İyi okumalar 🤍
Bugün pazartesiydi. Yani okul vardı. Artık sadece bitmesi için okuduğum lise bir türlü bitmiyordu. Okulu sevmiyordum ama derslerim gayet başarılıydı. Yani bu dönemi saymazsak. Ders çalışmaktan nefret ederdim. Ama babama söz vermiştim. İki yıllıkta olsa bir üniversite kazanmalıydım.
Bu dönem kendimi iyice salmış içmeye vermiştim. Üstüne kız olayları falan iyice okulu unutmuştum. Tekrar ders çalışmaya başlamalıydım. Neyse ki temelim vardı. Biraz kendimi derse verdiğimde herşeyi halledebilirdim.
Benim lisem diğerlerine göre yarım saat geç başlıyordu. Ve bu her zaman daha fazla uyku anlamına gelirdi. Ama ben yinede erken kalkmaya gayret gösterirdim.
Çalan alarm sesiyle gözlerimi araladım. Dün eve geç gelmiştim. Tek sebebi Şermin ve o adamı görmemekti. Elimden geldiğince uzaklaşacaktım. Zaten dünkü konuşmadan dolayı sinirlerim aşırı bozulmuştu. Beyfendi kendisine abi dememi istiyordu. Bunun asla gerçekleşmeyeceğini tahmin edemiyordu sanırım. Ayrıca oldukça ciddiydi. Bu dahada tuhaftı.
Böyle birinden çok birşey beklemiyordum. Ama en azından biraz empati yapabilirdi. Kendisi benim yerimde olsaydı bu duruma nasıl tepki verirdi. Bunu düşünüp ukala tavırlarına son vermesini beklerdim.
Herkes sakin olmamı söylüyordu. Çünkü kimse böyle bir durumun içinde değildi. Ben daha babamın ölümünü bile atlatamamıştım. Sözde annem olan kadın eve benden altı yaş büyük birini kocası olarak getiriyordu.
Ben hayatım boyunca bu tür bir olayı sadece Esra Erol'da da görmüştüm.
Odamdan çıkıp direk mutfağa yöneldim. Kurt gibi acıkmıştım. Mutfak kapısı açıktı ve içerde karşılıklı oturan Şermin ve Hakan gözüme çarptı. Çok samimiyetsiz görünüyorlardı.
Ben mutfağa girdikten sonra Şermin bakışlarını bana çevirdi.
Tepkisiz bir şekilde "Günaydın." dedi.
Muhattap dâhi olmak istemiyordum ama elin adamının yanında göt gibi kalmasını da istemezdim.
"Günaydın."
Şermin cevap vereceğimi düşünmüyordu ki afalladı. Ama pek umursamıyordum.
Yanındaki adam ise kafasını hiç kaldırmadan kahvaltısını yapıyordu. Onu böyle görünce aklıma dünkü sözlerim geldi.
'Seve seve değilse sike sike aslanım'
Masaya otururken tavrının bununla ilgili olabileceğini düşündüm. Ama bu normal bir sözdü ve herkes birbirine kullanırdı.
Çok uzun sürmeden düşünmeyi bitirdim. Açtım ve onun tavrı ile ilgilenemezdim. Kahvaltıya abanmış şekilde yemeye başladım. Bi ara fazla abartınca boğzıma kaçtı öksürdüm. Bu hareketimle sabahtan beri kafasını kaldırmayan adam gözlerime baktı. Ama bi duygulu bakıyordu yada ben kafayı yemiştim.
Öksürüğüm geçmeyince önünde içilmemiş olan suyu bana uzattı ve al dercesine kafasıyla gösterdi. Onun verdiği suyu içmeyecektim. Bunun yerine kalktım ve çeşmeden kendime su kattım.
Kahvaltımız yapmaya devam ederken Şermin ayaklandı.
"Bugün çok önemli bir duruşma var yetişmem gerekiyor size afiyet olsun."
Ortaya konuştuktan sonra ayağa kalktı ve dış kapıya ilerledi. O çıktıktan sonra ben ve Hakan mutfakta tek kaldık. Ortam yeterince gericiydi. Şermin'le bile o kadar şey yaşamışken bu kadar gerilmiyordum. O yüzden hemen çıkıp okula gitmek için hızlı hızlı yemeye başladım.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Üvey Babam - GAY
FanfictionEge annesinin yeni eşi olarak eve gelen adamın hayatını mahvetmek isterken aynı adamın herşeyi olacağını düşünmemişti. ekleme:ön yargılı olmayın, etik dışı bir şey yoktur. -rhyme-