Svadyadan Ayrılış

367 35 0
                                    

Unuzdaq'a gelen Kergitlere karşı, Yafes şanlı bir savunma yapmıştı. Hem de Harlaus dan destek gelmemesine rağmen. Svadya krallığı kuzeyde Nordlar ile uğraşırken güneyden gelen tehlike bertaraf edilmişti. Kergit orduları peş peşe üç savaşta da mağlup edilmişti. Savaştan sonra kalenin güvende olduğundan emin olan Yafes, davet üzerine Praven'e gitmişti. Komutan Alayen kalede bırakmıştı

Yolculuk sonunda Praven'e varmışlardı. Askerleri garnizona bırakarak biraz erzak alıp askerlerine vererek kalenin yolunu tutmuştu. Kontlar tarafından tebrik edilerek koridorda ilerlemiş ve en sonunda kralın makamına ulaşmıştı. Harlaus'un huzuruna çıkan Yafes iyi karşılanmıştı. Harlaus:
-İşte cesur savunucumuz Kont Yafes. Zaferinle övün. Svadya hikayelerinde anlatılacak bir zaferdi. Tebrik ediyorum. " demişti. Savaşla ilgili az çok sohbet edildikten sonra , Yafes yağmalanan köyler için yardım yapılmasını talep etmişti. Yafes:
-Kral hazretleri. Kergitlerin yağmaladığı sınır köylerinde durum çok vahimdir. Halk krallarından bir destek bekliyor. " demişti. Harlaus ise:
-Zaten yeni bir savaştan çıktık köylülerle uğraşamam şimdi. Kayıplarımızı telafi etmeyiliz. Üç büyük savaştan çıktık. Hazine boşaldı. Köylüler kendi başlarının çaresine bakmalı. Her köylüyü önemsersek işimiz var. Onlar kralları için yaşıyorlar. " demiş ve kendi halkı hakkındaki düşüncelerini beyan etmişti. Yafes teklif olarak bir süre vergilerin toplanmamasını rica etmişti. Ancak Harlaus'un terslemesi üzerine sinirlenmiş ve hızlıca kaleden çıkmıştı. Harlaus'un yaptıkları içe atılır cinsten değildi. Hem yalan söylüyor, hem zulüm ediyor hem de kendi halkına yardım etmiyordu. Artık vakti zamanı gelmişti. Kendi halkını önemsemeyen bir kral diyarı yönetemezdi. Son yaşanan hadiselerle birlikte Yafes kendi içinde Svadya defterini kapatmıştı. Azlini isteyecek ve tüm Kalradya'yı dolaşıp uygun bir yerde kendi devletini kuracaktı.

Lakin önce biraz birikim gerekiyordu. Asker ve mal birikimi. Bunun için kalede kendisine yardımcı olan Miles isimli bir komutanı görevlendirmişti. Yaşlı komutan Miles da asker toplayıcılar ayarlamış ve Yafes'in elindeki esirlerin tamamını satmıştı. Belli bir asker sayısına ulaşınca ise azlolucak ve Sarranid diyarına göçecekti. Yafes elinden gelen imkanlarla köyüne yardım ediyordu. Diğer köyler ise Harlaus ve Lordlar tarafından kaderine terkedilmişti. Halk kendi imkanlarıyla tamirat vesaire ile uğraşıyor ancak zor olan bu iş çok uzun sürüyordu. Yafes ordu için gerekli acemileri temin etmiş uzunca bir süre eğitimleriyle uğraşmıştı. Bu arada kış da kendini bahara bırakmış, kalenin etrafı yeşermişti. Ağaçlar yavaş yavaş çiçek açarken kaledeki yığınak devam ediyordu.

Bu arada Kalradya'da neler oluyordu diye incelemek gelmişti aklına. Nordlar, Svadyadan aldığı darbenin acısını Veagirlerden çıkarmak için toplanmış Ismirala kalesini kuşatmak için hareket geçmişti. Veagirler ise Kergitlerle barış yapmış Nord savaşına hazırlık yapıyordu. Kergitler ise Svadyadan yediği iki darbenin acısını Sarranid köylerinden çıkarıyor, Sarranidler ise Rodoklarla başlayan savaş yüzünden Kergitlere karşılık veremiyordu. Ayrıca Rodok köyleri dağ haydutları tarafından tehdit ediliyor hatta bazıları yağmalanıyor baskın veriliyordu. Kısaca Kalradya'da savaş hiç bitmiyor, Krallar halklarını önemsemiyordu. Kışın sonuna doğru Ismirala'yı ele geçiren Nordlar, baharın ortasında kaleyi kaybetmişti. Rodok-Sarranid savaşı ise yıllardır olduğu gibi bir sonuç vermemiş, iki taraf da geri çekilmişti. Sarranid köylerini yağmalayan Kergitler, Rodok savaşının bittiğini öğrenince çöldeki askerlerini geri çekmişlerdi. Tüm bu gelişmeleri takip eden Yafes ise artık bir devlete tabii olmak yerine kendi devletini kurmanın artık gerekli olduğunu düşünüyordu. Halkını da arkasına aldığı zaman yenilmeyeceğini düşünüyordu. Halk devletinin yanında olursa herhangi bir güce karşı gelebilirdi.

