52.Bölüm: 'İsabetli Atışlar'

Start from the beginning
                                    

Kapının açılması ile bakışlarımı kapıda ki kişiye çevirdim. Doktordu sanırım.

"Uyanmışsınız. Nasıl hissediyorsunuz?" hafifçe yerimde doğruldum ve oturur pozisyona geldim.

"Midem bulanıyor ve yorgun hissediyorum." En son bayılmıştım sanırım. Kan tuttuğu için.

"İlacın etkisidir."

"Şey, buraya beni kim getirdi bir bilginiz var mı?" Kadın biraz düşünür gibi yapıp, hafifçe gülümsedi.

"Erkek arkadaşınız getirdi."

Kadın ne demişti? İlacın etkisidir. Kesinlikle öyle. Yoksa ben neden bir sevgilim olduğunu anlayayım ki? Hem kimden bahsediyor olabilirdi ki?

Yine kapının açıldığını duyunca başımı kapıya çevirdim. Ateş gelmişti ve... Endişeli görünüyordu. Aklıma gelen şey ile kaşlarımı çattım.

"Erkek arkadaşınız getirdi."

"Serumunuz bitince çıkabilirsiniz."

Doktor bize hafifçe gülümseyip, serumumu da kontrol etti ve odadan çıktı.

Ben ise hâlâ oradaydım.

"Erkek arkadaşınız getirdi."

Kalbimin hızlanması ve heyecanlanmam da cabasıydı.

"İyi misin?" Tuhaf sessizliği bozan 'Bay yanlış anlaşılan'a döndüm. Bu soruyu sormasıyla hafızam 7-8 ay öncesine giderken, tuhaf bir şekilde gülümseme isteğini göz ardı etmeye çalıştım.

Dejavu yaşıyordum sanırım.

"İyiyim, kan tutuyor da beni ondan oldu." Ateş, anladım dercesine başını salladı ve yanıma doğru adımladı.

Gelmişken kalbime falanda mı baktırsam ya?

Sanki son anda vites atmış araba gibi hızlanıyor! Derdi ne acaba?

Gözlerimi zar zor ondan çekip, serumuma diktim ve anlamsızca incelemeye başladım.

Bu çubuk neyden yapılıyor acaba? Askılığa da benziyor. Hani evlerimizde olur, bordo gibi ama dahada kapalı rengi, demir askılıklar falan onlara benziyor, ama bu gri renk.

Allah'ım ne yaşıyordum ben?

İyice tırlattım.

"Sana diyorum?" Ateş'in sesi ile saçma düşüncelerimden ayrılıp, ona döndüm.

"Efendim?"

"Serumun bitmiş diyorum."

Bir kaç dakika sonra bir hemşire geldi ve serumu çıkartıp, koluma bastırmam için pamuk verdi. Ayağa kalktığım sırada sendeledim. Narkozun etkisi daha geçmemişti anlaşılan.

Omzumda hissettiğim kolla kim olduğuna bakmadan irklip hızla geri çekildim.

Ateş bana tuhaf bakışlar atarken, gözlerimi kaçırdım.

"Sakin ol, sadece yardım edecektim."

"Kusura bakma bir anda olunca korktum." Başını sallayıp, tekrar bir kolunu sırtıma koydu. Sırtım karıncalanıyordu.

"Teşekkür ederim bu arada."

"Teşekkür etmen-" Göz devirerek sözünü kestim.

"Teşekkür etmene gerek yok, kim olsa aynı şeyi yapardı ve bende insanlık görevimi yerine getirdim falan filan." Cümlesinin devamını bu şekilde getireceğini biliyordum. Ya da buna benzer bir şey.

Tomurcuk Mahallesi| Tamamlandı.Where stories live. Discover now