Kervan Başı

262 8 0
                                    

Kral Yafes yapılan anlaşma ve ziyafetten ötürü rahat bir şekilde uzunca bir süre Tulga'dan dışarı çıkmamış, halkın arasında gezip teftiş yapmaktan ise bir gün dahi geri durmamıştı. Yine bir gün uyanmış ve kahvaltısını etmiş daha sonra ise Komiser Miles de Consuqror'dan ordunun ve garnizonun durumu hakkındaki raporları dinlerken bir asker içeri girmişti. Kralı selamlamış ve bir haber geitrdiğini söylemişti. Asker
-Kral Hazretleri bir adam geldi Svadya kervanlarından birinin başı olduğunu söylüyor. Dedikleri hayra alamet değildir... " demiş ve sessiz kalmıştı. Yafes
-Derhal içeri alın. Umarım bir sıkıntı çıkmamıştır" diye umarak adamı içeri çağırmıştı.

İçeri çağırılan adam eğilerek içeri girip etrafı süzmeye başlamıştı. Arkasından lonca başkanı da girmiş ve kralı selamlamıştı. Üstündeki elbisesi yırtılmış ve sağ kolu sargılı olan adam :
-Bağışlayın Kral Hazretleri sizleri rahatsız ediyorum lakin k-kral ha-ha-Harlaus bir şey olursa size gelebileceğimizi söylemişti" demiş ve mahçup bir şekilde Yafes'in yüzüne bakmıştı. Yafes:
-Korkmayınız ne derdiniz varsa Harlaus'un da dediği gibi bizimle de paylaşabilirsiniz. Buyrun oturun b, soluklanın sonra diyeceğiniz ne ise dersiniz" diyerek buyur etmiş ve önündeki mindere oturtmuştu. Adama bir bardak su verilmiş ve adam içmiş sonra bardağı titreyerek masaya bırakarak:
-Biz Praven şehrinden gelen bir kervandık efendim. Ben kervan başıydım. Svadya diyarından çıktığımız anda birden önümüzü kestiler... " demişti. Yafes:
-Kim? Kim kesti önünüzü ? Kim cüret eder böyle bir şeye? diye sormuştu. Adam:
-Sonradan anladığıma göre Kergit kargıcılarıydı. Ben evvela kaçaklar diye düşünmüştüm ancak birinin elinde bir sancak gördüm. S-S-Sancar Hanın sancağı..." demiş ve titreyek masadaki bardağı geri alıp bir yudum daha su içmişti.
Yafes şaşkın bir ifade takınmış sonra bu ifade öfkeye dönüşmüştü. Adama doğru eğilerek:
-Emin misin? Sancar Hanın sancağı olduğuna emin misin? Bu doğruysa eğer ortalık karışır bak efendi. Orda başka kimse varmıydı? Sancar'ı gördün mü peki? Başka sağ çıkan oldu mu? " diyerek kervan başını soru yağmuruna tutmuştu. Kervan başı:
-Hayır efendim onu görmedim. Sağ çıkan oldu mu bilmiyorum ben atımı doğruca buraya sürdüm. Bize Tash Kulun köyünün yakınlarında saldırdılar efendim. Narra şehrine zaten uğramayacaktık Kergit toprağı diye direk buraya gelecektik ancak olmadı. Kargıcılardan biri buradan geçmek için 40.000 dinar para ödemen lazım dedi. Ben de ağır ol bu kervan Kral Harlaus tarafından korunuyor dedim. Sonrası ise malumunuz." demiş ve uzunca bir nefes almıştı. Kısa bir sessizlikten sonra Yafes komiserine dönüp bir grup adamla oraya gidip tetkik etmesini istemişti. Sonra adamı hekime göndertmiş ve Mareşal Lakhem'i çağırmıştı.

Zaten Tulga'da bulunan Lord Lakhem hemen kralın huzuruna çıkmış ve selam vermişti. Yafes hemen karşısına oturtturmuş:
-Mareşal Lakhem çok mühim bir mesele var. Sabahleyin bi adam geldi. Dediğine göre Sancar Hanın askerleri Svadyadan gelen bi kervanı yağma etmiş . Miles incelemeye gitti. Sen hazırda bekle eğer bu doğruysa... " demişti. Lakhem "savaş" diye mırıldanmıştı.

Uzunca süren bir sessizlik ve bekleyişten sonra Komiser Miles gelmişti. Derin bir soluk almış kralı selamlamış ve:
-Hemen bölgeye vardık efendim. Kervandakilerin cesetlerini bulduk. Malları yağmalayıp götürmüşler. Bulduğumuz birkaç yaralıyı hemen getirip revire bıraktık." diyerek bitirmişti. Yafes:
-Kergit hanlığına ya da Sancar Hana dair bir şey varmı? diye sormuştu. Miles kafasını eğip belindeki kemerden kanlı mor bir kumaş parçası çıkartmıştı. Üstünde sarı bir atlı okçu resmi olan sancağı masanın üstüne koymuş :
-Evet efendim birkaç ölü Kargıcı bulduk. Birinin elindeki kargının ucunda bu sancak vardı ve savaş alanına bakarsak ne haydut ne de kaçak olacak kadar kalabalıklarmış.

Mount & Blade : WARBAND (DÜZENLEMEDE)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin