Trophy of Hogwarts

193 25 7
                                    

Ash, süpürgesini alırken taş gibi bir yüzle, kaskatı kesilmiş gibi çadıra bakıyordu. Takım arkadaşlarının hızla toparlanması gerekiyordu, özellikle de Harry'in. "Pekala, hızlı olun. Tüm saha bizi bekliyor."

Onun kayıtsız süsü vermeye çalıştığı sesinden tüm çadır her şeyin daha kötü olacağını anlamışlardı. Çadıra girmiş arkadaşları hızla çıkıp koşarak tribünlerin yanlarına dönmeye çalışırken Ash süpürgesini yere vurdu. "Çıkıyorum."

Çadırdaki soyunma odasından çıkıp sahanın parlak güneşine adım attıklarında, dopdolu tribünlerde oturanların sesiyle yankılandılar. Arkasından takım arkadaşları çıktığında hızla yürümeye başladı. Harry'i yanında görmek bir kenara dursun, onunla aynı havayı solumak istediğinden bile emin değildi.

İki takımın kaptanı el sıkışıp tekrar takımlarına döndüklerinde hepsi yavaşça süpürgelerine binmişlerdi. Hızla ayaklarını vurup yükseldiklerinde oyun başladı ve Quaffle'ı ilk Hogwarts takımına doğru attılar. Ash ötekilerin ters yönüne, sahanın öbür ucuna gitti. Ron'da karşı kaleye doğru geriledi. Cedric Quaffle'ı kaldırıp sertçe Fred'e attı, o George'a, o Graham Montegue'e geçirdi. Montegue Harry'e attı ve Harry topu düşürdü.

Durmstrang yanlıları çığlık çığlığa uluyarak kıkırdadıklarında ve rakip takımdan biri topu aldığında sunucu tökezlercesine konuştu. "Merlin, beyaz pelerinliler bugün formda değiller galiba. Yoksa eski şampiyon bu sene de mi tahtından kalkmayacak? Hogwarts'ın hızla eski haline geri dönmesi gerek yoksa zulüm çekecekler gibi görünüyor, ne dersiniz?"

Ash yavaşça tribünlere baktı, herkes onlara bakıyordu. Bay ve Bayan Weasley, Potter'lar, Sirius, Micasso ve Malfoy'lar, Bay Lovegood, Bay ve Bayan Longbottom, Profesörleri, Dumbledore, Hogwarts'tan buraya onları izlemeye gelen okul arkadaşları ve Remus. Hepsini hayal kırıklığına uğratma fikri hiç cazip gelmemişti. Bu gerginlikle titreyen ellerini boş verip yükseldi ve rakip takımın toplaştığı yere doğru uçtu. Ron kaskatı suratıyla gelebilecek topu izliyordu, eski özgüveninden eser kalmamıştı.

O sırada bir şey oldu, Ron kendisinin bile beklemediği bir çeviklikle ona doğru gelen Quaffle'a hızla vurmuş, top Jeremy Stretton'un resmen kucağına düşmüştü. Stretton hızla topa hakimiyetini yakalayıp karşı takıma doğru ilerlemiş ve ortadaki kaleyi boş bırakan tutucuya alayla gülümseyip topu paslamıştı. Ve işte, ilk gol onlardan gelmiş, tüm saha inlemeye başlamıştı. Stretton hızla kendi kalesine dönüp Ron'la el çakıştı ve beklemeye başladılar.

Quaffle'ı tekrar havaya attıklarında bu sefer avantaj karşı takımdaydı. Adrian topu onlardan alabilmek için yakın uçuyor, kaleye yaklaşmalarını engellemeye çalışıyordu. Aralarına daldığında o kocaman adamlardan topu bir şekilde kaçırmayı başarmış, süpürgesiyle topu paslamıştı. Ona öfkeyle bakan birkaç kişinin arasından sıyrılıp topun peşinden uçtu. George'e doğru gidiyor olduğundan rahatlamıştı.

George topu Ron'a pasladı, o, topu beklemeyen Ash'e doğru geri pas attı ama Ash topu parmaklarının ucuyla yakaladı ve hemen Graham Montegue'e doğru attı. Montegue hızla topa vurup kaleciyi hedef alsa da birkaç santimle kaçırmıştı. "Ah! Hadi ama!" Ash sinirle süpürgesine vurup biraz alçaldı. Tekrar oyun yüksekliğine döndüğünde top tekrar atıldı. Bu sefer kaçırmak istemiyordu.

Üçüncü atışta topa sahip olan Ginny'di, tribüne yakın olan Ash, Bayan Weasley'in gurur dolu nidalarını duyuyordu. Yavaşça gülümseyip topu takip etmek için yaklaştı. Ginny topu hızla kaleye yaklaşan Cedric'e doğru pasladı. Buna hazırlıklı olan Cedric'te topu hızla yanındaki Fred'e doğru attı ve tekrar, ikinci gol. Tüm saha yine yankılanırken Durmstrang oyuncularından biri yanından geçen Bludger'e saldırmış gibi vurdu ve kendi takım arkadaşını yaraladı.

La Douleur Exquise | Harry Potter FanfictionHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin