Yine Bir Divan

135 11 1
                                    

Kapalı bir Tulga günüydü. Kış yaklaştığı için bozkır sıcakları gitmiş yerini yağmurlu günlere bırakmıştı. Şehir halkı, soğuk günlerin gelmesine karşın yün ve erzağa yönelmişti. Yeni devlet geldiğinden beri her geçen gün canlanan ve zenginleşen şehirde kervanlar güvenli yollardan sürekli geliyordu. Kralın emri ile çıkartılan devriyeler yolları güvenli hale getirirken ticaret anlaşması kervanları çekiyordu. Bu durumda Tulga başta olmak üzere bozkır topraklarına daha fazka kervan gelmesini sağlıyordu. Halk da gayet memnundu. Lonca başkanı ise sürekli teftişlerde bulunuyordu.

Sarayda ise kasvetli bir hava hakimdi Kergit seferi dönüşü neden alelacele çağırıldığını bilmeyen lordlar Tulga şehrine gelmişlerdi. Kimi zırhını dahi çıkartmadan direk yola çıkmış, mülkü yakın olanlar bir gün dinlenip gelmişti. Bir bilgi almak için Mareşal Lakhem ile sohbet etseler de ağzından laf alamamışlardı. Genç Mareşal her şeyi kraldan öğrenmeleri gerektiğini söyleyerek başından savmıştı.
Lordlar en başta hem elde edilen ganimet hem de yaklaşan vergi zamanı için çağrıldıklarını düşünürken bazıları fısıltıları duymuş ve meselenin Svadya ile alakalı olduğunu öğrenmişti. Üstü açık salonda kendi aralarında konuşularken kralı beklemekten sıkılmışlardı.

Yafes ise odasında kıyafetini giymiş, üstünde kırmızı haçlı gri bir kalkan bulunan , babasından kalan gümüş yüzüğünü parmağına geçirmiş ve divana gitmek için odasından çıkmıştı. Kendince tüm diyarın kralı olana kadar taç takmayı yasaklamıştı. Zaten henüz bir taç da yaptırmamıştı. Sarayın en yüksek kulesindeki odasından çıkıp muhafızlarla beraber döner merdivenlerden bir kat aşağı inmişti. Kralı gören muhafızlar, salonun üstünde sarı bir aslan kafası ve biraz üstünde Radon'un gümüş renkte tacının işlendiği bordo flamaların asılı olan kapısını açmıştı. Lordlar hemen ayağa kalkmış hizmetçiler ise reverans yaparak salondan çıkmışlardı. Kral Yafes gelmiş ve koltuğuna oturup diğer lordlara da eliyle buyur etmişti. Yafes kadehini eline almış "Kalradya'ya" diyerek içmiş, Lordlar da onu takip etmişti. Kadehler indirilince Yafes :
-Lordlarım. Bazılarınız biliyor bir kısmınız ise fısıltılardan haberdar. Tüm diyarı çalkalayan bir mesele var. Svadya kralı Harlaus öldü ya da öldürüldü. Taht artık İsolla'ya geçmiş durumda. "demişti. Haberi yeni duyan Lordlar şaşırmıştı. Diyarın demirbaşlarından olan Harlaus'un ölümü sadece lordları değil tüm devletleri şaşırmıştı.

