keyifli okumalar 😍😘
yorum yapmayanlara küstüm..!
Ege , bana sarılıp uyuduğundan beri gözüme uyku girmiyordu kafamda dönüp duran sorular birbirine dolanıyor. Büyüyüp büyük bu kaya olup içine oturuyordu. Yerimde huzursuzca kıpırdanırken aklımdaki en büyük sorulardan biriyle mücadele etmek için yataktan çıktım.
Oteldeki görevlinden otelin adresinin yazılı olduğu bir kart alıp. Bana taksi çağırmasını yazarak rica ettim. Otelin önüne çıktığımda taksi çoktan gelmişti. Korkarak bindiğim takside yaşlı bir amca görünce ister istemez derin bir nefes aldım. Elimde tuttuğum kağıdı adama uzattığımda minik yazıları okuyamayınca "okuyuver be kızım ben bu yaşta nasıl okuyacağım o minik yazıları, "dediğinde ona aval aval baktım. ne yapabilirdim ki !
Ona el kol ile konuşamadığımı anlatmak istedim. En sonun da pes edip " Sen ahraz mısın? " diye çıkıştı . başımı olumsuz anlamda sallarken "anladım konuşamıyorum dilsizsin!" derken büyük bir düğüm çözüldü boğazımdan . "Hay Allah !" diyerek cebinden çıkardığı gözlük ve telefonun ışığı ile kağıdı okumaya çalışırken;" benim oğlan hastalarınca mecburen ben çıktım. yoksa ne işim olacak bu yaşta bu saatte ." diye söyleniyordu .
En sonun da adresi okuyunca trafiğe karışmak için gaza basıp direksiyonu kırdı. "Ümit köye gideceğiz evladım değil mi? bak bir de sen oku da yalnış olmasın." derken ona verdiğim kağıdı tekrar bana uzattı.
kağıdı okuyup başımı olumlu anlamda salladım.
"Pekde güzelsin yavrum! ama her güzelin bir müdürü oluyor işte."derken yola bakıyordu.
"Evli misin?" derken dikiz aynasında göz göze geldik.
Elimi uzatıp parmağımdaki yüzükleri gösterdim. hafif gülerek "en azından kocan karı dırdırı dinlemiyordur. Akıllı adammış vesselam." derken kırmızı ışıkta durdu.
Üzüldüğümü farketmiş olacak ki;" kusura bakma hanım kızım bakma bu yaşlı adamın kusuruna senin kide bir çeşit mapusluk!"dedi.
Yaşlı amcadan duyduğum şey bir ok gibi saplandı dilime, kalbime, beynime Yekta beni bana mahkum etmişti beni ses çıkarıyorum diye o kadar çok dövmese belki şimdi bambaşka cümleler içimde tamamlanmadan göz yaşlarıma karıştı.
"Ağlama kızım be! yaptığın iş mi? şimdi bu ..."diyordu. Ağlıyordum.
Yaşlı amca "ağla be kızım kim bilir ne derdin var?" Dedi. bir süre ben ağlarken o arabayı kullanmaya devam etti. "herkesin derdi başka kızım. Bak sana bir hikaye anlatayım belki beni affedersin ha?" Dedi ve benden bir onay almadan anlatmaya başladı.
"Zamanın birinde adamın birisi büyük bir suç işlemiş ve mapusa düşmüş. Bakmış suçu büyük cezası çok. Karısına demiş ki:"hanım benim ne zaman çıkacağım belli değil en iyisi sen beni bekleme git kendine yeni bir yuva bul sana sahip çıkacak başında bir koca bul!" demiş. Adam vefakar ama kadında cefakar Kadında demiş ki:
" ben seni beklerim ne demek bir başkası ne demek başka bir adam. ölürüm daha iyi seni bekleyeceğim sen ne dersen de m zaman gelirsen gel."demiş.
adamda ağlayan kadını susturmak için;
" iyi o vakit sana aldığım kırmızı eşarbı hatırlıyor musun? demiş işte onu evin bahçesindeki ağaca bağla Eğer kısmet olur da sağ salim çıkar eve gelirsem o eşarp orada ise seni arar bulurum yok değilse anlarım ki sen mutlusun hiç görünmem sana sessizce giderim. "demiş ."O gün ayrılmışlar gel zaman git zaman adamın çıkacağı gün gelmiş adam hapisten çıkmış evine gelmiş . ama tam köşeyi dönüp evin önündeki ağaca bakacak ama bir türlü beni en vermiyor öyle heyecanlı öyle meraklı ki neyse bir cesaret ediyor bir anda dönüp bakıyor ki bir değil yüzlerce Eşarp!" dedi ve sağa doğru kafasını eğerek," işte geldik burası dedi. "
"yeterki umudun olsun sabrının anlamı olsun , yoksa sabır mecburiyettir övünülecek bir tarafı yoktur!"dedi.
"İnmeyecek misin?" dediğinde başımı olumsuz anlamda salladım.
Büyük bir villanın önünde durduk. Gece karanlığın da kimse yoktu evde. Bahçe ışıkları yanıyordu. Siyah taş duvarlar ile kaplı evin büyük siyah demir kapısı vardı. Demek Dedem burada yaşıyordu. içerde benim kanımdan babamın babası vardı . şimdi gidip kapıyı çalsam ne hissederlerdi.
Cesaret edemedim?
"İnmeyecek misin kızım ?" dedi.Taksici tekrar . elimdeki otelin adresini geri uzatıp amcaya verdim. "Hayda yine mi kart!"derken arabanın içinin ışığını yaktı bu sefer kağıdı okuyup "geri dönelim bakalım. Zaten bana da normal bir insan rastlamaz ki" diyerek arabayı çevirdi. o anda evin kapısının açıldığını gördüm. Bir kadın dışarı çıkıyordu. cama yapışıp öylece kaldım. "dur !" diye bir inleme döküldü dudaklarımdan elim boğazıma gitti gözümden bir damla yaş akarken tekrar denemek için kendimi kastım. dudaklarımı büzüp sessiz bir nefes aldım....
keyifli okumalar ...
bu hafta sonu bölüm gelmeye bilir ama belli değil bunu atıp sizi habersiz bırakmayayım dedim.
yorum yapıp beni yalnız bırakmayan herkese teşekkür ederim....
YOU ARE READING
DİLSİZ (bitti!)
General FictionHiçbir zaman tam bir aile olamadık biz her doğan çocuğun hakkıydı halbuki sıcak bir yuva, sevgi dolu bir anne ve yuvasına bekçi bir baba... O mutlu çekirdek aileyi hiç bir zaman olamadık.... Annem babama kaçarak evlenmiş sonra da askere gitmiş...