52

52.2K 2.4K 866
                                    

MASAL

İnsan seli...
Kendimi akıntıya kapılmış bir kayık gibi hissediyordum. Az önceki yüzleşmeden dolayı, küreklerim akıntının içinde kaybolmuştu. Ne durabiliyor, ne geri dönebiliyordum. Sadece ileriye, daha ileriye doğru ilerliyordum ve bunun hızını belirleyen tek şey, ne zamandır orada olduğunu bilmediğim bir eldi.
''Bu taraftan...''
Bahar'ın parmaklarımızı kenetlediğini fark edemeyecek kadar vurgun yemiştim. Enes'i göreceğimi bilerek buraya gelmeme rağmen, nefesinin tenimi yalayıp geçmesi bildiğim her şeyi unutturacak güçteydi. Ne yaşarsak yaşayalım üzerimde böyle bir etki bırakması, ona olan aşkımın büyüklüğünden başka bir şey değildi.
''Yavaş!''
Kulağımın dibinde son harfin uzatılmasının verdiği his içimi kıpırdatırken başımı buna neden olan çocuğa doğru çevirdim. Çakmak bakışları, sadece sahneden süzülen loş bir ışık olmasına rağmen fazlasıyla belliydi. Gözleri benimkilerle buluştu. Bir anda sinirli ifadesi yumuşayıp, yüzü gevşek bir gülüşle kaplandı. Gözlerimi kısarak yüzünü daha net bir şekilde görmeye çalıştım. Daha önce bir yerde karşılaştığımızı hiç sanmıyordum. Hayatında ilk kez gördüğün birine karşı bu gülüşü sergileyecek cesarete sahip olmanın tek bir nedeni olabilirdi. Derin bir nefes aldım. Tam da düşündüğüm gibi; Alkol...
''Ufak tefek bir şeysin ama, ezdin geçtin be ayağımı güzellik.''
Midemin içinde kıpırdanan his yüzünden, yüzüm iğrenç bir tadı damağımdan uzaklaştırmak istermiş gibi buruştu. Bir kelime ancak bu kadar kusturucu bir telaffuzla söylenebilirdi. Tepki vermemek için mümkün olduğunca hareketsiz durmaya çalıştım. ''Bir öp de-'' derken beklemediğim bir anda geriye çekildim. Daha ne olduğunu anlamaya çalışırken dar alanda önüme geçen kişi, çocukla aramda etten bir duvar örülmesine neden oldu. Bana kıyasla daha iri yapısından dolayı görüş alanım sıfıra inmişti. Parmak uçlarıma kalkıp Bahar'ın omzunun üzerinden çocuğun yüzünü görmeye çalıştım. Ne konuştuklarını kalabalığın uğultusu ve hoparlörlerden gelen müzik sesinden tam çözemesem de iyi bir şey olmadığı ukala dümbeleği çocuğun yüzünden okunuyordu. Sanırım Asal'ın Bahar'ı görünce rahatlamasının nedenini şu anda daha iyi anlıyordum.
Bir süre daha bir şeyler söyleyen kızın bana aniden dönmesiyle ayaklarımın üzerine bastım. Bana hiddetle baktı.Gerilmiştim. O güzel gri gözlerindeki katıksız öfkenin parıltısı tüylerimi diken diken yaptı. Azarlar gibi ''Ne bekliyorsun acaba?'' dedi. Neyi kast ettiğini anlamaya çalışırken bir an bile beklemeden cevabı yapıştırdı. ''Babanın adamlarının gelip çocuğa haddini bildirmesini mi?'' Her kelimeyi tükürüyormuşçasına telaffuz etmişti. Onu bu kadar sinirlendirecek ne yapmıştım ki? Ne diyeceğimi bilemiyordum. O da bunu çok fazla umursamıyordu ki cevap vermemi beklemeden bileğimi kavradı ve az önce gittiğimiz yöne doğru daha sert bir şekilde beni çekiştirmeye başladı. Gerçekten de maganda kelimesini fazlasıyla hak ediyordu. Sanırım bundan sonra Asal'ın kararlarını sorgulamasam iyi olacaktı.
