bir hiçsin. Sana yardım etmemin tek bir sebebi var çünkü... sana acıyorum. "

Efsun dudaklarını ağlamamak için birbirine bastırdı, acımak... Elindeki buzu hızla tezgaha koyup, cezvedeki kahveyi lavaboya döktü ve doğruca odasına çıktı. Uraz, Efsunun arkasından ne seslenmiş ne de gelmişti. Açıklamıştı işte acıyordu ona, Efsunda aptal gibi belki beni sever demişti, çocuk yüreğiyle...

Efsun odaya girip yatağa kapanıp ağladı, ağlarken uyuya kalmıştı, gözlerini açtığında hava kararmıştı. Başının ağrısından beyni zonkluyordu. Merdivenlerden yavaşça indi, her yer karanlıktı. Mutfağa gidip ağrı kesici içip, tekrar merdivenlere yönelmişti ki , salonun ortasında yanan alev kırmızı Uraz'ın orada olduğunu gösteriyordu. Efsun odaya çıkıp çıkmamak arasında kalsa da, merdivenlere yöneldiği sırada Uraz'ın sesi geldi.

"Parmağın acıyor mu? "

"Sana ne." dudakları arasında söylendi. Kızgınlık vardı ses tonunda.

"Acıyor mu dedim? " Uraz'ın dişlerinin arasında tısladığı soru cevapsızdı Efsunda .

"Ne o acıdın mı yoksa yine? Merhamet mi edeceksin bana? "

Uraz son nefesiyle sigarayı tüm ciğerlerine doldurdu.
Efsun tam merdivenlere tekrar yönelmişti ki.
Arkasından seslendi .

"Orada kal."

Efsun derin bir nefes aldı, dalga mı geçiyordu onunla? Yanına gelip elini tuttu ve sıktı, parmağı yanığın acısıyla sızlamıştı.

Artık SeninimWhere stories live. Discover now