Gecenin Kızı... /TAMAMLANDI/

48🔫

"Mavi?" adımın seslenilmesi boş ama bir o kadar dolu beynim de yankı yapmıştı. Eskiye dönmek istemiyordum, eski anılarımı yaşamak istemiyordum. Tekrar delirme eşiğine gelmek hatta delirmek istemiyordum. Travmalarımı atlatamamışken bu da olursa eğer yaşayamazdım...

"Mavi? Bana cevap verir misin? Korkutuyorsun beni, yüzün kireç gibi" sıcak elini soğumuş yüzüme yerleştirdiğin de yanaklarımdaki ellerini tutmak istemiş ama kollarım hareket dahi etmemişti.

Gözlerimi onda sabitlerken korkuyla yutkunduğum da "Mavi bana cevap ver! Mavi!" gözlerim dolarken gözlerimi kapatmıştım. Deniz rahat bir nefes alırken gözlerini kapatmıştı.

"Nasıl korktum kriz geçireceksin diye biliyor musun?" dediğin de iç çekmemle dizlerimin boşalması ve Deniz'in aynı anda tutması bir olmuştu. Beni yatağa yatırırken baş ucuma bağdaş kurmuştu.

"Mavi?" korkuyla adımı sarf edene Savaş'a dönmemle bu sefer ağzımdan bir hıçkırık çıkmıştı. Savaş korkuyla yanıma gelerek bana sarılmasıyla ellerim ile yüzümü kapattım

"Şş ne oldu? Ne yaptı yine bu zibidi? Bir de koruyorum diye geçiniyor" sesindeki gerginliğe rağmen alayla beni güldürmeye çalıştığını son anda fark etmiştim.

Savaş'a sarıldığım da bana daha sıkı sarılarak saçlarımı öptü. "Ne oldu?" dediğinde sesi yumuşak anlayışlı çıkmıştı. Biraz daha sakinleştiğim de gözyaşlarım yerini iç çekişlerime devretmişti.

Savaş sessizce saçlarımı okşarken odada Deniz ve Onur vardı sanırım. Savaş"Kız sen yine sümüklü oldun, ne oldu sana? Hep Deniz yüzünden bak, iyi dövemedim onu başımıza çıktı, görüyor musun?" dediğinde tebessüm etmiştim ama yüzüm göğsüne gömülü olduğu için kimse görmemişti.

"Ş-ey..." derin bir nefes almaya çalışsam da işe yaramadığın da pek umursamayarak "B-en... B-en, bi' gün delir-ecek o-lsam bile..." gözyaşlarım çoğaldığın da Deniz"Severdik" dediğinde demek istediğimi anladığı için sevinmiş, verdiği cevapla da biraz olsun rahatlamıştım.

Savaş saçlarımı karıştırarak "Zaten delisin, bir şey diyor muyuz?"
dediğin de burnumu çekerek ondan ayrıldım. Gülümsemeye çalıştığım da Savaş"Hadi uyu, dinlen. Uyandığın da toparlanmış ol" dediğinde başımı salladım.

Başımı yastığa koymamla herkes çıkmıştı, o hariç... Savaş'ın sesini dışarıdan "Deniz bir buraya gel" demesiyle Deniz"Hemen geleceğim" diyerek odadan çıkmıştı.

Savaş'ın bir şeyler dediğini duyduğum da Deniz'in itirazını duymuştum. Savaş bir şeyler daha dediğin de bu sefer sesi daha gür çıkmıştı. Deniz'in en son "Bende memnun değilim! Ona her dokunduğum da art niyet arasın istemiyorum! Ben beş yıl önce bu yüzden gittim! İleri de ona kardeş olarak mı yoksa platonik olarak mı sarıldığımı, dokunduğumu, hediye verdiğim de ne olarak verdiğim den şüphe etmesin soğumasın diye gittim! Bu kıza dokunamam anladın mı? Ben de biliyorum gözyaşlarını ellerimle tek tek silmeyi, ben de biliyorum ruhundan öpüp onarmayı o işler öyle olmuyor"

Onur"Tamam susun, Mavi'nin kapısının önünde olduğunuzun farkında mısınız?" dediğinde sesler kesilmiş ama dış kapının gürültüyle kapanışını duymuştum.

Kesik bir nefes alırken gözlerimin tekrar dolmasıyla sessizce ağlamama izin vermiştim. Gözlerim yanmaya başladığın da uyumaya zor da olsa huzursuz bir uykuya kendimi bile isteye teslim etmiştim.

---
Gözlerimi yüzüme vuran ışın huzmesiyle açarak bir kaç saniye kendime gelmem için sadece uyku mahmurluğundan çıkmayı beklemiştim.

Karşı duvar da dizlerini kendine çekmiş, kollarını da dizlerinin üstünden uzatan Deniz'e baktım. Başı eğik olduğu ve hareket etmediği için uyuduğunu düşünmüştüm ki başını kaldırdığın da irkilmiştim.