Hazırlıklara tüm hızıyla devam eden Yafes ordusunu kuruyor ve kuşatacağı kaleyi seçmeye çalışıyordu. En sonunda haritadan karar vermişti. Kergit Hanlığının en ücra yeri olan Asugan Kalesini alacak ve orada daha da gelişip önce Kergitleri bitirecekti plan büyük ve uçuktu. Planını sadece yanında bulunan komutan Alayen'e anlatmıştı. Genç komutan planı gerçekleşmesi zor bulmuş ancak Lorduna ses çıkarmamıştı. Bir devlete tabii olmadan kale ele geçirmek zordu. Bunu en son 150 yıl önce büyük bir haydut grubu yapabilmiş ancak onlar da Kral Radon'un kılıcına boyun eğmişti. Planın gerçekleşmesi için halkın yanında lordların da desteği lazımdı. Tek başına tüm Kalradya'nın hükümdarı olamazdı. Ancak hangi lord bu kadar genç, isyankar ve toprağı az olan bir kralı desteklerdi bilmiyordu. Yalnızca bir lordu yanına çekeceğine emindi, o da Asugan kalesindeki bir esirdi. Hazırlıklarını tamamlayan Yafes   bir yere yığınak oluşturmuş ve Praven'e doğru yol almıştı. Yolculuk çetin geçmişti çünkü kışın son demleri ve ayazlar vardı.

Bahar gelmiş olmasına rağmen hala iç titreten rüzgarlar mevcuttu. Praven'e varmış ancak şaşırmıştı. Çünkü askerler hariç sokakta kimseler yoktu. Tüccarlar bile dükkanlarını açmamış lonca başkanı 3 günlük tatil vermişti. Baharın gelişiyle cıvıl cıvıl olması beklenen şehirde kimse yok gibiydi. Lonca başkanından öğrendiğine göre herkes bahar için hazırlık yapıyordu. Özellikle bahar turnuvasında dolacak şehirde, esnaf mallarını yeniliyordu. İç kaleye gelen Yafes kılıcını teslim etmiş kaleye girmişti. Uzun ve soğuk koridorlardan muhafızlara selam vererek geçmiş ve kralın makamına gelmişti. Odaya girdiğinde uzunca ve dolu bir yemek masası görmüştü. Daha sonra sağa yönelerek tahtın önüne gelmişti. Harlaus tahtında oturuyordu. İki muhafız yanında nöbet tutarken, kral tacını masaya koymuş ve kitap okuyordu. Kral Kont Yafes'in geldiğini görünce sakince kitabı kapatmış ve:
-Cesur savunucumuz Kont Yafes. Buyurun ne vardı? " demişti. Yafes:
- Kralım adınıza ettiğim yeminden azat edilmek istiyorum "demişti. Harlaus hiç beklemediği bu sözler karşısında ayağa kalkmış ve :
-Emin misin?. Çünkü azat olursan tüm topraklarını kaybedeceksin ve artık Svadya Krallığı ile bir ilişkin kalmayacak. Tüm diyarda yemin bozan, korkak diye anılacaksın. " demiş ve Yafes'i vazgeçirmeye çalışmıştı. Ancak çabası boşaydı. Yafes'in kararı kesindi. Yafes'in kararlı olduğunu anlayan Harlaus kendisini azat etmiş ve Kontluk unvanını almıştı. Bunun yanında Yafes'e ait olan Uzundaq ve Ushkuru'yu da almış ve sancağını teslim almıştı.

Sancaksız, topraksız ve unvansız odadan çıkan Yafes hızlı adımlarla şehirden çıkarak ordusunu yanına almıştı. Kendini hafiflemiş ve özgür hissederek yola devam etmişti. Artık bir Svadya derbeyi değildi. Özgürlüğüne kavuşmuş ve Kalradya'nın kaderini değiştiricek devleti kurmaya gidiyordu. Yafes'in yeminini bozduğunun ilan edilmesi fazla uzun sürmemişti. Tüm lordlarla arasının bozulduğunu hisseden Yafes pek umursamadan Unuzdaq'a gelmiş ve sancaklarını sökmüştü. Kalan tüm eşyasını almış ve yaşlı komutan Miles'a da kendine katılmasını teklif etmişti. Teklifi kabul eden Miles ve yardımcısı Audrey ile beraber kaleden ayrılarak yola çıkmışlardı. İlk hedef Asugan kalesiydi

Mount & Blade : WARBAND (DÜZENLEMEDE)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin