60🔫

541 41 13
                                    

Bölüm bu yazacağım kısım hariç 3808 kelime, şimdi benim için biraz  daha okuyabilir misiniz?

Ben bu kitabı yazmaya başladığım da kitabım çok farklı bir kitap olacaktı ama hayat dediğimiz şey bunlara izin vermedi. Hayatın bizim için hazırladığı şeyleri elbet bilemeyiz ama başımıza gelen her kötü şey için de üzülerek, karalara bağlamamalıyız. Elbette üzüleceğiz ama bunun bize katacaklarını düşünelim, bardağa her zaman dedikleri gibi dolu tarafından bakmalıyız. Ben bu kitabı çok farklı yazacaktım ama şimdi düşündüğüm de iyi ki de öyle yazmadım diyorum. Bu kitapta olan kişilerden bazıları gerçek hayatımda var veya vardı, kendi ana karakterimden de ruhumun bir parçası burada. Ve inanın bana iyi ki hayat bazı şeyleri bize yaşatıyor, yaşatmasa hiç birimiz kendimiz olamayız. Demem o ki hayatı acımasızca yargılamayalım. Şimdi iyi okumalar, umarım beğenirsiniz ❤️

"D-Deniz?" diyerek koluma dokunan Mavi ile kendime gelmeye çalıştım, daha demin olanlar gerçek miydi? B-ben inanamıyordum, tam sekiz yılı aşkın süredir sevdalandığım kadından karşılık mı almıştım? 

Kıyıya vuran dalgalara ilişti gözüm, büyük bir hiddetle gelen ama ardından kıyıya daha yumuşak etki eden dalgalara aktım. Konuşabileceğimi sanmıyordum, dilimin lal olduğunu hissediyordum ve duygularımın bana bir oyun oynayıp oynamadığından bile daha emin değildim.

Ben sevgim hakkında bir düşe kapıldığım an haddimin olmadığını bilerek kendimi sustururdum, şimdi duygularım intikam almak için beynim ile ufak çaplı sandığı bir oyuna girmiş olabilir miydi? 

Eğer öyleyse tertemiz deliriyordum, derin bir nefes almak isterken nefesim derin bir iç çekişe döndüğün de "S-sen ciddi misin? Bu normal kardeş gibi olmayan sevgiden mi?" Mavi'nin yüzünü görmüyordum, ne durumda olduğunu da bilmiyordum.

Yumuşak naif sesi kulaklarıma dolduğunda sesindeki çekingenliğine gülümsedim. "Evet..." dediğin de vücuduma vuran rüzgardan mı, yoksa duyduklarımı yeni idrak etmem nedeniyle mi bilinmez vücudumun titrediğini hissettim. 

Bakışlarımı bana bakan bir çift göze kenetlediğimde Mavi'nin irkildiğini fark ettim. Kesik bir nefes alırken "B-ben özür dilerim, seni, üzmek istemedim" diyen Maviye "Bu kadar geç geldiğine özür dilemeliydin" dediğim de gerilen ifadesi rahatladı.

Sıkıca ona sarıldığım da bu sefer içim rahattı, bu sefer beni yanlış mı anlayacak, benden uzaklaşacak mı, düşüncesi aklımda yoktu...

Gözümden sessizce akan gözyaşlarımın nedeni bu sefer ikimiz içindi, yıllardır ruhuma çektirdiğim acılar yüzünden kendimden çok ah almıştım ve eğer sonunda kavuşmak olduğunu bilseydim kendimi bu kadar bitirmez, bu kavuşma için kendimi hazırlardım.

Kesik bir nefes alırken Mavi"Ağlama..." demişti, "Bu sefer ağladığım için çok mutluyum..." dediğim de ses çıkarmadı.

---
Mavi'den...
Deniz'e kapısını açmasına izin vermeyen Joker'e baktım. Joker, Deniz'i elini ısırıyor, kapıyı açtırmıyordu. Deniz oflayarak "Bak bücür, ısırırım o zaman görürsün şımarıklığı, dur durduğun yerde aa" diyerek kapıyı açtı.

İçeriye girmemizle alkış sesleriyle gerilerek Deniz'e baktım. Deniz de kaşlarını çatmış önümüzdeki kalabalığa bakıyordu. Ardından boğazını temizleyerek "H-hoş geldiniz" demişti. Bu durumdan onun da haberinin olmamasını yeni idrak etmiştim.

Savaş"Hoş bulduk da benim bir suçum yok. Arkadakileri ikna etmek, bir çatışmaya girmekten daha zor" diyerek yanıma geldiğin de gülümsemiştim.

Onu hiç görmemiştim, zihnimde yaşadığım anılar da o olduğu için onu görmekten korkuyordum. Sanki onun gerçek olduğunu idrak edemeyecek gibi hissediyordum ama şimdi öyle değildi.

Gecenin Kızı... /TAMAMLANDI/Donde viven las historias. Descúbrelo ahora