True Blood // Yoonmin ✓

1.6

Medya: Cigarettes After Sex - Apocalypse

Oy vermeyi ve bol bol yorum yapmayı unutmayın lütfeenn :33

Yanlışım varsa affola, keyifli okumalar!

***

~Taehyung~

"Üç gün oldu." demişti Jungkook kendini mutfak tezgahına yaslarken. Gözleri, hepimiz gibi, uykusuzluktan şişmiş ve kızarmıştı. Gözlerinin etrafını saran hafif mor halkalar güzelliğinden hiçbir şey eksiltmemişti yine de. Jungkook güzeldi, çok güzeldi. Şu an onu deli gibi öpmek istiyordum. Eğer Park sikik Jimin şu an yine bize kustuğu saçma sapan nefretiyle etrafımızda dolanıyor olsaydı yapardım da.

"Üç sikik gün oldu ve Jimin hâlâ uyanmadı. Kafayı yiyeceğim hyung." dedi Jungkook ellerini yüzüne siper ederken. Jungkook bana çok nadir hyung derdi. Bu zamanlarda ya üzgün olurdu ya da gergin. Bazen de korkmuş. Yanına gidip onu kollarımın arasına çekip sarıldığımda saydığım hislerin hepsini bir arada yaşadığını biliyordum. Kalbimde hissediyordum ne durumda olduğunu, zaten aksi mümkün de değildi.

Ensesindeki saçları okşarken kafasını gömdüğü boynumda hissettiğim ıslaklıkla dondum. Jungkook duygularını dışa yansıtmayı sevmezdi. Lisede, yani biz henüz çıkmaya başlamamışken, üçümüz sıkı fıkı arkadeşken en fazla aşırı gülmekten ağladığını görmüştük. İlişkimiz boyunca bile sadece bir kere yanımda ağladığına şahit olmuştum. Kollarımın arasında ağlamıştı ve ben kahrolmuştum.

Jungkook yine kollarımın arasında ağlıyordu ve ben kahroluyordum. Ama bu sefer bir fark vardı. O da benim de sessizce göz yaşlarımı akıtıyor oluşumdu.

O gün için çok heyecanlıydım. Jimin'in doğum günü için yani. Tüm organizasyonu Jungkook ile birlikte yapmıştık ve her şey için titiz bir şekilde uğraşmıştık. Mükemmel olmasını istiyorduk. Onun gibi mükemmel biri her şeyin en iyisini hak ediyordu. Onun için hiçbir masraftan kaçınmamış ve biriktirdiğimiz paradan kullanmıştık. Jimin bunu duysa muhtemelen bizi öldürürdü. Ama yine de bütçemizi çok zorlamamış, ihtiyacımız olan noktada Seokjin'den para istemekten çekinmemiştik. Zaten aksi durumda Seokjin de bize çok kızardı. Her neyse.

Neden vampir bar tercih etmiştik peki? Aslında bilmiyordum. Sadece Jungkook ortaya böyle bir fikir atmıştı ve ben de değişik olacağını düşünerek kabul etmiştim.

Her şey çok güzel ilerliyordu, tam ayarladığımız gibiydi. Jimin pastasını kesmiş, hediyelerini alıp gelen tüm tebrikleri yüzündeki kocaman gülümsemesiyle kabul etmişti. Ardından ortamı hareketlendirmiş ve dans etmeye başlamıştık. Tanrı aşkına çok içmemişti bile, neden böyle olmuştu ki? Neden birden bire bayılmıştı?

Sonra şu Yoongi denen herif vardı. Adam üç gündür Jimin'in başından ayrılmıyordu. Seokjin her şeyi anlatmıştı. Daha doğrusu anlatmak zorunda kalmıştı. Jimin'in para karşılığında o herifle birlikte olduğunu öğrendiğimde kan beynime sıçramıştı. Sikeyim, bizden istemek varken böyle bir yola başvurması beni çıldırtmıştı.

Sonuç olarak kimsenin sebebini bilmediği bir şekilde Jimin bayılmıştı, üç gündür uyuyordu ve sürekli ateşleniyordu. Eve çağırdığımız doktor hiçbir şey yapamamış, bir tanı koyamamıştı. Şimdi ise Seokjin biraz hava almak istediğini söyleyerek, Yoongi'nin peşine takılıp buraya gelen arkadaşlarından Namjoon ile birlikte dışarı çıkmıştı. Hoseok ve Yoongi Jimin'in yanındalardı. Jungkook mutfağa su içmeye geldiğinde ben de peşinden gelmiştim ve sonuç olarak birbirimize sarılmış ağlıyorduk.