UMAY

9

"Şimdi biz doğru anladık değil mi komutanım sevgilinize hediye seçeceğiz." Diyen Asenaya bilmem kaçıncı göz devirişim bilmiyorum. Bu saçmalığa daha fazla katlanamayacağımı anlayınca ayağa kalktım ve

"Komutanım ben zaten anlamam böyle şeylerden. Asena en iyisini seçecektir zaten izninizle operasyondan geldim ve yorgunum. Dinlenmeye gideceğim. " dedim

"Otur yerine Umay iki kadın en iyi hediyeyi seçersiniz." Hoşlandığım komutanımın sevgilisi için en iyi arkadaşımla birlikte hediye mi seçecektik yani? Saçmalığın daniskası.

"Komutanım lütfen zorlamayın ben anlamam böyle şeylerden. Asena zaten en iyi hediyeyi sizin için seçecektir. Sevgilinizle mutluluklar Yüzbaşım. " dedim ve kafa selamı verdikten sonra arkamı dönüp odadan çıkacakken

"2 hafta boyunca gece nöbeti almak istemiyorsan otur şuraya Umay. " ne 2 hafta mı? Bildiğimiz uykusuz geçecek 2 hafta.

"Peki. " dedim ve oturdum iş aşktan önce gelirdi. Hem sevgilisi varsa onu düşünmem fazla saçma olur. Kimse için uykusuz kalamazdım. Geçip kalktığım koltuğa oturdum.

"Ne tür şeyler sever komutanım."diyen Asenaya öldürecekmiş gibi bakıyordum.

"Kanka bakma öyle lan korkuyorum. "  diye fısıldayan Asenaya tam cevap vereekken

"Bencede bakma çirkinsin daha da çirkin oluyorsun. Ayrıca Umay Üsteğmenimin aksine gayet bakımlı ve güzel bir kadındır. Zarif şeyleri sever. Abartı olmasın yani." dedi ve telefonla oynamaya başladı. Bende ya sabır çekip bakmaya başladım. Yaklaşık 5 dakika sonra Asena

"Komutanım şu nasıl. Gayet zarif ve sade. Hayır diyebilecek kadın tanımıyorum." Dedi ve kataloğu Yüzbaşıya çevirdi. Görebildiğim kadarıyla ince altın bir zincirin ucunda küçük ama hoş bir deniz kabuğu vardı. Deniz kabuğunun üstünde de minicik bir melek figürü. Acar Yüzbaşı kolyeyi biraz inceledikten sonra.

" Tamam bu olsun o zaman saol Asena. " Dedi. Asena da sadece kafasını hafifçe eğdi. Acar Yüzbaşı telefonunu eline aldı ve sipariş vermek için kuyumcuyu aradı. Telefonu kulağına götürdüğünde bize döndü.

"Sizin gecikmiş bir cezanız vardı. Onu da aradan çıkaralım. Önce 100 kilometre koşu sonra parkur. Bir ara uğrarım yanınıza. "  dedi o sıra telefon açılmış olacak ki.

"İyi günler Ali abi nasılsın. İyiyim bende çok şükür..." dışarı çıktığımda olabildiğince sakin olmaya çalışıyordum.

"Adama bak ya gelmiş hem sevgilisine hediye seçtiriyor hemde ceza diyor. "
"Umay sakin ol. Saçma bir hediye. Evlenecek değiller heralde." Diyen Asenaya döndüm.

"Banane be evlenirlerse de evlensinler. Umrumda değil. Dediklerini duydun. Belli ki seviyor. Bu durumda bana da bok yemek düşer. Hem ben böyle rahatım elime bir erkek elinden çok silah yakışıyor." Dedim o sırada karşıdan gelen Aslan ve Semihle birlikte sustuk.

"Oo enişte naber?" diye Aslanın kafasına vurduğumda.

"Oo kanka iyi senden naber?" Diyerek kafama vurdu. Ne boktan ilişkilerimiz var bizim lan.

"Eniştem olduğunu kabul etmesen ağzını kırardım senin burda da neysee."dediğimde Asena çoktan beni cimciklemeye başlamıştı.

"Ben hep kabul ediyordum. Bazıları hala bir cevap vermedi ama."

"Ben sana emin değilim diyorum. Ben askerim asker farkında mısın sen. Şehit düşersem arkamda bir aile bırakacağım zaten. İkinci bir aileye hazır değilim." Diyen Asenaya tam cevap verecektim ki Semih lafa girdi.