41.bölüm

16.7K 1K 19
                                    


Ege "hah!" diyerek sınırlı bir şekilde gülerek arkasına yaslandı.

Daha düne kadar kimsecikler yoktu. Iki günde hayatlarına girerek herşeye katılacaklarını sanıyorlarsa yanılıyorlardı. Sinirleri öyle gerilmiş sevinse de şaşırmasına engel olamıyordu. Cevap vermedi Ayşe'ye ama Ona imalı şekilde bakışından Ayse rahatsız olmuştu. çünkü Ege , memnun olmayan bir tavır sergiliyordu.

Ege , Gurur'un ailesi olduğuna sevinmişti ama karışık durumları sebebi ve Gurur'un durumunun belli belirsiz görünmeyen bu ip üzerinde askıda durmasından dolayı tedirgin oluyor , hiç hesapta olmayan akrabalarının onu kötü etkilemesinden korkmuştu.

Gurur'un uyandığı haberi gelince Ayşe herkesten önce tedirgin bir şekilde  ilerleyerek  Önden önden Gurur'un olduğu odaya girerek yatakta toplanmış şekilde oturuyordu.

Ayşe Gurur'a doğru yaklaşarak "Daha iyi misin? tatlım."dedi.

Gurur Ayse'nin tuttuğu kolu kendine doğru çekerek Ege'de olan gözlerini Ayşe'ye çevirerek  başını olumlu anlamda salladı. Ayağa kalkan Gurur'un yanına yaklaşan Ege, sakin kalmaya çalışarak Gurur'un ne yapacağını bekledi.Zira onu ürkütmek istediği son şeydi!

Ayse "toplanmaşsın ama bira daha kalsan daha iyi olur, ne dersin?" diyerek Gurur'a baktı.

Gurur oturduğu yerden kalkarak Ege'nin kolundan tutarak ona sokuldu.  Gurur'un hareketi ile ister istemez gülümseyen Ege, kolunu kaldırarak onu kendine doğru çekti. ve "Eve gitmek ister misin?" diye sordu.

Gurur ona minnettar gözlerle bakarken başını olumlu analmada salladı.

Ayşe sıkıntı ile nefes verirken Ege başı ile selam vererek odadan Gurur'u da alarak çıktı.

Sessiz bir şekilde olanları izleyen Mehmet," onu bir şekilde ikna etmeli ve yanımıza almalıyız , o adamla kalmasını istemiyorum ."dedi. kaşlarını varmış yumruklarını  sıkmıştı.

Ayşe "Gurur , ona aşık girmiyor musun? Nasıl ondan ayrılıp yanımıza gelmesini istersin?" diyerek önüne ellerini bağladı.

Mehmet ," aşık kaşık değil ! sadece kendini ona mecbur sanıyor. ama değil artık biz varız."

Ayse sinirle solurken"ne yapmayı düşünüyorsun ?" Dedi.

mehmet"işler iyice karışmadan , yani ona daha da mecbur kalmadan ona gerçeği söyleyip dedemlerin yanına götürmem gerek. Ege'nin bizi yakalaması iyi olmadı. Ne demeye Doktor Sinandan  yardim istersin, hadi istedin bunu Ege, ye duyurmaman gerekirdi." diyerek arkasını döndü ve sinirli şekilde yürümeye devam etti.

Ayşe " şaşırdın sen neler oluyor mehmet?"diyerek arkasından koştu.

Ege Gurur'u eve getirmiş oturma odasındaki koltuğa oturmasına yardım  etmişti. Gurur birşey yokmuş gibi davranmaya çalışarak Ege'ye  gülümsemeye çalışıyordu.  Ege ona söyleyip söylememe konusunda kendi ile savaş verirken En azından bugün söylememeye karar  verdi.Ama muhakkak söyleyecekti. Gururun koltuğa bıraktığı montu alarak  askıya aşmak için  yerinden kalktı.

Askıya bıraktığı mont yere düşünce cebinden bir kağıt düştü. Aldığı kağıtta refleks olarak göz gezdiren Ege bir adres okurken buldu kendinj ilk başta kendi evlerinin oturduğu adres sansa da  biraz inceleyip düşünce karşıdaki villaların olduğu  anladı. kâğıdı Alarak Gurur'un yanına gitti.

Gurur 'a uzattığı anda kağıdı giren Gurur ağlamaya başladı.  Ege yanına oturduğu Gurur'u kendine çekerek göğsüne bastırdı. "tamam sakin oluyor ama neler oluyor çok merak ediyorum. Yine rayından çıkmış gibi hissediyorum ve bu beni tedirgin ediyor ."dedi.

