25. Bölüm-Savaş

5.2K 408 63
                                    


(Bölümü şarkıyla okumanızı öneririm. Eğer öyle okuyamıyorsanızda müziği veya melodiyi bölümü okuduktan sonra sonuna kadar dinlemenizi öneririm. Zaten müzikle beraber bölümün kısımları aklınızda canlanacaktır. İyi okumalar💙)

Alex bir sabaha daha kabuslarından sıçrayarak uyandı. Nefes nefese karşısındaki duvara baktı bir kaç saniye. Yataktan çıkıp odasının camlarını açtığında temiz hava içeriye doldu. Sıralanmış ağaçlar huzurla dolmasını sağladı. Camın önüne konan bir kuş camın önündeki ufak balkonun demirliklerine konduğunda Alex gülümseyerek elini kuşa uzattı.

Kuş cıvıldayarak Alex'in eline sürtündüğünde Alex kuşu sevmeye devam etti. Ancak o sırada birden başında bir sızı hissetti. Ani bir şekilde geri çekildiği için kuş irkilip kaçmıştı. Alex acıyla balkon demirliklerine tutundu.

Baş ağrısının önüne geçen şey kulaklarında yankılanan seslerdi. Ardı arkası kesilmeyen patlamalar. Bağırışan insan sesleri.

"Alex! Alex buraya gel kızım!"

"Anne!"

Ağlayan ufak bir kız.

"Anne korkuyorum!"

"Korkma kızım! Korkma! Baban yanımızda!"

Sesler farklılaşıyor. Ailesinin sesi. Morganlar. Morganları duyuyorum. Bir erkek sesi.

"Anlamıyorsun Liam! İkimizinde çocuğu var! Düşünsene Nastya' nın böyle bir şeye kurban gittiğini!"

"Ama bu kendini tehlikeye atmak olur Thane! Dışarısı Thomas'ın köpekleriyle dolu! Kim isyana katılır ki? Eğer çocuğunu düşünüyorsan bunu yapmazsın!"

Alex başını kaldırdı. Ve babasına baktı. O sırada babası ile göz göze geldi. Babası elleri belinde ve çaresiz bir şekilde ona bakıyordu.

"Buraya baştan gelmemeliydik. En başından Delta'ya girmemiz hataydı. Şimdi kızımın geleceğini düşündüğüm için bunu yapmak zorundayım!"

Bu sefer karşı çıkan kişi Bayan Morgan'dı.

"Thane. Buradaki insanlar çoğaldıkça bir kısmını dışarı atacaklar zaten. Ne kadar kişiyi barındırabilir bu duvar. Her türlü dışarı çıkacağız."

Buna annesi cevap verdi.

"Elisa. Thane haklı. Burada oturup öylece insanların ölüme gönderilmesini bekleyemeyiz."

Elisa sinirle arkasını dönüp güldü. Gözleri dolmuştu.

"Abla! Anlamıyorsun! 5 yaşında bir kızınız var sizin! Size bir şey olursa Alex ne yapacak? Biz varız evet ama bir ailesi olmadan mı büyüyecek kız! Lütfen şu saçmalıktan vazgeçin!"

Abla? Abla mı? Bayan Morgan annesine abla mı dedi?

Ortam bir süre sessiz kaldı.

Sonunda konuşan babası oldu.

"Her şey benim yüzümden. Slaughterer'ın istediği benim."

Annesi sinirle "Slaughterer'ın istediği şey saçmalık! Kendi bile bunun farkında değil!" dediğinde babası annesine baktı.

DELTAWhere stories live. Discover now