Önüme çıkan insanlara çarpmamak için usta dansözlere taş çıkaran kıvırma hareketleri yaparak yürürken, ezdiğim ayakları ve bunun sonucundaki iniltileri duymazdan gelmeye çalıştım. ''İşte geldik.'' Varış noktamıza geldiğimizde arkamızdaki homurtular katlanılmayacak seviyeye ulaşmıştı. Herkes, bizim varlığımızdan ve yer olmamasından şikayet ediyordu ama Bahar yine asi tavrını ortaya koyarak tüm söylenmeleri bertaraf etmişti. Kısa bir an Bahar yanımda olmasaydı ne yapacağımı düşündüm. Kalabalığın içine tek başıma dalmaya cesaretim vardı ama kesinlikle buraya gelemezdim. Bu zamana kadar tüm yollar bana çıkmıştı. Önüme gelen herkes el pençe divan modundaydı. Hiçbir zorlukla karşılaşmadan istediğime ulaşıyordum. Çünkü ben Demir Kara'nın kızıydım. Şu anda ise burada sadece Masal olarak bulunuyordum ve büyük ihtimalle tek başıma olsam ezdiğim birkaç ayak ve yediğim birkaç söz yüzünden olduğum yere çakılı kalırdım. Yırtıklığım sadece babamın desteğini arkamda hissettiğimde işime yarıyordu. Babam olmadan ben bir...
Aklım tüm hızıyla çalışmaya başladı. Zihnimde görüntüler canlanıyordu. Bir anda Enes'in yanımdan ayrılmadan önce kurduğu cümle pinpon topu şeklini aldı ve beynimin içinde sağa sola çarpmaya başladı.
''Sıradanlığını izlemek çok zevkli olacak.''
O yapmıştı. Listede adım yoksa, bu Enes'in suçuydu. Nasıl Hale'den şüphelenebilmiştim? Belli ki, arkadaşlarını devreye sokup adımı sildirmişti. Soluk alışverişlerim hızlandığını hissediyordum. Öfke yavaş yavaş bedenimi kaplayan bir sarmaşık gibiydi. Dişlerimi sıkıyor, onun verdiği acıyla dikkatimi dağıtmaya, sakinleşmek için bu acıya odaklanmaya çalışıyordum. ''Masal?'' Bahar'ı duymazdan gelerek etrafa bakınmaya başladım. Sıradanlığımı izlemeyi bu kadar istiyorsa yakınlarda bir yerde olmalıydı. ''Bir sorun mu var?'' Başımı belli belirsiz evet anlamında salladım. Gözlerim hala keyifli bir şekilde beni izlediğini düşündüğüm adamı bulmak için etrafı kolaçan ediyordu. ''Ne oldu?'' diye sorduğunda pes edip bakışlarımı merakla beni izleyen kıza çevirdim. O an beynimin içinde şimşekler çakmaya başladı. Enes'in hesaplayamadığı şey, benim yalnız olmayacağımdı. Ona istediğini vermeyecektim. Bu gece sıradan olmamak için elimden gelen her şeyi yapacaktım.
''Bu gece eğlencenin dibine vuralım.''
Bunu öylesine kararlı bir şekilde söylemiştim ki, Bahar'ın kısa bir an da olsa kaşları çatıldı. Ciddi olduğumu belli edercesine başımla onayladım. Bu sefer sorgulayıcı ifadesi şaşkınlıkla çarpıldı. Büyük ihtimal benden ona karşı böyle bir adım beklemiyordu. ''Çılgınlar gibi eğlenelim. Anlaştık mı?'' diye sorduğumda dudaklarının kenarı keyifle kıvrılan kız başını tamam anlamında salladı.
''Aksini düşünmek bize yakışmaz zaten. Anlaştık.''
* *

Sosyal medya hesapları:

Blogum:
http://yazar-cizer-tubutubu.blogspot.com.tr/

Kitabın blogu: http://veliahtlar.blogspot.com.tr/

Serinin blogu: http://karanlikaskserisi.blogspot.com.tr/

İnstagram kullanıcı adım: tubux2

Twitter kullanıcı adım: tuptubu

Snap kullanıcı adım: tubux2

Facebook kullanıcı adım: Tuğçe Aksal

Facebook grup: Wattpad / Tubutubu Hikayeleri

Facebook sayfa: Karanlık aşk - wattpad -

Facebook Yazar Sayfası: Tuğçe aksal - tubutubu


Haberler için takip etmeyi unutmayın!

VELİAHTLAR 1Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin