37

9.7K 532 190
                                    

"Asena kendine gel Asena ölme Asena gitme nolursun. Dayanamam Asena. Ölme lan ölmeeee." Hem bağırıp hem sallıyordum Asenanın bedenini. O sırada Acar çatışmayı bırakıp yanıma geldi ve beni Asenadan ayırdı

"Umay dur. Ne yapıyorsun? Salladıkça daha da kan kaybediyor. Kendine gel ona zarar veriyorsun. " diyerek beni kenrara itti. Kendimi toparlamaya çalışıyordum ama nafileydi. Kollarımı kaldıracak gücüm bile yoktu. Karnımdaki yaradan sızan sıcak kan da cabasıydı. Başımın dönmeye başladığında kendimi bırakmamak için zor tutuyordum vücudumu.

"Kiminin başında biter ağaçlar,
Kiminin başında sararır otlar,
Kimi masum, kimi güzel yiğitler,
Ne söylerler ne bir haber verirler."

İçimden Yunus Emrenin şiirini tekrar ederken sırtımı kayaya yaslamıştım yavaşça. Asena gidiyordu. Göz göre göre onunun şehit olmasını izliyordum. Sonra yanına yaklaştım tekrar ve konuşmaya başladım

"Uyanmaya üşeniyordun Asena şimdi sonsuza dek uykuya mı dalıyorsun? Şimdi beni, aşık olduğun adamı, vatanını geride bırakıp gidiyor musun? Sende mi gidiyorsun? Herkes gibi sende mi gidiyorsun? Seninde mi kanın karıştı Ayyıldızlı bayrağa? Seninde mi hayallerin yarım kaldı? Sende mi aşık olduğun vatan için canını verdin? " diyerek sayıklıyordum başında. Gözlerimden düşen yaşlar önce onun yanağına sonra da kanının karıştığı toprağa dökülüyordu. Ellerimdeki Asenanın kanıyla yanağına düşen gözyaşımı sildim. Kadir ve Hakanın onu kurtarma çabaları artık gereksizdi. Gitmişti Asena. Kollarımın arasında şehit düşmüştü silah arkadaşım. Canım yanıyordu. Kalbim sıkışıyordu. Kurşn sesleri arasında veda ediyordum ona. Gidişine ağlıyordum, vatanım için ağlıyordum, Asenanın doğmamış çocuklarına ağlıyordum, geride bıraktığı bize ağlıyordum, geride bıraktığı Aslana ağlıyordum, geride bıraktığı anılara ağlıyordum. Asenayı kendime çekip sarıkmaya başladım. Kollarımdaki diş kurt şehit düşmüştü. O ilk tanıştığımız gün etrafa gülücük saçan güzel kızdan eser yoktu şimdi. Solgun yüzü bir daha bana gülümseyemeyecekti. Bir daha benimle konuşamayacaktı, bir daha bana kızamayacaktı.

"Ölüyorum lan ölüyorum. Asena gitme ne olur bırakma bizi. Ne olursun bak Aslan bana çok kızar, seni koruyamadığım için çok kızar. Aslan yaşayamaz Asena, ben yaşayamam." Diyerek ağlıyordum ve kollarımdaki bedeni sarsmamaya çalışıyordum. Şehit bedeniydi sonuçta. En asil bedendi o. Bir süre daha öylece ağladım. Silah sesleri sustuğunda artık gücüm yoktu. Sadece Asenaya bırakmak istemezcesine sarılıyordum. Acar, Umut ve Özgür Yüzbaşı yanıma geldiğinde onlara döndüm hafifçe

"Gitti o. Bıraktı bizi. Söylemişti bana biliyor musunuz? Hissetmişti şehit olacağını. Aslanı, ailesini ve vatanı bana emanet ettiğini söylemişti. Acar ben ne yapacağım onsuz? Nasıl yaşayacağım?" Dedigimde üçüde ağlıyordu. Acar silahına tutunup yere çöktüğünde hıçkırıkları daha da arttı. Umutta yanıma gelip hem Asenaya hem de bana sıkıca sarılarak sesli bir şekilde ağlamaya başladı. Asenanın bedenine daha da sıkı sarılıp bağırmaya başladım

"Şu koca dağlar şahit olsun, gökyüzü, yeryüzü şahit olsun ki intikamını alacağım Asena. Sana bunu yapanları, seni şehit düşürenleri sağ bırakmayacağım. Gözün arkada kalmasın şehidim vatan bize emanet." Dedim ve Asenayı kendimden biraz uzaklaştırıp anlına öpücük kondurdum. Son kez yüzüne bakıp onu yavaşça Umutun kucağına bıraktım. Hızla ayağa kalktığımda başımın dönüşünü umarsamadan bize yaşlı gözlerle bakan 50 kadar askere döndüm

