DELTA

1. Bölüm- Seçim

Her ay Omicronların seçildiği alana doğru Nastya ile birlikte yürüyorduk.

İlerledikçe etraf daha da kalabalıklaşmaya başladı.

Nastya bana bakıp "Sence başlayalı ne kadar olmuştur?" dedi.

Gözlerimi kısıp uzun cam boruların olduğu kısma çıkan merdivenlerdeki sıraya baktım. Oldukça az kişi kalmıştı.

Nastya'ya bakıp "Oldukça fazla." dedim.

Bununla birlikte Nastya yutkundu. Sonra derin bir nefes alıp "Korkuyorum." diye fısıldadı.

Gözlerimi önleri perdeyle kapalı uzun cam borulardan ayırmadan "Bende." dedim.

Sahip olduğumuz bu kordu o kadar da gereksiz değildi.

Çünkü bugün seçim günüydü.

Hayatlarımızın bir meçhule ilerleyip ilerlemeyeceğinin belirleneceği gün.

Bunun cevabı hemen ilerimizdeki perdelerin arkasında gizlenen büyük cam borulardaydı.

Bu boruların temsil ettiği kişilerse bizlerdik. Müstakbel Omicron adayları.

Omicron duvarların arasındaki kurulu hayatımızda isimlendirdiğimiz korumalardı.

Delta, yani yaşadığımız şehir, oldukça büyük ve geniş kalınlığa sahip duvarlarla çevrilidir. Duvarın dışı ise kansız dediğimiz canavarlarla doludur. Her türden, her güçten, her görünüşten...

Tabi bunlar bize anlatılanlar.

Ben bu duvarların içinde doğdum. Bu duvarlar ile büyüdüm. Bu yüzden dışarısı hakkında bildiğim şeyler anlatılanlara dayanıyor.

Ve biz bize anlatılanlarla yaşıyoruz. Ta ki vaktimiz gelene kadar.

Duvarların içine girilebilen veya çıkılabilen tek bir yer var. Geçit.

Geçit en üst düzey askerler ile korunan dev bir kapı. Neredeyse hiç açılmaz. Sadece omicronlar ve gelen erzak için açılır kapı. Ancak biz açıldığını görmeyiz. Kapılar açılacağı zaman içeri yapılacak herhangi bir saldırıyı önlemek için kapı açılmadan hemen önce herkes evlerine girer.

Böylelikle o kapının açılışına pek şahit olamazsınız.

Omicron'lara gelirsek...

Omicron'ların çıkışı her ay düzenli olarak ay ortasında yapılır.

Okullarda uzmanlaştıkları eğitimleri tamamlayan 18 yaşındaki gençler hangi ay doğdularsa o ay seçim listesine isimleri yazılır.

Bu isimler cam borulara yazılır ve bir sahne kurulur.

Seçim için toplanan halk eline verilen kağıtları istediği omicron adayının borusuna atar ve oyunu vermiş olur.

Böyle böyle tüm halk oyunu verdiğinde en çok dolan dört fanusun sahibi olan omicronlar açıklanır ve bu kişiler duvarların dışına gönderilir. Diğer gençler ise kurtulur, sıra diğer aydakilere geçer.

Bu omicronları 18 yaşındakilerden seçme sebepleride 18 yaşındakilerin temel dövüş ve kendi seçtikleri alanları tamamlayıp genç ve dinamik asker haline gelip dışarıda canavarlarla savaşarak duvarı koruyacak durumda olmaları.

En azından bize inandırılan bu.

Ve inanıp bu durumla eğlenen insanlarda karşımda duruyordu.

Bunu dillendirmesemde defalarca bunun saçmalık olduğunu haykırmak istiyordum.

Onca canavara karşı sadece dört gencin sadece kurban olduğunu anlamalarını istiyordum. Ancak sistemin köpeği haline gelen halk bunu geçmişte kazanılan bir zaferin kutlaması gibi görüyordu.