Artık Seninim

32.bölüm 🍂 Balayı

Villadan içeri girdiklerinde her yer mis gibi sabun kokuyordu. Büyük ihtimal onlar gelmeden önce her yer temizlenmişti. Odalar üst kattaydı. Odaya çıktıklarında Uraz bir köşeye bavulu bıraktı. Efsun odanın balkonuna çıktığında gördüğü manzara direkt havuza bakıyordu. Havuz kocamandı. Görüntü harikanın da harikasıydı.

Uraz'a dönüp seslendi, yerinde hafifçe zıplamıştı. "Buraya bayıldımmm"

Uraz yanına gelip balkonun demirinden tuttu bir eli de belinin üzerindeydi.

"Daha önce geldin mi hiç Fethiye'ye"

Bir an geçmişe gitse de , yarı yolda uyandı.
"Bir kere babam getireceğini söylemişti ama o zaman hiç gelmedi"

"Olsun bak beraber geldik, daha güzel anları biriktirir geçmişe armağan ederiz kelebek"

Yan odada Asya'ya aitti. Onun karşısındaki odada Mete'ye. Mete koridora çıkıp bağırdı.

"Herkes 20 dakika içinde hazır olsun merkez'e ineceğiz"

Uraz duşa girince Efsun bavulu yatağın üzerine koydu. Korka korka aldığı elbiseyi elinde tuttu. Uraz içinde beyaz şort ve lacivert polo yaka tişört çıkartmıştı. Kıyafetleri , yatağa koyup bavulun içindekileri dolaba yerleştirdi hepsini askıyla koyduğu için yerleştirmek 10 dakikasını almıştı. Uraz beline sıkı sıkı sardığı havluyla banyodan çıktı. Efsun, hemen arkasından girip banyonun kapısını kilitledi. Uraz kapıya vurup aşağıya indiğini haber verdi. Efsunda onun arkasından çıkıp tekrar aynaya baktı. Üzerindeki beyaz mini elbise altına beyaz şort giyse de kollarını yukarı kaldırınca belli ediyordu kendini.
Ayağına geçirdiği sandaletleriyle her şey tamamdı. Uraz Efsunun görünce çenesinin gerildiğini farketti.

"Efsunn!! "

"Ama hayatım"

"Beni katil mi edeceksin sen , çıplak gez ya fazla bile olmuş bu"

"Abartma Uraz "

"Abartma mı , ben mi abartıyorum "

"Sadece 1 hafta izin vermiştin "

"Hay dilimi eşek arısı soksun.."

Asya karşılarında kıs kıs gülerken Efsun suratını asık tutmaya çabalıyordu. Buranın merkezi harikaydı. Yemek yedikten yerden sonra sahilde el ele yürümeye çıktılar , Efsun önde yürümeye dikkat ediyordu ki arkada Mete'yle Asya da el ele tutuşabilsin diye. Uraz her arkasını döneceğinde Efsun ona bir şey gösterip dikkatini dağıtıyordu.

Kurulu olan hediye eşya satılan yerde bir tane kocaman deniz kabuğu Efsunun gözüne çarptı. Çocuk gibi gülüp eline aldı, kulağına dayadığında Rüzgarın fısıltısı vardı. Satıcı çocuk yaklaşıp gülümsedi.

"Nasıl yardımcı olabilirim güzel bayan"

Arkasındaki Uraz bunu duyunca nefesini Efsunun kulağının dibinde hissettirdi.

"Almıyoruz Efsun bırak şunu"

"Ama Uraz ben"

"İt'e bak şurda yüzünü dağıtmamak için zor duruyorum , benim kadınıma güzel bayan diyecek he" tam adama doğru yürürken, Efsun eliyle sıkı sıkı tutup geriye doğru yürümeye başladı. Mağazadan çıktıklarında , Aklıda gözüde hâlâ o deniz kabuğundaydı.

"Asma suratını" Uraz gelip yanağına dokundu.

"Her seferinde birilerini dövmeye kalkmandan yoruldum Uraz"