UMAY

6

Merhaba öncelikleeee. Bu bölümü dün yanlışlıkla yayınlamışım. Cnxnncnxnx. Hiç fark etmedim. Bölüm yarım kalmış. Şimdi daha uzun bir bölümle karşınızdayımmm. İyi okumalar canlarım.❤

Sabah uyandığımda içtimaya 7 dakika kaldığını gördüm. Kalkıp hazırlanırken bir yandan da Asenayı dürtüyordum.

"Kalk lan içtimaya 5 dakika kalmış. Hazırlan hemen yoksa yiyeceğiz cezayı oturacağız kıçımızın üstüne."

"Ya Umay aynı şakaya bir daha düşmem ben. Git başımdan. 3 aydır adam gibi uyumadım zaten."

"Lan kalk vallahi geç kalacaz şaka falan yapmıyorum. " dedim. Off layarak yatağının yanındaki komidinden telefonunu aldı. O saate bakarken ben çoktan üstümü giymiştim. Eşofmanımın iplerini bağlarken o da hemen kalkmış ve hazırlanmaya başlamıştı.

"Biz niye bu kadar çok uyumuşuz. Lan ağzımıza sıçakak komutanınla komutanım." Dedi arasında "PARS TİMİ" yazan t shirtünü giyerken.

"Kendi haline yan hazırım ben." dedim ve topladığım saçımı daha da sıktım.

Asena da hazır olduktan sonra içtima alanına gitmek için odadan çıktık çıktık. Az sonra önümüzdeki koridorda Acar Yüzbaşı ve Özgür Yüzbaşı yı görmemle Asenayı çekip arka kapıya doğru koşmam bir oldu. Onlardan önce ve onlara görünmeden koşarak içtima alanına geldik. Askerler bize şaşkınca bakarken biz nefesimizi düzene sokmaya çalışıyorduk. Az sonra Acar Yüzbaşı ve Özgür Yüzbaşı göründü kapıdan.

"Geliyorlar lan toparlan. " dedim Asenaya. Ve timlere dönüp

"Dikkat." Diyerek toparlanmaları sağladım. Yanımıza geldiklerinde

"Rahat asker. Her tim ayrı bir bölgeye dağılıyor normalde biliyorsunuz ama bu sefer başınızda Asım Yarbay olacak. İçtimaya o da katılacak anlayacağınız. 2 tim karakolda kalacak 2 tim de içtima için belirlenen yere gidecek. Anlaşıldı mı." Dedi Özgür Yüzbaşı

"Anlaşıldı komutanım." Dedik hep beraber.

"Pars ve Kartal. Siz ilk gideceksiniz. Hançer ve Kaya siz de burda kalıp Pars ve Kartal dönene kadar atış talimi yapacaksınız. " dedi Kaya Timinin komutanı Tahir Komutan.

"Pars Timi, Kartal Timi araçlar sizi bekliyor hadi." Onlar giderken biz de atış alanına gitmek için harekete geçtik.

"Umay Üsteğmen." Ismimi duymamla arkama döndüm.

"Buyrun komutanım." Dedim Acar Yüzbaşıya.

"İçtimaya geç kalmanızın bi açıklaması var mı bari." İçimden sağlam bir küfür ettim. Bu nerden biliyordu ki?  Adam resmen adım adım hatamız olacak mı diye bizi takip ediyordu.

"Kusura bakmayın komutanım. Bir daha olmayacak." dedim mahçup bir ses tonuyla

"Bakarım Üsteğmen. Buradaki tüm askerlere örnek olmanız gerekirken geç kalıyorsunuz. Bunun bir cezası olacak. Asena ve seni içtimadan sonra odamda bekliyorum. Geç kalmazsınız umarım." Söyledikleriyle dişlerimi sıktım. Arkada birleşmiş olan ellerimi de sıkıyordum.

"Peki komutanım."dedim

"Bir açıklama yapmamanıza şaşırdım açıkçası. Şimdiye elli defa bahame sunmuş olman gerekirdi. " sinirlerim cidden geriyordu bu adam.

"Komutanım gitmeliyim. Siz de gitmelisiniz. Araç sizi bekliyor ve aractaki herkes bize bakıyor. Yanlış anlamalarını istemiyorum." Dedim arkadaki araçta bize bakan askerlere sert bir bakış atarken.

"Neden Üsteğmen. Sevgiliniz duyarsa kızar mı yoksa. "

"Özel hayatım sizi ilgilendirmez komutanım." Dememle dişlerini sıktı ve