"Şehidimiz var asker. Dikkaaaaat." Dedim ve selam durdum. Benimle birlikte selam durduklarında Umut Asenayı kucağına alıp yavaşça ayağa kalktı. Onunla birlikte Acar da yerden kalkıp selam durduğunda Umut kucağındaki Asenayla birlikte yavaşça önümüzden geçip askeri araçlara doğru ilerlemeye başladı. Onların arkasından baktım sadece. Asenanın bedeninin araca bindirilmesiyle bende araca binmek için harekete geçtim. O sırada Acar kolumu tutup beni durdurdu

"Umay..." dediğinde konuşmasına izin vermeden onu durdurdum ve

"Seni suçlamıyorum. Biliyorum bir hatan yok. Elinden gelse onu kurtarıp sen ölüme giderdin. Ama vatan saolsun. Vatan saolsun." Dedim ve Asenanın naaşının olduğu araca bindim. Naaşının yanına oturdum ve Türk bayrağıyla örtülmüş bedenine bakmaya başladım. Hala kabullenemiyordum şehit oluşunu. Yüzündeki Türk bayrağını hafifçe seçtim ve hem yaralı hem solgun yüzünü incelemeye başladım. Araç hareket etmeye başladığında gözlerimi kapadım ve kafamı arkamdaki duvara yasladım. Yaklaşık 20 dakika sonra helikopterlerin bulunduğu alana geldiğimizde araçtan indim ve askerlerin Asenanın naaşını almalarına izin verdim. Helikoptere binip kendimi yere attım.

💫💫💫

Karakolun önüne geldiğimizde askeri araçtan indim. Kapıda güler yüzle bekleyen Aslan, Ceyda ve nöbetçilere baktım. Aslanın gözleri benim gözlerimle buluştuğunda yüzündeki gülümseme dondu. Sonra gözü etrafa baktı. Aradığı kişiyi bulamayınca tekrar bana döndü ve kafasını olumsuzca salladı. Ve bağırmaya başladı

"Asena nerde? Bulamadınız mı onu? Kurtaramadınız mı onu?" Dediğinde kafamı eğdim. Kimse konuşmayınca Aslan bize yaklaştı

"Nasıl bulamazsınız lan Asenayı. Sevdiğim kadını o piçlerin içinde mi bıraktınız?" Dediğinde Acar onun yanına yaklaştı ve

"Aslan ben üzgünüm. Başımız saolsun." Dediğinde Aslan öylece kaldı. Kaskatı kesilmişti adeta. Yavaşça bana döndü

"U-umay Asena nerde? Onu neden orda bıraktınız. Sizi bekliyordur şimdi o. Sizi kurtarmayı bekliyordur. Hadi gidin alın onu ordan." Dediğinde ayaklarımın üstünde yükseldim ve ağlayarak Aslana sarıldım. O da ağlıyordu ama kabullenmiyordu Asenanın şehit düştüğünü

"Hadi Umay git ağlama burda. Kurtar onu." Dediğinde kafamı olumsuzca salladım

"Özür dilerim. Kurtaramadım onu. Yapamadım Aslan. Kollarımda şehit düştü." Dediğimde beni hızla uzaklaştırdı kendinden

"Sus lan. Ölmedi o. Bırakmaz beni. Daha beni sevdiğini nile söylemedi gitmez ki o. Gitmedi de ne olur gitmedi de." Diyerek kendini yere bıraktı. Hıçkırarak ağlayıp bir yandan da yeri yumruklayıp bağırıyordu

"Gitmez o gitmez. Giderken veda etti bana anlayamadım ilk kez sarılışıydı bana. Son mu olacaktı." Dediğinde Acar ve Özgür onu ağlayarak durdurmaya çalışıyordu. Araçtan indirilen Asenanın naaşına döndü aniden ve etrafındakileri itip ona doğru koşmaya başladı. Askerlerin yere bıraktığı Asenayı kucağına çekip sıkıca sarıldı.

Eveeeet yeni bölümle karşınızdayım umarım beğenmişsinizdir. Bu bölümü oy sınırı dolmadan atmayacaktım ama aleynaaydnn a kıyamadım ve bölümü atayım dedim.

Asenanın şehit düşmesiyle ilgili ne düşünüyorsunuz?













Devam edecekkk...

UMAYWo Geschichten leben. Entdecke jetzt