HAYATIN SİMASI

11. İkinci Yüz

O zaman ne diyoruz , İtalyan mafya varsa bizde varız jfjdlsşq

Keyifli okumalar dilerim...

□□□

Sizce o filmlerdeki İtalyan mafyalar gerçkmidir? Ama işte nereden bilebilirdim ki onların gerçekten gerçek olduğunu...

Metenin dedikleri karşısında sanki zaman durmuş gibi bakışıyorduk. Ama şaşkınlıktan değil , Metenin tüm ciddiyetiyle söylediklerine bakakalmıştım.

İçimden gelen kahkaha isteğini daha fazla tutamadan dışarı salmıştım. Asıl kahkahamın büyümesine sebep olan şey Metenin yüz ifadesi olmuştu.

"İnsanı pişman ettirdin Sima." Bu çocuk bu kadar tatlımıydı ya sonunda kahkahamı durdurmayı başarmıştım. "Yorucu bir günün ardından güzel şakaydı Mete. Doğrusu ben baya eğlendim." İkimiz de otel odasına geri dönmüştük ve odaya yemek siparişi vermiştik. "Şuan şaka yapıyor gibi mi görünüyorum?" Hayır öyle görünmüyordu , surat ifadesi çok ciddiydi. "Hayır öyle görünmüyorsun asıl huysuz dedeler gibi görünüyorsun." Ben tekrar kahkaha atmaya başlayınca Mete ayağa kalktı ve kapıya doğru yöneldi. "Tamam dur dur bak bende durdum." Mete oturduğu yere geri dönüp oturmuştu. "Hiçbir şey demedim say."

İki yüzlü , katil , uyuşturucu kaçakçılığı yapan mafyaları görmüştüm tabi filmlerde. Ve öyle şeylerin sadece filmlerde yaşandığına inanan biriydim. "Hayır öyle yapmayacağım. Neden durup dururken adama mafya dedin ki?" Artık nedense içimden gülme isteği gelmiyordu. Çünkü Metenin ifadesi şuan hiç olmadığı kadar ciddiydi. "Sima lütfen kurcalama ve yarın Livio ile konuşacağım bu işi yapmayacaksın." Tamam şu ana kadar bana çok çok yardımcı olmuştu hemde her konuda ama benim istediklerimi kendisi kontrol edemezdi. "Hayır Mete sana her şey için çok minnettarım ama bu işi istiyorum ve yarın o işe gideceğim." Ortam şuan çok gergindi. "Bir önceki asistanın neden işten ayrıldığını merak etmiyormusun Sima?" Hayır bunu hiç merak etmemiştim ta ki şuana kadar. "Sen sormadan ben anlatayım Sima. O kadın da senin gibi çok genç ve kendisi Fas'lıydı. Kadın bir gün o pisliğin ikinci yüzünü görmüş ve oracıkta kadını esir alıp tehdit etmiş. Kadın artık ne olduysa bir gün içinde ülkesine geri döndü." Ne düşünmem gerektiğini bilmiyordum. Eğer tüm bunlar gerçek ise neden onu tutuklamıyorlardı ki.

"İkinci yüzünü derken?"

"Ah Sima neden anlamamaya yemin etmiş gibi davranıyorsun. Adam mafya işte adam mafya ve ikiyüzlü şerefsizin teki." Bu çocuğu hiç bu kadar sinirli görmemiştim.

"Mete ciddi misin?" İlk defa bana öyle kötü bakmıştı ki bu bakışı asla unutmayabilirdim. "Diyeceklerim bu kadar Sima. En doğru kararı vermek sana kalmış." Bunları söyledi ve yemeğin gelmesini beklemeden çıkıp gitmişti.

Bende öylece kalakalmıştım. Eğer Livio gerçekten bir mafya ise cezasını çekmeliydi. Tabi onun daha ne tür bir mafya olduğunu bilmiyordum. Durum bu ise o işe tabiki de girecektim. Suçluların cezasını çektiği bir dünya istiyordum herkes gibi. Bunun için çabalayacaktım. Ama bunu tek başıma da yapamazdım. Metenin yardımına ihtiyacım vardı. Onu ne yaparsam yapıp ikna edecektim ve bu finalini bilmediğim bu oyuna kalkışacaktım.

(Çünkü hayat çok sıkıcı biraz eğlence lazım ckmxlslwl)

Hastanede vücudumu ilaçtan temizlemek için işlemler yapılmıştı ama yinede bir duşu eksik etmemiştim. Mete akşama kadar ne aramıştı ne bir mesaj atmıştı. Yemeğimi tek başıma yemiş günün yorgunluğu ile erkenden yatağa girmiştim.