Sancar'ın Öfkesi:Distarın Kaybı

301 27 0
                                    

Yeni başkentini Kalradya'da duyuran Yafes kendi meşru olarak Kergit kralı olarak görenlere de kendisinin sadece Kergit değil tüm Kalradyanın kralı olduğunu söylüyordu. Sancar Han ise öfkeden köprüyordu. Hem Halmar'ı hem de Tulga'yı kaybetmiş krallığından şüphe edilir bir hale gelmişti. Kral olduğunu kanıtlamak ve intikam almak için Tulga civarındaki köyleri yağmalayacak ve Distar kalesini zapt edecekti. Apar topar bir ordu toplamıştı. Öfkesi ve hırsı gözünü kör etmişcesine Tulga şehri civarındaki köylere adeta veba gibi giriyor nerdeyse kimseyi sağ bırakmıyordu. Kral Yafes ise o sıralarda Tulga şehrini kalkındırmak ve savunmayı güçlendirmek ile meşgul idi. Yeni bir seferden çıkıldığı için ordusunu dinlendiriyordu. Ayrıca köylerden bir haber de gelmemişti. Sancar Han ise köylere yağmalamış vakti ile kendi vatandaşı olan insanları kırıp geçirmiş Tulga'ya en yakın kaleye Distar'a doğru yola koyulmuştu. Yafes'in bir başka derdi de sarayını Asugan'dan Tulga'ya taşımaktı. Sürekli gidip gelen yükler vs onu meşgul ediyor açıkçası devlet işlerini biraz aksatıyordu. Sancar Han'ın kuşatması hem Distar kalesinin hemde Kral Yafes'in beklemediğim bir olaydı. Sancar Han hızlıca kuşatmaya girişmişti. Kergitler kale savunmasında olmasada kuşatmada maharetli askerlerdi. Ok yağmurları duvarlara turmanmalar vs çekirge sürüsü gibi gelirlerdi . Bu kuşatmaya daha fazla dayanamayacağını anlayan kale komutanı fazla zayiat olmaması için askerleri serbest bırakma şartı ile teslim olacaktı. Kalenin kaybedilmesindeki en büyük etkenlerden biri ise Lord Alagur'un kalede olmamasıydı. Zaten en çok azarı da oişitecekti. Distar kalesi fazla direnemeden teslim olmuş ancak Sancar Han sözünü tutmamış ve komutan hariç tüm askerleri kılıçtan geçirmiş adeta kellelerden yeni bir kule yapmıştı. Komutanın ise bir elini kesmiş ve Tulga'ya Kral Yafes'e yollamıştı. Komutan Tulga şehrine gelmiş Kralın huzuruna çıkmış olan biten her şeyi beyan etmişti. Yafes neye uğradığını şaşırmıştı. Daha yeni bir şehri almışken bir kaleyi kaybetmişti. Morali sıfıra inmiş ve bu askere de yansımıştı. Daha sonra köylerden gelen haberler neticesinde bir hışımla köylere gitmişti. Halkın yarısı katledilmiş kaçabilenler ise şehre doğru göç etme yoluna koyulmuşlardı. Ortam vahim idi. Köyün ırmağından kan akıyordu. Köyün mezarlığı dar gelmiş bir kısım ormana defnedilmişti. Bu manzara karşısında bir çocuğun başında Kral Yafes'in gözyaşı döktüğü söylenir ve onun halkına nasıl değer verdiğinden bahsedilirdi. Ancak onun moralini düzelten bir olay olmuştu. O da Tulbuk Kalesi lordu Belir Noyan toprakları ile birlikte Kalradya İmparatorluğu tarafına geçtiğini ilan etmiş ve bağlılık yemini için Tulga şehrine geldiğini haber vermişti. Bu az da olsa Yafes'in moralini düzeltmiş ve bağlılık yeminini kabul etmişti. Ayrıca Yafes bir süre sefere katılmamayı düşünmüş ve Lord Lakhem'i mareşal görevini vermiş kendi ise Tulga'ya çekilmişti. Özellikle köylerdeki manzara onu çok etkilemiş ve Sancar Han a bir kin oluşturmuştu. Köylerdeki halka ise yardım etmesi için gerekli emirler verilmiş, devriyeler oluşturulmuştu. Komutan Rolf'e ise asker toplama görevi verilmişti.

Mount & Blade : WARBAND (DÜZENLEMEDE)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin