Üvey Babam - GAY

33

Anamm biz 164 kişi olmuşuz ya...

Bayadır yoktum özür dilerim 💖

"Dudağımı da öp."

Sızlanmam üzerine Hakan yavaşça üstüme eğildi ve yumuşak dudaklarını benim kuru dudaklarıma bastırdı. Teması ile gözlerimi kapadım. Uyandığımızdan beri yüzüme öpücükler konduruyordu.

"İyice bebek oldun sen. Benim bebeğim."

Kendi söylediği şey ile afalladı. Aynı şekilde dudakları da benden ayrılmıştı. Kaşlarımı çatarak ona baktım. Sertleşmiş miydi o?

"Hakan?" dedim gülerek.

"Cidden buna mı sertleştin." Gülmem artıyordu.

Derince yutkunduktan sonra benim gibi alt tarafına bakıp gülümsedi. Ardından bakışları bana döndü.

"Ege."

"Hım."

"Bir kere babacığım der misin?"

Dehşete düşmüş gibi baktım ona. Ama o çok ciddiydi.

"Saçmalama Hakan düşüncesi bile kötü."

Omuzları istemsizce çöktü. "Ama neden?"

"Hakan saçmalama aşkım. Hadi öpmeye devam et."

Omuzları düşerken istemsiz güldüm. Bana tersce bakıp tekrar öpmeye döndü.

Yaşadığım kriz benzeri şeyin üstünden üç gün geçmişti. Bu sürede Hakan'ın arkadaşında olan evinde kalmıştık. Hakan'ın arkadaşı da Mardin'e gittiği için başbaşaydık. Üç gündür pek bir sıkıntı yoktu.

Şermin'i sorduğumda Hakan bana gayet iyi olduğunu söylemişti. Ama yine de içimde ki o pişmanlık hala dinmiyordu.

Hakan tekrar dudağımı öperken kapının sesi ile durdu.

"Birini mi bekliyordun?" diye sordum merakla. Kafasını olumsuz anlamda salladı.

"Bekle yavrum ben bakayım."

Ben yatakta uzanırken ayağa kalktı. Şermin olma ihtimali ile bende peşinden ayaklandım. Ve arkasından kapıya ilerledim.

Bana bir kez bakıp yavaşça kapıyı araladı. Açılan kapıda ki tanıdık yüz ile istemsiz gerildim. Onun burada ne işi vardı. Kesin yanlış anlayacaktı. Gerçi anladığı yanlış doğruydu ama neyse.

"Naber kuzen?"

Serkan'ın gülümseyerek dediği şey ile afallamam geçti. Onun gibi gülümsemeye çalıştım.

"İ-iyiyim." (İlk defa kekelettim çaktırmayın)

"İçeri almayacak mısınız?"

Hakan'a bakmam ile boğazını temizledi. Rahatsız olmuştu.

"Buyur." dedi sert sesi ile .

Serkan daha da gülümsedi ve içeriye geçti. Sanki buraya defalarca gelmiş gibi hareket ediyordu.

Bir dakika. O burayı nereden biliyordu ki?

Koltuğa çoktan oturmuş Serkan'ın karşısına Hakan'la birlikte geçtik. Daha da yanlış anlamasın diye aramıza mesafe bırakmıştım. Hakan'a döndüğümde bu duruma kızmış gibiydi.

Gergin ortamı dağıtmak için boğazımı temizledim ve söze girdim.

"Serkan sen adresi nereden buldun?"

Gülümsemeye devam eden çocuğun sorduğum soruyla anlık gülüşü silinsede tekrar genişledi.

"Şermin söyledi."