Gurur iyice sokularak Ege'nin beline kollarını  doladı. ağlayan kızın saçlarını okşayan Ege onu biraz geri çekerek gözlerine bakma ihtiyacı hissetti. Ona bakan iri koyu gözlere Gülerek "herşey yoluna girer yeterki bana anlat , unuttun mu ikimiz ve ne.olursa olsun ölüm ayıran kadar."dedi ve burnunun üstüne minik bu öpücük kondurdu.

Ege aslında çok sinirlenmişti.Gurur'un ondan birşeyler sakladığını düşünmek istemiyordu.Arkasından iş çevirdiğine ihtimal vermiyordu. Sakin kalmaya çalışarak Gurur'un ona anlatması için  bekleyecekti.

Gurur ona sarılıp minik göz yaşlarını iyice serbest bırakınca "bana yazmalısın Gurur, "dedi. Gurur başını olumlu anlamda sallayarak iyice Ege'ye sokuldu. 

Gurur uyandığından beri kendi kendine telkin veriyordu. 'Yekta yok! gitti o, senin Ege'den başka kimden yok, kimsede olmayacak. Ege, seni seven tek insan ve  seni hayatında isteyen tek insan' diye kendi kendini sakinleştiriyordu.  Ege , önüne kağıdı koyduğunda kendine saydığı yalanlar ateşten bir tokat gibi kalbini yakarken gerçeklerde yüzüne çarpılmış gibi olmuştu.  Ege ile neler düşündüğünü paylaşamsada  ona sığındığı hic bir zaman onu geri itmemişti.

ikisi de birbirine sarılınca ortamın verdiği sesszlik ve  yorgun bedenlerinin birbirini ısıtması ile  uykuya daldılar. Bir süre yattıkları yerde uyuya kalan ikiliden ilk uyanan Gurur oldu. 

Gurur Ege'nin uyuyan yüzüne uzun uzun bakarken ona olanları anlatmaya karar verdi. Ama önce kendine gelmeliydi. Ege'nin yanından hiç istemeye istemeye  kalkarak odadan aldığı pikeyi üzerine örttü.  yerde sürüklediği ayaklarını minik minik atarak duşa girdi. Kısa bir duş aldıktan sonra. üzerini giyerek ıslak saçlarını tepesinde topladı.

yatağın kenarında bulunan çekmeceye  daha önce koyduğu kağıtlardan birini alarak mutfağa doğru gitti.  Sıcak su için çaydanlığın altına koyduğu  suyu ısınması için yaktığı ocağın üstüne bırakıp mutfak masasına oturdu.   Masaya dayadığı  dirseklerinin arasına aldığı  beyaz kağıda  bir süre baktıktan sonra , kaynanayan suyu almak için ayağa kalktı. Hazır kahvelerden alıp bir kupaya boşaltarak  yanına aldı ve oturuken bir yudum aldı. Kokusu bile iyi hissetmesine sebep oluyordu. kokusunu içine çekerken gözlerini kapattı.

Annesinin onu babasının mezarına götürdüğü günden başlayarak , taksi ile  verdiği adrese gittiğinden bahsetti. Ama artık 24 yaşında olduğunu ve Ege'den başka kimseyi istemediğini yazdı. Yani ailesi ile tanışmak istemediğini  üstüne basa basa bir kaç defa yazdı.

Artık sadece Ege olsun istiyordu. Belki küçük bir bebekleri olurdu hayatlarında , Allah onlara böyle bir mucize verirdi belki.

Bunu yazmadı ama düşüncesi bile Gurur'un mutlu olmasına neden oluyordu.

Yazdığı mektubu  ikiye katladıktan sonra Fırının saatine bakarak şaşırdı. neredeyse Akşam olacaktı. Ve Ege hâlâ uyuyordu. Bir anda açlık hissedince Buz dolabina yönelip pişirebileceği malzemeler aramaya başladı.

eline geçen tavuk ve yufkayi çıkardı . tavuklu börek yapabilirdi. Çayda demlerse Ege'nin de seveceğini düşündü. ve sanki hiç bir şey yokmuş gibi yaşadığı hayatını yaşamaya yeniden başladı. Çözüm bulunamadığı şeylere ağlayıp sızlamak Gurur'a göre değildi. Birşey olmuyorsa bırakır ve yeni birşeyle ilgilenenmeye başlardı. Belki korkakcaydi ama hayat ona erken vazgeçmesi gerektiğini küçük yaşta öğretmişti.

Gurur mutfakta yemek için birşeyler yapmak için uğraşırken Ege burnuna gelen yemek konusu ile acıktığını hissederek uyandı. hafif doğrulduğunda  bedenindeki değişimi oda fark etmişti.

üzerindeki pikeyi kaldırarak  kendine baktı, üzerine giydiği pantolan alt kısmına dar geliyordu. Bu duygulara alışmaya  çalışan Ege , bunun ne zaman geçeceğini merak etmeye başladı.

DİLSİZ (bitti!)Where stories live. Discover now