3

43.8K 1.7K 1.2K
                                    

Şermin gibi yaşlı bir kadınla evlenen adamın sıska, çirkin birşey olmasını beklemiştim. Şu zargana olanlardan. Ama karşıma resmen bir yaoi karakteri çıkmıştı.

Yaoi denen şeyi nerden bildiğimi sormayın. Selim'in zoruyla birkaç
yaoi okumuştum ve adam ciddi anlamda yaoiden fırlamış gibiydi. Kesin baklavaları bile vardı. Böyle bir adam nasıl olurda benim kart anneme bakmıştı.

Tüm kapılar bir söze çıkıyordu. Eyy para sen nelere kadirsin.

Hemen gözlerimi adamdan çekip yere eğdim. Düşmanın o senin kendine gel. Belkide Şermin bu adamla aldattı babanı. Mesajdaki buda olabilirdi.

Sonuçta o kargaşada mesajlaştığı kişinin kim olduğuna dikkat edememiştim.

Gözlerimi çekmiştim çekmesine ama bendeki gözler çekilmemişti. Hala beni süzüyorlardı, hissediyordum. Madem o utanmadan izliyordu bende karşılık veririmdim o zaman. Kısasa kısas.

Kafamı kaldırıp baktığımda bu sefer gözlerini net gördüm. Hafif yeşile çalan bir ton vardı. Yalan yok tonu bile güzeldi. Ama içi bok gibiydi. Hissediyordum bu adam tam bir pislikti. Annesi yaşındaki kadınla evlenmişti sonuçta.

Bu sefer gözlerimi çekmeden kusacakmışım gibi baktım ona. O kadar çok iğreniyordum ki. Gerçekten kusabilirdim. Ve inanın ona baktığımda aklıma babam geliyordu. Ve daha çok yüzüm buruşuyordu.

Aradaki yüksek tansiyonu Şermin farketti ve küçük bir öksürük bıraktı. Bu uyarıydı. Ve banaydı. O öksürükle yüz ifademden dolayı şaşkın olan adam bakışlarını Şermin'e çevirdi ve ona doğru yürüdü.

Bu nasıl bir kibirdi böyle. Hem benim evime gelmişti hemde bana olan bakışları sanki ben onun alanına izinsiz girmişim gibiydi.

Şimdiden bile midemde kusacakmışım gibi bir his oluştu. Ben bu adamla asla yaşayamazdım. Gidecekti. Gitmesi gerekiyordu.

Arkama döndüğümde yemek masasına oturmuş telefondan yemek seçiyorlardı. Onlara baktığımı fark eden Şermin bakışlarını bana çevirdi.

"Ege biraz konuşalım mı?"

Sonunda bir anne olduğunu ve benim de bu evde yaşadığımı fark etmişti. Kafamı onaylamak için salladım ve küçük misafir odasına doğru yürüdüm. Şermin de arkamdan gelip kapıyı kapattı.

Ne diyeceğini bilemiyor gibiydi. Bu yüzden kısık bir nefes verdi ve konuşmaya başladı.

"Şuan ne kadar rahatsız olduğunun farkındayım. Ama senden zaman istiyorum. Emin ol herşey zamanla düzelicek. Hatta sen ve Hakan iyi bile anlaşabilirsiniz. Sadece biraz sakin davranmanı istiyorum."

Uzun zaman sonra ilk defa bu kadar uzun konuşmuştu benimle. Ama şuan bunu umursamıyordum. Çünkü dediklerini idrak etmeye çalışıyordum. O bana o adamın huzuru için rahat durmamı mı söylüyordu?

"Sen ne zamanından bahsediyorsun, adamla evlendin farkında mısın? Hemde bana sormadan. Bende bu evde yaşıyorum. Burası babamın evi ve sen bu eve o adamı getirdin. Şimdi benden nazik olmamı istiyorsun."

O kadar hızlı konuştum ki bi an nefes alamadım. Biraz bekledikten sonra devam ettim.

"Onun kalbi kırılmasın diye uğraşıyorsun fakat farkındamısın bilmiyorum ama benim kalbim artık acı bile çekemiyor. O burda rahat etsin diye beni uyarıyorsun hemde ben bu evde her gün daha da boğulurken. Benim rahatımı hiç düşündünmü? Peki hiç gece babamın kabusları yüzünden uyuyamadığımı düşündün mü? Hiç gece gelip bana sarıldın mı anne? Hiç bu evde yaşayan beni fark ettinmi? "

Üvey Babam - GAYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin