Okul

30 8 0
                                    

Heyecan, korku, sevinç ve çekinme duyguları bedenimde karman çorman olsa da okulun dış kapısında girip okula uzanan yoldan devam ettik.

Sumi, Rhee Hee ve ben duyuru panosunun önüne geldiğimizde sınırlarımızı telaşla aramaya başladık. Sumi telaşlı olmasa da Rhee Hee ve ben ayrı sınıflara düşme korkusuyla sınıflarımızı arıyorduk.

"Beril, sen hangi sınıftasın?"

"Ben ikinci sınıftayım. Sen?"

Üzgün bir şekilde "4" dedi sadece.

Birbirimize sarıldıktan sonra ayrılıp sınırlarımızı bulmaya gittik. Daha önceki iki sene Rhee Hee ile aynı sınıfa düşmüştük. Ama bu sene farklı oldu.

Sınıfıma girince baştan aşağı herkesi süzdüm. Daha sonra bana el salayan Son Mi Young'u görünce yanına gidip oturdum.

Mi Young benim okuldan en iyi arkadaşımdır. Lisenin ilk senesinin ikinci yarısında birlikte oturmuştuk. Rhee Hee ile aynı sınıfta olsakta ayrı oturup farklı insanlarla iletişim kurmaya da ihtiyacımız oluyordu sonuçta.

Mi Young etrafına bakındıktan sonra bana dönerek "Rhee Hee yok mu?" diye sordu.

Kafamı iki yana sallayıp "Hayır, sınıf dörtte."

Şaşırarak "Ayrı sınıflara mı düştünüz?" diye sordu kesinleştirmek için.

Kafamı sallayarak onaylamakla yetindim. Bir süre sonra Mi Young "Müdürle konuşsak sınıf falan değiştiremez misiniz?" diye sordu.

Dikkatli ve her şeyi inceleyen biri olduğum için en arka cam kenarında oturan çocuğun bizi izleyip can kulağı ile dinlediğini anlayabilmiştim.

Dikkatimi Mi Young üzerinde yoğunlaştırarak cevap verdim. "Hayır, gerek yok."

"Emin misin?"

"Evet. Şu sıralar zaten pek fazla takılmıyoruz."

"Peki." diyerek üstelemedi.

Etrafıma bakınır gibi arkamı dönüp bizi dinleyen çocuğa baktığımda göz göze geldiğimiz zaman kafasını pencereye bakacak şekilde kollarının arasında sıraya koydu.

Çocuğun başka şeyle ilgilendiğini gördüğüm için ben de önüme döndüm.

Sınıfın kapısından havalı takılan üçlü kız grubu girince bütün dükkatleri üstüne topladı.

Dikkatle onları inceledim. Kızın biri önde, diğerleri yanlarında fakat bir adım gerisinden yürüyordu.

Mi Young kulağıma eğilerek "Bu kız ünlü avukat Choi Yoon Tae'nin kızı." dedi. Yüzüme hafif şaşırma ifadesi vererek Mi Young' baktıktan sonra önüme döndüm.

Zil çalıp sınıf öğretmenimiz içeri girip kendini tanıttı.

"Merhaba çocuklar. Ben Shin Dae Young. 15 yıllık matematik öğretmeniyim. Aynı zamanda sizin sınıf öğretmeninizim. Bu okula yeni atandım. Tüm 12'ler olarak başarılı olmalısınız. Ama benim sınıfım olarak daha da başarılı olmanızı istiyorum."

Arkadaki o çocuk alayla gülümseyerek kafasını sıraya koyduğunda Shin hoca onu görmezden gelerek sözüne devam etti.

"Şimdi sizleri tanıyabilir miyim?"

Duvar kenarı ilk sıradan başlayarak herkes kendini tanıtmaya başladı.

"Ben Choi Bit Na. Babam ünlü avukat Choi Yoon Tae."

Bit Na bunu kendinden emin ve diğerlerini küçümser bir hava ve ses tonu ile yöyledi. Bu bende ona karşı nefret ve iğrenme oluşturdu.

Bit Na'nın yanında dolanan diğer iki kız da kendini tanıttı.

Seven TimesWhere stories live. Discover now