Kafa Karışıklığı

24.2K 704 58
                                    

Düzenlendi☑️

O kadar yakındık ki bunun sonunun öpüşmeyle biteceğini içten içe biliyordum. Hayır saçmalıyordum,o benim hocam ve böyle bir şeyi aklından bile geçirmemiştir. Aslında aklından bu açıdan geçmeyi o kadar çok isterdim ki, beni sevdiği kadın olarak görmesini. Umarım kalp atışlarımı duymuyordur. Kalbim sanki kendimi tutmasam yerinden çıkacaktı. Yanlış ama bir o kadar da heyecan vericiydi. Zaten yanlış olan şeyler daha çok heyecanlandırmaz mıydı insanı ? Ben ki böyle ilişkilere tamamıyla karşı olan biriyken, şimdi hocama karşı böyle duygular beslemem çok saçma ama ben olayın saçmalığını es geçip duygularımı ön plana çıkarıyordum. Bunu her ne kadar istemesemde duygularımın esiri olmuştum.

Ben bunları düşünürken Mira içeri girdi. Hayallerimde onun girişiyle beraber yarıda kalmıştı. Onun beni öpmesinin imkansız olduğunu bilsemde içten içe umut ediyordum ama Mira'nın gelişiyle umutlarım sönmüş aleve dönmüştü. Niye geldi bu yavşak. Çok sinirlenmiştim, bu sırada Selim hoca kolumu bırakmış ve Mira'nın bizi bu şekilde görmesinden rahatsız olmalıki hemen onunla konuşmaya başlamıştı. Sanki az önce bir nefes mesafeyle konuştuğu kız ben değilmişim gibi beni görmezden geliyordu. İşte bu canımı acıtmıştı. Tuhaf değil mi böyle hissetmem ? Hocamın bana diğerleriyle eşit davranması canımı yakıyor. Onlardan farklı olmak cazip geliyordu. Her şeyi geçtim Mira'ya iyi davranması sinirimi bozuyordu. Zaten kız beni gıcık etmek için yapıyor, Selim hocada ona fırsat veriyordu.

Mira sürekli Selim hocanın peşindeydi. Benim ona olan ilgimi farketmiş olmalıki sürekli Selim hocayla konuştuklarını anlatıp duruyordu. Aslında onun bizi bu şekilde görmesi iyi olmuştu. Kıskansın biraz. Anlasın benimle dans edemeyeceğini. Gerçi o gelir gelmez Selim hocanın beni görmezden gelmesi Mira'nın eline koz vermişti. Çok abartıyorum bütün olayları, ortada bir şey olduğu yok. Ben kendi kendime kurup insanların kıskanacağına inanıyorum. Ben bunları düşünürken Selim hocayla Mira konuşmaya başlamıştı.

Selim hoca ona yarınki sınava çalışıp çalışmadığını soruyordu. Ben onu tamamen unutmuştum. Tabi Selim hocayı düşünmekten akıl kalmamıştıki bende. Sınıflarımız değişecekti puana göre ama ben hala Leyla... 4 şube vardı ve ben 3. deydim ama benim şu an umurumda olan Selim hocanın Mira ile ilgilenmesiydi. Hayır yani bu kadar ilgili olmasına ne gerek var? Hadi birine ilgili olması gerekiyorsa, o kişi ben olmalıyım. Bir başkası değil hele Mira hiç değil. Selim hoca Mira ile muhabbetini bitirip sınıftan çıkmıştı. Bir bahane bulup yanına gitmeliydim. Acaba bana nasıl davranacak merak ediyordum. Hayır sanki neyi merak ediyorsam adama göre sıradan olan bir yaklaşmaydı, belki ona göre yaklaşmak bile değildi. Ah İpek ah... Yine hayal kuruyorsun üzüleceksin, vazgeç şu hayalperestliğinden. Çok canım yanacak, çok.

İçim içimi yiyordu ve buna bir son vermek için yanına gittim ve sınavla ilgili birkaç soru sordum. Gerçi bir süre aklıma soru gelmediğinden karşısında dut yemiş bülbül gibi kalmıştım. Gayet normal bir şekilde cevap vermişti. Tabi normal cevap verecekti. O gün edebiyat dersimiz yoktu ve Selim hocanında dersi az olduğu için gitmişti. Onu gün boyunca bir daha hiç görmemiştim. Sanki o olmayınca dersane boş gibi geliyordu. Zaman ise ilerlememekte ısrarcıydı.
....

Ertesi gün sınava girmiştik ve fena geçmemişti. Yine de sınavımı kontrol etmemiştim , alışkanlığım değildi. Morelimin bozulacağını bildiğimden hiçbir zaman kontrol etmezdim.

....

Cumartesi günü dersaneye geldiğimde sınav sonuçları açıklanmış ve sınıfları Selim hoca belirlemişti. Tabi hiç çalışmadığım için içim içimi yiyordu. Hayır sınıf yükseleceğim yoktu da bari sınıf düşmemiş olsaydım. Melike sınıfını merak edince Selim hocanın nerede olduğunu bizimkilere sorduk. Selim hocanın kantinde olduğunu söylediler. Melikeyle beraber kantine çıktık. Selim hocaya hangi sınıfta olduğumuzu sorduğumuzda Melike'nin şubesinin değişmediğini söyledi. Melike üzülmüştü çünkü bu aralar derslerle kafayı bozmuştu. Ben ise aksine hiç takacak durumda değildim.

Bana dönerek gözlerimin içine baktı ve

"Seninkini de değiştirmedim." dedi.

"Pardon hocam ama değiştirmedim ne demek?" dedim şaşırmış bir şekilde. Hem iyi puan almam hem de sınıfımın değişmemesine şaşırmıştım.

"Yani a şubesindesin ama c ye devam edeceksin?" dedi.

Ben de ağzım bi karış açık ve öfkelenmiş bi şekilde "Neden?" dedim ve Melike dayanamayarak

"Hocam kızın hakkı o sınıf " dedi. Selim hoca sessiz kaldı ama için için sinirlendiğini anlamıştım. Daha doğrusu onu kim görse suratındaki ifadeden anlayabilirdi bunu. Melike su almaya giderken Selim hoca terasa çıktı. Selim hocaya çok sinirlenmiştim ve sinirimi dışa vurmam gerekiyordu.

Ben de peşinden gittim.

"Bu ne demek şimdi?" diye bağırdım terasta kimsenin olmamasının vermiş olduğu rahatlıkla.

"Sınıfta 7 erkek var ve 2 kız olacaksınız bunu istemiyorum. O kadar erkekle bir arada olmanı istemiyorum anladın mı ?" Neydi bu şimdi bu adam beni delirtecekti. Ne yapmaya çalışıyor bu? Benimle resmen oynuyor. Bir öyle bir böyle. Kafamı her yaptığı ile allak bullak ediyordu. Bir yaptığı bir önceki yaptığıyla her seferinde çelişiyordu. Böyle olması daha zordu. Ya sevse ya da sadece öğrencisi gibi davransa, benim için her şey daha kolay olacak. Böyle yapması beni sinir etmişti. Bu yüzden hiçbir şey demeden c sınıfına doğru yol aldım. Melike çoktan inmişti.

Dersin başlamasına 15 dakika kadar vardı. Ders matematikdi ve matematikçi sınıfa girdiğinde bana bakarak "Ne işin var burda senin? Sen a sınıfındasın" dedi.

Hocama Aşık Oldum (DÜZENLENİYOR)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin