Üvey Babam - GAY

14

(Serkan)

Bir haftadır ne kuzenime gidiyor nede sosyalleşiyordum. Son olanlardan sonra kendime kiraladığım küçük evden çıkasım gelmiyordu. Ege'nin bir hafta önceki bize gel mesajına bile hala cevap vermemiştim. Sürekli aramıştı. Ona dargın değildim. Hatta mahcup hissetmiştim.

Midem de sürekli kasılmalar oluyordu. Bunun nedeni ise rüyamda gördüğüm ibneydi.

Biliyordum kendimi kandırmak için ona her seferinde ibne diyordum. Ama ondan bir farkım yoktu. Ve bu onun suçuydu. Rüyalarıma girmiş beni ıslak olarak uyandırmıştı.

Kendime bile anlatmaya utanıyordum. O sabah kendimi çok rezil hissetmiştim. Rüyamda sevişiyorduk. O ilk başta istemiyordu. Onu zorla öpüyordum. Sonra da geri çekiliyordum. Ama sonra kolumdan tutup o beni öpüyordu. Ve sonra. İşte o malum şey oluyordu.

Böyle anlatınca bile alt taraflarımda bir hareket oluyordu. Kendimi kesmek istiyordum. Bir erkeği canım çekiyordu. Kafayı yicektim.

Bu rüyayı bir kere görmüş diğerlerinde sadece öpüşmüştük. Ama iki gündür onu görmüyordum. Kahretsin ki kendimi rüyayı tekrar görmek için sabah uykuya dalmaya çalışırken bulmuştum.

Belkide utandığım için insanların suratına bakmaktan kaçınıyordum.

Daha önce çok kız arkadaşım olmuştu. Bir kaçının isteği ile birlikte bile olmuştuk. Bazılarını da benim canım çekmişti. Onlara söylemesem de onları hiç rüyamda görmemiştim.

Bünyem hiç iyi değildi. Duvara bakmaktan kafayı yicektim. Belki Ege'yi aramalıydım. Evet evet kesinlikle Ege'yi aramalıydım.

Telefonumu çıkarttım ve Ege'nin adının yanında arama tuşuna tıkladım. Bugün pazardı. İşi yoktu. Açması lazımdı.

Bir kaç çalışa açtı.

"Alo." Sesi kötü geliyordu.

"Oğlum iyi misin? Bu sesin ne böyle?"  Derin bir nefes aldı. "Yok bişey hastayım biraz" dedi.

Ama yalan söylüyordu. Onu biliyordum.

"Dışarı çıkalım diyecektim ama bu halde imkansız galiba." 

"Kusura bakma çok halsizim başka zaman olur mu?" 

Sesi gittikçe alçalıyordu. Ağlayacak gibiydi.

"Tamam önemli değil. Çok kötüysen geleyim mi?"

"Yok ben bakarım başımın çaresine." dedi. Ve bir kaç birşey mırıldanıp kapattı.

Allah Allah ne olmuştu bu çocuğa? Çökmüş gibiydi. İnşallah bana öyle geliyordur diye geçirdim içimden.

Yapacak bir şey yoktu. Yine tek kalmıştım. En iyisi yanlızlıktı zaten. Aklıma gelen fikir ile ayağa kalktım. Bara gidecektim. Hemde o ibneyi ilk defa gördüğüm bara. Belki orada takılıyordur diye geçirdim içimden.

Hemen hazırlanmaya başladım. İçime ince bir boğazlı kazak, altıma bol siyah bir paltolon giydim. En etkileyici olduğunu düşündüğüm parfümü sıktıktan sonra üstüme siyah deri ceketimi aldım. Saçıma şekil verip kendimi aynada süzdüm.

Çok yakışıklıydım anasını satayım. Ben olsam bende kendimden etkilenirdim.

Zaman kaybetmeden evden çıktım ve arabama atladım. Doğruca bara sürdüm. Umarım ordaydı. Neden bilmiyorum ama onu görmek istiyordum. Kendime kızsamda. Bir haftadır bunu bekliyordum. Nolur orda olsun diye geçirdim içimden.

Yollarda fazla trafik olmamasından dolayı bara hemen varmıştım. Ergen gibi heyecan yapıyordum. Arabadan indikten sonra hızlı adımlarla içeri yürüdüm. Girdikten sonra gözlerimle onu aradım. Sabah olmasına rağmen karanlık ve kalabalıktı.