11. Bölüm: 'Yaralar'

En başından başla
                                    

Kader teyzelerin evine gelince kapıyı çaldım ve heyecanla beklemeye başladım. Kapıyı bir süre sonra Aras abi açınca, ne kadar heyecanlansam da, belli etmemeye çalıştım ve içten bir şekilde gülümsedim.

"Günaydın." Yüzündeki yorgunluğa rağmen gülümsedi samimi bir şekilde.

"Günaydın Bücür." Sesi değişmişti, bitkin görünüyordu ama o kadar da kötü gözükmüyordu. Annem abartıyordu.

Aras abiyi göz ucuyla süzdüğümde yine nefes kesici olduğunu farkettim. Siyah normal bir eşofman altı ve siyah düz bir t-shirt. Adamda sadelik bile başka birşey anacım.

"Hastaymışsın, geçmiş olsun." Ardımdan gelirken kapıyı kapattı. Bende oturma odasına doğru ilerledim.

"Sağ ol. Öyle oldu biraz, sen niye geldin?" Kanepeye oturduğumda, o da karşımdaki kanepeye oturdu.

"Aşk olsun, eve gelen misafire niye geldin diye sorulur mu?" Kaşları hafiften kalktığında, alayımı ciddiye aldığını anladım.

"Öyle demek istemedim, yanlış anladın." Lafını kestim.

"Ay şaka yapıyorum, her şeyi böyle ciddiye alacaksan ohooo." Güldüğümde, yüzünde hafiften bir tebessüm oluşmuştu ve beni izliyordu. Yutkundum ve gümüşünü silerek, gözlerimi çektim üzerinden. Ateşi falan var mıydı acaba? Yüzü biraz kızarık duruyordu ama...

Ayağa kalktığımda, Aras abininde hareketlendiğini hissettim ve ona döndüm. Yanına doğru ilerlerken, kaşlarını çattı ve tekrar yerine oturdu. Merakla bakıyordu.

Önünde eğilmiş ve elimi alnına koymuştum. Bu yaptığım hareketle kasılmış ve şaşırmıştı bunu hissediyordum. Gözleri şaşkınca açılırken, bir kez bile kırpmadan beni izlemişti. Bunu ne kadar umursamamaya çalışsamda bende en az onun kadar gerilmiştim.

"Anlayabiliyor musun öyle?" Gözleri anlık dudaklarıma düştüğünde, yutkundum. Gözleri tekar gözlerimi bulduğunda, hızla geri çekildim.

"Ateşin var biraz, bir duş alsan düşer." Sorduğu o manidar soruyu anlamamazlıktan gelmiştim. Elimi alnından yutkunarak çektim ve derin bir nefes alarak arkamı döndüm. Ne kadar normal davranmaya çalışırsam çalışayım, olmuyordu. Çok geriliyordum onun yanında.

"Kahvaltı yaptın mı?"

"Hayır."

"Tamam ben de yapmadım, ben bir şeyler hazırlarım. Sen de bir duş al istersen."

Cevabını beklemeden kaçar gibi çıktığımda, arkamdan güldüğünü işitmiştim. Kalbim tekledi.

Aras abi odasına çıkınca, ben de mutfağa geçtim ve kahvaltıyı hazırlamaya başladım. Salatalık, domates doğradım ve peynirli omlet yaptım. Çay da hazır olunca hepsini masaya getirdim. Aklıma sürekli az önceki imâsı geliyordu. Kendi kendime söylendim. "Saçma sapan şeyler düşünme Irmak."

Aras abi de bir süre sonra gelince masaya oturduk ve sessiz bir şekilde kahvaltımızı etmeye başladık. Saçları hafif nemliydi ve yüzüne dökülüyordu birkaç perçemi. Oraya bakmamak için kendimi zor tutuyordum.

"Eline sağlık Bücür." Gülümsedim.

"Afiyet olsun." Yüzüme bir süre baktığında, gözlerimi kaçırmamıştım.

Tomurcuk Mahallesi| Tamamlandı.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin