Serap Ayça, hayallerini gerçekleştirmek üzere, bu yepyeni dünyaya ayak basmıştı. Uzun beyaz bulutların ülkesine... Hayalinin ülkesi Yeni Zelanda'ya...
Büyük hayaller, büyük umutlarla gelmişti. Onu nelerin beklediğini bilmiyordu ama, daha adımı...
Herkes bu sahneden oldukça etlkilenmiş hatta çok duygulanmıştı. Zeynep bu birbirine yakışan çifte saygıyla baktıktan sonra gözlerini kendisinden ayırmadığını hissettiği Berto'ya çevirdi ve bakışları karşılaştı. Berto'nun ışıldayan ela gözleri Zeynep'in yeşillerini delip geçiyordu sanki, "Eğer istersen biz de böyle olabiliriz." demek istermiş gibiydi. İçlerinde garip garip duygusallığın en derinlerine dalarak bakan Arene ise yaşadığı dün geceyi o iri kaslı vücudu ve sert bakışlı o kehribar gözleri hatırlamıştı birden. Adam ve rüya sandığı anlar gözünün önüne gelince içi ürperdi ve silkelenerek kendine gelmeye çalıştı. "Ne oluyor yahu, durduk yere ne diye aklına getiriyorsun şimdi olmayacak rüyayı. Zaten bitti gitti herkes kendi yoluna ne diye düşündün şimdi bu adamı ayyyşş." Diyerek yanan içini soğuk limonata ile serinletme yoluna başvurdu. Limonata nefisti derin bir "ooohh" çekerek yudumunu boğazından aşağı yuvarladı. Kurabiyelere saldıran Berto ve Carlos ağızlarında eriyen bu nefis tatların ziyafetinde daha da bir keyife gelmişlerdi.
Serap Ayça Carlos'tan kendini her ne kadar ayırmak istemese de babasına ya da annesine bu kadar samimi şekilde yakalanmamak için ondan hemen uzaklaştı ve çaktırmadan Arene'ye doğru dönerek, "Söylesene Arene sen neler yaptın, görüşmeyeli yüksek lisansını da bitirmeye az kalmıştı ben oradayken, ardımdan daha çok kaldın mı Fransa'da?" diye sordu. Arene gülerek limonatasından bir yudum daha aldı ve "Senden sonra, ben de okul biter bitmez döndüm Atina'ya ve hemen ilk başvurumda Atina'nın en iyi otellerinden biri olan Hilton Athens'de işe alındım Otel baş yetkilisinin asistanlığını yapıyorum şu anda, amacım en yükseklere tırmanmak ama şimdilik yavaş yavaş ilerliyorum, ileride Otelin en yetkili sorumlusu ben olacağım sanırım ama buna biraz zaman var, yöneticilerle de aram iyi bana gerçekten saygı duyuyorlar, bakalım her hangi bir arıza olmazsa ben burada beklediğim terfileri sırasıyla alacağımı umuyorum. Şu an da patronumla baba kız gibiyiz, birlikte çok güzel idare ediyoruz koca oteli. Anlayacağın sevdiğim, mutlu olduğum bir işim var ve hayatımdan gerçekten memnunum işte. Ne diyeyim ki başka..." diyerek iç çekti Arene.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Serap Ayça durur mu hemen deşmeye çalıştı arkadaşını, "Tamam gönlünün işini bulmuşsun, peki kalbinin sahibini buldun mu , Fransa'da o güzelim aşk şarkılarını söyleten biri yok muydu? Ben seni hep birine aşık bu kız diye düşünüyordum sen o şarkıları söyledikçe..." dediği anda Arene yüzünü ekşitti birden. Serap Ayça bilmeden Arene'nin yarasına dokundum der gibi afalladı bir an. "Evet vardı doğru ya, beni aldatıp terk edene kadar vardı. Onu hiç affedemedim... Beni kendine o kadar alıştırmıştı ki, biz ayrılmaz bir bütünüz sanırdım. Neyse ben bunları artık konuşmak istemiyorum o sersemi de hatırlamak istemiyorum." diyerek silkelendi Arene ve devam etti konuşmasına. "Aşk mı, o da neymiş büyük bir yalan benim için, artık hiçbir erkeğe aşık olacağım seveceğim diye yaklaşmıyorum, onları uzak tutuyorum kendimden. Şeyy uzak tutuyordum şu kazayla olan dün geceye kadar..." der demez Serap Ayça atıldı hemen kulağına fısıldar gibi fısıl fısıl konuşmaya başladı. "Söylesene ne oldu sessiz anlat çok özelse duymasın erkekler... "diyerek kıkırdadı ve iyice sokuldu Arene'ye. Arene Serap Ayça'ya şöyle bir bakıp anlatıp anlatmamakta kararsız kalmıştı ama ağzından da kaçırmıştı bir kere, saklamasının bir anlamı yoktu. "Dün gece otelde tuhaf bir olay oldu aslında." Serap Ayça Arene'nin bir sır vereceğini anlayarak hemen onun yanına sol tarafına gidip kuruldu. Arene daha lafa başlamadan yüzüne allar basmış, birden yüzü yanmaya başlamıştı. "Söyle bakayım ne oldu, alev alev yanan yüzüne ve aşırı heyecanlandığına bakarsak ateşli bir şeyler olmuş galiba hıımm?" diyerek koluna asıldı Arene'nin. Carmita onların bu heyecanlı ve fısıltılı konuşmalarından anladı tabi önemli bir şey konuşulduğunu hemen merakla sokuldu yanlarına. Zeynep biraz çekingence olsa da o da yaklaştı kız kıza konuşmaya...
