MELEZ

-20-

Multimedia: KUMSAL

Bulut'un ağzından;

"BULUUUT!"

Elimde su şişesiyle onu arıyordum. Tıpkı iki çocuk gibi oyun oynuyorduk. Bu beni eğlendirmişti. Fakat daha sonra Kumsal'ın bağırma sesiyle eğlencem sona erdi. Ne oluyordu? Kumsal'ın başına bir şey mi gelmişti? Sesin geldiği yöne doğru koştum.

Yaklaşık 4-5 dakika sonra geldiğim yere baktım. Kimse yoktu. Kumsal'ın kokusunu almak için kurda dönüşmem gerekiyordu. Oyun bozanlık olmasın diye ilk başta dönüşmemiştim ama şuanda durum farklıydı. Keşke ilk başta oyun bozanlık yapsaydım da onu hemen bulsaydım diye düşündüm. Başına bir şey gelmiş olabilirdi.

Kıyafetlerimi umursamadan kurda dönüştüm. Yırtılan kıyafetlerim yere düştü. Kumsal'ın kokusunu duymaya çalıştım ki bunun için çok beklememe gerek kalmamıştı. Çünkü buralarda kokusu çok yoğundu. Kokusunu takip ederek hemen sol tarafımda bulunan büyük bir ağacın önüne geldim. Kimse yoktu burada ama belli ki uzun bir süre bu ağacın yakınlarındaydı. Anlaşılan buraya saklanmıştı Kumsal.

Peki şimdi neredeydi? Ormanda başına ne gelmiş olabilir ki? Kim onu kaçırabilir burada? Bu ormanda sadece dördümüz olduğundan emindim. Kafamı kaldırıp etrafı tekrar kokladım. Başka kimsenin kokusunu alamıyordum. Kimse yoktu.

Bu nasıl olabilirdi? Kumsal bir anda ortadan yok olmuş olamazdı. Kumsal'ın kokusunu başka yerlerde de duymaya çalıştım. Sağ tarafımda çok ama çok hafif olan kokusunu duydum. O tarafa doğru koklayarak ilerledim.

Neden kokusu bu kısımlarda bu kadar hafifti? Çok konsantre olmasam farkına bile varamayacağım derecedeydi. Böyle olması için ancak çok ama çok hızlı bir şekilde ilerlemesi lazımdı. Vampirler gibi.

O an Kumsal'ın bir vampir olduğundan şüphelenmeden edemedim. Bana rüyalarının gerçek olduğundan da bahsetmişti. Bu ancak vampirlerle olurdu. Ah tabi bir de melezlerde. Ama bu dünyada hiç melez yoktu. Ayrıca melezler hızlı da değillerdi. Yani öyle biliyorum, vampir tarihi kitaplarında öyle yazıyor.

Bir vampir onu kaçırmış olsaydı o vampirin kokusunu da almam gerekirdi ama ne var ki Kumsal'dan başka kimsenin kokusu yoktu burada. Kafam karışmıştı.

Ben yinede bu hafif kokuyu zorda olsa takip etmeye çalıştım.

Bir süre sonra kokusu yoğunlaşmaya başlamıştı. Onun yakınlarda olduğunu anladığımdan hızlandım. Çok uzun sürmemişti ki karşıda birini gördüm. Yavaşlayıp ilerlemeye devam edince bunun aslında bir kişi değil birbirlerine sarılan iki kişi olduğunu anladım. Kim olduklarını çıkarmak için olduğum yerde durdum. Bir kız ve bir erkek. Kızın bana arkası dönük erkeğinse yüzü gözükmüyor. İyice ayırt edebilmek için birkaç adım daha yaklaştım.

Erkeğin yüzünün neden gözükmediğini anlamıştım çünkü yüzünü örten bir kapşon vardı. Onları boşverip kokuya odaklanmaya çalıştım.

Koku tam da onların olduğu yerde yoğunlaşıyordu ama Kumsal yoktu. Daha fazla yaklaşmak istemedim onlara. Sadece gözlerimle etrafı tarayarak Kumsal'ı aradım. Endişeleniyordum. Nereye kaybolmuştu birden?

Ama sonra bir şey dikkatimi çekti. Kızın kıyafetleri.... O kişi Kumsal mıydı? Uzaktan tam göremiyordum tabiki ama üzerindeki kıyafetin askeri yeşil olduğunu anlayabiliyordum. Emin olamayarak onlara doğru ilerledim.

Sonunda net bir şekilde görebildiğim zaman onun Kumsal olduğumdan emin oldum. Kime sarılıyordu? Adımı bağırmıştı ve birden ortadan kaybolmuştu, onu bulduğumdaysa birine mi sarılıyordu? Yani hiçbir şeyi yoktu. Ya da başka bir soru, ben neden sadece bir kişinin kokusunu alıyordum? Ya da neden buraya kadar takip ettiğim Kumsal'ın kokusu o kadar hafifti? Peki nasıl bu kadar hızla buraya gelmişti? Bunlar imkansız şeylerdi.