Esfadon Hakkında

195 22 1
                                    

Kral'ın karşısına oturan kütüphaneci iki defa etrafına bakıp :
-Esfadon ahhhhhh Esfadon. O efsanevi bir büyücüdür. Çok uzun zaman önce babam Praven kütüphanecisi idi. Hakkındaki yakılmayan tek kitap bendeydi derdi hep. Bana anlattığına göre ;Esfadon taaa 900'lü yıllardaki Nord(Viking) akınları ile gelmiş. Onların küçük bir birliğinin komutanı gibi bir şeymiş. Daha sonra kendini ilk iç savaş döneminde tanıtmış. Kral Radon'un yeni krallığı kurmasında bir payı olduğu söylenir. Daha sonra saray hekimi olmuş ve birkaç yıl vezirlik yapmış. Kral Radon ölmeden 10 yıl evvel görevini bırakıp ormanda gizli bir hayata adanmış. "diyerek Yafes'in meraklı bakışlarında masasının çekmecesinden bir kağıt çıkarmış.
Kral Yafes :
-Daha sonra peki ne olmuş ona. Bu kağıt da neyin nesi?" diyerek merakını dile getirmişti. Kütüphaneci sayfayı masanın üstüne sermiş ve katlandığı yerden açmıştı. Kral Yafes'e uzatıp :
-İşte kral hazretleri hikaye burada bitiyor. Bu kağıt bir tutuklama emri.
" Büyücü Esfadon kraliyet hazinesini çalmaktan ve saklamaktan suçlu bulundu.
Kendisini Kergit vilayetinin en ucundaki Nelag kalesine sürüyor ve ömrünün sonuna değin orada kalmasına hükmediyorum" diyerek kağıdı elinden bırakmış ve altındaki kırmızı mührü göstermişti. Kral Yafes
-Bu kimin mührüdür? diye sormuş, kütüphaneci ;
-Lord Banner'in mührüdür. Kalradya'nın son kralının" demişti.

Kral Yafes, Banner'i bildiğini söylemişti. Kütüphaneciye bunu başka kimseye anlatmamasını ve o kağıdı saklamasını istemişti. Masadan kalkmış kapıya doğru giderken kütüphaneciye dönüp:
-Peki çalınan kraliyet hazinesi neydi biliyor musun? "diye sormuş ve aldığı hayır cevabıyla kapıyı kapatıp saraya dönmüştü.

Ertesi gün, akşam olanları düşünerek üstün körü bir kahvaltı yapan Yafes lordlarını çağırmıştı. Savaştan sonra yapılacak olan ilk divanda kralın neler diyeceği merak konusuydu.

Tulga sarayında kralın üstü açık salonuna giren lordlar, eskiden ahşap bir masa ve minderler olan ama şimdi kahverengi uzunca bir masa ve etrafındaki sandalyelere oturmuşlardı. Özellikle Mareşal Lakhem masanın bi başındaki sandalyeye oturmuştu. Kralın tam karşısındaki sandalyeye. Kral'ın sandalyesi ise mütevazi, ahşap bir sandalye idi. Arkasında aslan kabartması, kol dayama yerlerinde aslan pençesi şeklinde kabartmaları olan sandalye masanın girişte, kapının hemen karşısında idi. Kral Yafes üstünü giymiş, tacını takmış ve yüzüğünü parmağına geçirip divana gelmişti.

Yafes salona girince lordlar saygıdan ayağa kalkmıştı. Yafes masaya oturup lordlarına da oturması için ellerini açmış ve yemeklerin getirilmesini emretmişti. Herkes kralın ne söyleyeceğini beklerken yemekler gelmiş ancak kral suskunluğunu korumuştu.

Yemekler yenirken herkes kralın gözünün içine yapıyor ancak Yafes görmemezlikten geliyor, başka bir şey düşünüyordu.

Mount & Blade : WARBAND (DÜZENLEMEDE)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin