44

346 34 18
                                    




Jungkook POV

Ertesi gün oldukça yoğun başlamıştı. Bir kaç gündür hastane meselelerinden dolayı toplantıları ertelemiştim ama daha fazla öteleyemezdim. İlk bir kaç saatim evrak imzalamakla geçmişti. Sonrasında iki önemli toplantı daha ayarlanmıştı, kısa aralarda gündemi yakalayabilmek için iki gündür gelmiş olan mailleri hızlıca gözden geçiriyordum.

Biraz soluklanabilirim artık dediğimde saat neredeyse 16:00 oluyordu. Telefonumu elime aldım, Sana'yı aradım ama açmadı. Bir kaç kez daha ısrarla aradım ama ulaşamadım. Sonrasında halasını aramak aklıma geldi, o da telefonumu meşgule düşürmüştü.

"Her şey yolunda mı?" diye Sana'ya mesaj attım, okundu olarak görünmesine rağmen cevap yazmıyordu.

Normalde hemen öyle kötü ihtimalleri düşmezdim ama aramalarımın görmezden geliniyor oluşu beni paniğe sürüklemişti. Kalp atışlarım hızlanmış, avuç içlerim gereksiz bir şekilde terliyordu. Kravatımı gevşeterek gömleğimin üst düğmesini açtım ve aceleyle asistanımı aradım:

"17:00'da olan Mr Park ile olan görüşmeyi iptal eder misin? Ben hastaneye gidiyorum."

Önce hastaneyi arayıp kötü bir haber var mı öğrenebilirdim, ama olası bir ölüm haberinde ne yapacağımı bilmiyordum.

"Sakin ol JK, kötü bir haber olsa seni ararlardı, o senin kanunen baban!" diye kendimi sakinleştirmeye çalışıyordum.

Araçta bir kaç kez daha Sana'ya ulaşmaya çalıştım ama açmıyordu, hala!!!

Hastane girişine geldiğimde içinden aralıksız dua ediyordum, "Lütfen bir şey olmamış olsun, lütfen, lütfen, lütfen."

Girişte tanıdık bir yüzle karşılaştım, bana hafif bir gülümsemeyle selam verdi. Nereden tanıyordum bu kadını?

Gülümsemesi beni rahatsız etmişti, kötü bir enerji almıştım. Ama aslında içim rahatlaması gerekmez miydi? Çünkü o kadın kimse, tanıdık biriydi ve Sana'nın babası için gelmiş olmalıydı. Gülümsediğine göre kötü bir haber yoktu.

Sana'yı görebilmek için odalarının bulunduğu koridora gittiğimde Mr Lee'nin doktoruyla karşılaştım:

-Doktor, nasılsınız? Her şey yolunda mı?

+Merhaba Mr Jeon, şimdilik her şey yolunda gidiyor hatta yarından itibaren normal odaya çıkarmayı düşünüyoruz. Şu an bile çıkarabiliriz ama biz biraz temkinli davranmak istiyoruz sadece.

-Oh şükür!!! Eşim nerede acaba?

+Odadalardı, az önce onlara da bilgilendirme yaptım.


Şükür ki her şey yolundaydı... Odanın kapısını çalmak için uzandığımda içeriden gelen bağrışmayı duydum.

"Tartışıyorlar, girmem doğru olmaz" diyerek bir kaç adım geri çekildim. Biraz daha sakinleştiklerinde girecektim.

Sana'nın halası Hyun Jae'nin sesiydi gelen. Normalde onun sakin, zarif ama soğuk sesini duymaya alışkındım, fazla duygularını yansıtmazdı konuşmalarına. Şu ana kadar onu ne çok mutlu ne de çok üzgün görmüştüm. Tüm bu hastane işlerinde bile sakin kalmayı başarmıştı.

Ama şu an bağırıyordu, hem de koridordan duyulacak kadar yüksek sesle:

"Aptal!!!"

Sana'ya mı sesleniyordu? Sanmam. Biraz tedirgince kapıya yaklaştım, artık emindim, Sana ağlıyordu.

"Ağlama, aptal!!! Nasıl senin gibi bir kız yetiştirdik! Onursuz! Kalk!"

Daha fazla sessiz kalamayacaktım, kapıyı çaldım, içeri girmem için izni beklemeden kendimi içeri attım.

Planlanmış Evlilik (J.J.K. x Sana) SAKOOKWhere stories live. Discover now