UMAY

18

Özgür Yüzbaşı ve Asım Yarbayın odaya girmesiyle onlara döndüm. İkside bir bana bir Acara bakıyorlardı. Asım Yarbay hemen Acarın yanına gitti ve ayağa kaldırdı. Karnındaki kanı görünce bana döndü

"Umay ne yapıyorsun sen. Amacın ağzından bir şey alamadan ölmesi mi? Hemen revire götürün." Dedi son cümlesini camın arkasındakilere ithafen. Hemen içeri girip Acarı aldılar. Özgür Acar çıkar çıkmaz bana döndü ve üniformamın yakasından tutarak duvarla kendi arasına aldı. Sinirle bağırmaya başladı

"Amacın ne lan senin. Emirlerime uymamak da ne demek. Üsteğmen kendini toparlaman için seni gönderdim sen daha beter olup gelmişsin. Rütben alınacak. Ve buradan gönderileceksin." Dediğinde hemen yakamdaki ellerini ve kendisini itip bağırmaya başladım.

"Emirleriniz bir vatan hainini yakalayacağımız zaman geri çekilmek olursa tabiki uymam. Bu şerefsizi yakalamam ne zamandan beri suç oluyor Yüzbaşım. Ama doğru sizin de yufka yüreğiniz dayanmıyor. Arkadaşınız vatan haini bile olsa bunları yaşatmak istemiyorsunuz." Dediğimde karnımda hissettiğim acıyla sendeledim. Asım Yarbay Özgüre durmasını söylediğinde dinlemedi ve bana sinirle bakmaya devam etti. Sonra  yakamdan tuttu ve tekrar konuşmaya başladı. Ne kadar o an sinirden ağlamak istesem de kendimi durdurdum ve ona sinirle baktım

"Sakın bir daha bana bir daha bu şekilde karşılık verme Üsteğmen. Birdahaki sefere rütbeni almakla kalmam." Dedi ve dışarı çıktı. Asım Yarbay da onun ardından çıktı. Karnımdaki acının bir müddet geçmesini bekledikten sonra bende hızla ayağa kalktım ve koşarak revire gittim. Kapıdan baktığımda Acar sedyede yatıyordu ve Aslanı dinliyordu.

"Hepimiz öldüğünü sandık gerizekalı. Herkes yıkıldı. Halime teyze kendini harap etti. Sırf senin piçliğin yüzünden. Umay görevinden uzaklaştırıldı. Seninle öldü lan o kız." Dediğinde Acar konuşmaya başladı.

"Kendi şehit haberimi izledim. 30 saniye falan sürmesi gururumu incitmedi değil." Dedi ve gülmeye başladı. Aslan tam sinirle konuşacaktı ki durdurdu ve devam etti.

"Umayın o yere çöküşü. Annemin gidip ona sarılışı. Babamın hali. Benjmde canımı acıtttı. " dedi. Sesi üzgün gibi çıkmıştı.

"Ama büyük kurdistan için kimseyi umursamayacağım. Kimse umrumda değil." Dedi Aslan tam konuşacakken içeri daldım.

"Hay senin kürdistanın götüne girsin şerefsiz. kürdistan ne lan. Bayrak dediğiniz paçavrayı bu topraklara dikemeceyeksiniz." Dedim bağırarak. Bana baktı ve güldü

"Beni hala seviyorsun dimi." Dediğinde

"Senin gibi bir piçi sevmek mi?  Komik oluyorsun Acar. Zeki biri sanardım seni." Dedim gülerek.

"Ne güzel inkar ediuorsun sen öyle." Dediğinde Aslan elindeki pamuğu yaraya hafifçe bastırdı ve konuşmaya başladı.

"Elimde olsa bırakır yarana bile bakmazdım. Ama sen dua et beynindeki o sikik bilgiler işimize yarayacak." Dedi ve sertçe pansumana devam etti. Acar dişlerini sıkıyordu. Acı çektiğini izlemek gerçekten zevk vericiydi.

💫💫💫

Pansuman bittiğinde Acarı aldımve tekrar sorgu odasına getirip Asım Yarbaya haber verilmesini söyledim erlere. Asım Yarbay gelene kadar konuşmaya başladım.

"Neden yaptın? kürdistan dediğin şey için bunu yapmış olamazsın. Gizli görevde misin? " dedim ilk defa sesimi şevkatli çıkararak. Önce gözlerime uzun uzun baktı sonra da

"Özür dilerim."dedi "Sana orospu dediğim için yani." Dedi ve kafasını masaya koyup gözlerini kapattı. Masaya sertçe vurdum.

"Sikerim özürünü söylesene gizli görevde misin?  Niye böyle yapıyorsun. Konuşsana lan konuş." Dedim sesimi çok yülsetmemeye çalışarak. Boğuk bir sesle konuştu