13. bölüm

25.1K 1.2K 52
                                    


Keyifli okumalar 💜💜

Yorum yapan eller dert görmesin.👌👌

Araba evin sokağına girdiğinde başımı yasladığım camdan çekip minnettar gözler ile Ege'ye baktım. Hayatın sunduğu bir armağandı bana Ege kaybetmeye korktuğum tek şeydi. O ne derse koşulsuz yapardım tıpkı şuan yaptığım gibi evin önüne geldiğimizde Ege'nin amcası ve Miraç'ın arabası gözüme ilk çarpan şey olmuştu. Biz arabadan indiğimizde Ela abla ve kocası da araba ile sokağa girdiler. Arabanın durması ile arabayı park edip hemen yanımıza geldiler. Bir telaş vardı herkesin yüzünde. Ege, elimi tutup başıyla onay aldı gözlerimden ve eve doğru ilerledik. Korkuyordum! Hemde deli gibi! Bu evden çıkışım bu evde ki her salisem dizlerimin titremesine gözlerimin bugulanmasına neden oluyordu ve gözlerimden yuvarlandı yaşlar damla damla aktı. Ela abla sırtıma avuç içiyle destek vermek için bir iki kez dokunup "geçecek! "Dedi. Ela ablanın konuşması ile dönüp bana bakan Ege "bu gün bu işkence bitecek söz veriyorum" dedi. Elimi daha da sıkarak.
Eve girdiğimizde nikah masası ve üzerindeki beyaz çiçekler dikkatimi çeken ilk şeydi. Ve bu evde ne kadar eğreti durduğu hiç yakışmadı o beyaz renk bu kasvetli eve. Yekta girdi görüş alanıma yanında Yavuz baba ve Miraç vardı. Cesur ve Mert annemin(!) yanında duruyordu. Beni farkeden Naz " ablaaaaa" diye bağırarak bacaklarıma sarıldı bir anlık afallamamın ardından eğilerek hemen kucağıma aldım.Etrafa gözlerimi gezdirdim komşular meraklı meraklı bize bakıyordu ama benim gözlerim hep Yekta keşişiyordu. Yekta'nın ve annemin öfkeli bakışları ne zaman göz göze gelsem beni buluyordu. Hatta Yekta hafif eğdiği başından gözlerini yukarı kaldırıp kaşlarını çatıyor burnundan soluyordu. İçeri cüppeli birinin girmesi ile Yavuz baba oturduğu yerden hafif doğrulup ayağa kalktı " hoş geldim hocam bizde seni bekliyorduk" dedi.
Hoca " selamin aleykum ey cemaat "dedi.
Erkekler "ve aleykum selam "dediler. Kadınlar biraz daha sessiz kabul etti selamı.
Yavuz baba önce resmi nikah kıyılsın dedi. Bir elini Yekta'dan hiç çekmiyordu. Yekta sinirden kaskatı kesilmiş. Rengi atmıştı ben korkudan Yekta 'dan gözümü alamıyordum. Her an bir şey olacak diye öyle çok korkuyordum ki nefes alamıyordum kalbim kulaklarımda atıyordu. Halbuki korkudan değil de heyecandan olmalıydı bu kalp çarpıntısı. Zordu, kırıcıydı ve acıtıyordu. Kanatmadan acıtmak benim kaderimin ana fikriydi.

Miraç ve Ela ablanın şahitlik ettiği nikahlar yıldırım nikahindan bile hızla kıyıldı. Gelen misafirlere tahminen Ege'lerin getirdiği pide ve tatlı ayran ikram edildi ve nikah memuru, misafirler ve imam da gidince herkes olacaklarin korkusu ile birbirine bakıyordu. Ege ayağa kalkmadan Miraç 'a kaşı ile bir şey işaret etti ve konuşmaya başladı " Hanım anne Yekta beye bir Çanta hazırla! "Bana yapacaklarını anlattigindan Yavuz baba da bildiğinden ikimiz hariç herkes şaşırmıştı. Yekta "o ne demek? "dedi. Oturduğu yerde doğrularak " artık karımın yanında seni iatemiyorum! Demek "

Yekta pis pis sırıtarak " bu ev benim evim gitmek isteyene - işaret parmağı ile tahta dış kapıyı gösterek- işte kapı " diyerek kapıyı gösterdi.

Ege'nin sinirlendiği ortadaydı " bir ay ev hazır olana kadar buradan daha iyi bir yer de olacaksın diyerek "hiddetle kalktı yerinden kolundan tutup dışarı çıkardı. Cesur "baba! "Diye hareketlenince Mert"Miraç abi anlattı ya! Sakin ol " dedi. Naz ağlamaya başladı. Cesur daha küçük olmasının verdiği öfke ve cahillik ile bana dönerek " Sen bizi rezil ediyorsun benim senin gibi ablam yok "dedi. Çattığı kaşları ile bana bakarak ağlamaya başladım Ela abla yanıma gelerek Cesur "ablanı ne hale getirmiş görmüyor musun?" Dedi.

Cesur "o bizim babamız döver de sever de kime ne " dedi. Ve hızla kapıya doğru yöneldi " ben babam ile gidiyorum ve seni düğün gününden sonra bu evde görmek istemiyorum" dedi. Peşinden hareketlenen Mert üzgün gözler ile bana baktı. Bıkkın bir nefes verip Naz'ı kucağına alarak dışarı çıktı. Yavuz baba "Hanım bacı konuşalım "dedi.
Annem "biraz geç olmadı mı abi "dedi imalı bir şekilde gözlerini devirerek " böyle olmasının sebebini den daha iyi bilirsin hanım kadın "dedi. Yavuz baba kızmıştı. Annem başını çevirdi tepkisiz bir şekilde bir anne bu kadar soğuk olmamalıydı.

DİLSİZ (bitti!)On viuen les histories. Descobreix ara