Yafes lordların tepkilerini süzdükten sonra :
-Harlaus'un ölümü diyardaki mevcut düzenin değişebileceğinin kanıtı. 40 yıllık hükümdarlığı bitti. Halk bu haberi duydu. Praven'de ise küçük bir çatışma gerçekleşmiş. Mesele bu değil elbet. Mesele ittifakımız. Kraliçe İsolla muhtemelen Svadyanın tüm anlaşmalarını gözden geçirecek. Hatta belki de iptal edecek. Bu yüzden kendimize yeni müttefikler bulmalıyız. Ordumuz her geçen gün güçleniyor. Mali açıdan bakarsak da keza öyle. Vergi düzenlemelerimizle köyleri ağır vergilerden kurtardık. Şu an diyardaki 6 büyük krallıktan biriyiz. Ancak tek başımıza hedefimizi gerçekleştirmek uzun ve yorucu olur. Bu arada masadaki yeni sandalyeler dikkatinizi çekmiştir. " Lordlar hemen masaya bakmış ve 5 boş sandalye görmüşlerdi. Nedir bunlar diye merak ederlerken salonun kapısı açılmış ve 5 adam içeri girmişti. Kergit ve Sarranid kökenli lordların tanıdığı bu kişiler Tonju Noyan ve oğlu Hugu Noyan , Emir Nuwas ve oğlu Emir Ayyam, Tulug Noyandı. Yafes ayağa kalkıp adamların yanına giderek :
-Kergit savaşından sonra bize ve davamıza kendini adamaya yemin eden lordlarımız.
Ichamur şehri lordu Lord Tonju
Sungetche kalesi lordu Lord Nuwas
Drigh Aban ve Bhulaban köyleri lordu Lord Hugu
Nelag kalesi lordu Lord Tulug ve son olarak
Dashbigha ve Bulugur köyleri lordu Lord Ayyam. Kendileri akıllıca davranarak bize ve davamıza katıldı. Artık divanımızın bir üyesi ve krallığımızın lordlarıdırlar. Diğer konuya geçecek olursak kendimize bir müttefik bulmalıyız ne diyorsunuz? "diyerek hem yeni Lordları tanıtmış ve aynı zamanda fikirlerini sormuştı. Mareşal Lakhem:
-Şartları gözden geçirirsek kuzeyimizde Veagirler var ki Khudan kuşatmasından beridir zayıf anımızı kolluyorlar. Hatta Kergit savaşında Svadya bizden olmasaydı onlar da bu anı kaçırmaz Nelag'a hücum ederdi. Batımızda Svadya var. Halihazırda müttefikimiz ancak her an bozulabilir. Güneyimizde ise Sarranid var. En makul tercih onlar diye düşünüyorum. " diyerek fikrini söylemişti. Lord Alayen:
-Mareşal Lakhem haklı. Veagirlerle ittifak kuramayız. Svadya zaten sallantıda. Tek çözüm Sarranid" demişti. Tüm lordlar haklı anlamımda kafalarını sallarken Lord Nuwas:
-Tek çözümün Sarranid olduğu doğru ancak Sultan Hakim'in ittifak kurmaya yanaşması biraz zor. Sonuçta ben de dahil kendi emirlerinden bazıları bizim tarafımıza geçti. Hatta şu an Sharwa kalesi lordu olan Emir Ghanawa da Kalradya devleti tarafına geçmeyi düşünüyor. Bu Hakim'i daha çok kızdırır." demişti. Herkes düşünmeye dalmışken Lord Ayyam söz alarak:
-Pederim Lord Nuwas haklıdır. Lakin Sultan Hakim'in durumunu da değerlendirmek lazım. Rodoklarla asla bir anlaşma yapmazlar. Svadya zaten sıkıntılı. Bir tek biz kalıyoruz geriye." diyerek Yafes ile göz göze gelmişti. Yafes, Lord Ayyam'ın söylediklerini düşünürken Mareşal Lakhem tekrar söz alarak :
-Sultanla hemen anlaşmamız zor önce bize güvenmesi lazım." demişti. En son Yafes :
-Öncelikle bir ticaret anlaşması yapalım. Daha sonra ilişkilerimizi geliştirerek ittifak kurarız. Ancak Hakim'e ciddi olduğumuzu kanıtlamak gerek." diyerek nihai kararı belirtmişti.

Lord Alayen kralın sözlerini onaylarcasına başını sallamış ve :
-Haklısınız efendim. Yumuşak yaklaşmak daha makul olur. Peki görüşmeye elçi mi göndereceğiz? Yoksa başka bir tertibimiz mi var?" diye sormuştu. Yafes sakalını hafifçe sıvazlayıp :
-Benim gitmem en doğrusu olur .Ne kadar ciddi olduğumuzu ve ona güvendiğimi göstermeliyim. Lord Alayen bana yolda eşlik edecek. Mareşal Lakhem'i ise yerime vekil olarak bırakıyorum. Tahminimce bir hafta içinde bu işi çözmüş oluruz ." demişti. Lordlar ayağa kalkarak "Kralımıza" diyerek kadeh kaldırmış ve peşinden Yafes de ayağa kalkarak "Kalradya'a" diyerek divanı sonlandırmıştı.

Mount & Blade : WARBAND (DÜZENLEMEDE)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin