Rehearsal

503 49 108
                                    

"Aman tanrım! Bacaklarım!" Genç kız duvara tutunarak yavaşça oturdu ve sopasını kenara bırakıp yaslandı. "Canım yanıyor."

"Midem bulanıyor." Harry'de Ash'ın yanına çöküp bacaklarını kendine çekti. "Bir şeyler yememiz lazım."

"Şuan yemeği bile düşünemiyorum Harry."

"Diğerleri nerde?"

"Ron bizi beklemeden yemek yemeye gitti, Ginny duş alacaktı en son, Draco'da kendi takımıyla çalışmaya gitti." Harry Ash'a dönüp acıyla yüzünü buruşturdu. "Yalnız mı kaldık?"

"Merak etme yemem seni. Ne öyle suratını falan buruşturuyosun?"

"Gerizekalı, midem bulanıyor diyorum. Kalk yemek yiyelim." Harry ayağa kalkıp elini uzattı Ash'a doğru. Sağ eliyle Harry'in elini tutup sol eliyle de destek alıp ayağa kalktı ve üstünü silkeledi genç kız. "Ne yiyeceğiz?"

"Bilmem, buluruz." Sopalarını duvara bıraktılar ve odadan çıktılar. "Hermione hazırlamaz mı acaba?"

"Sabah yememiz gerektiğini söyledi. Elli saat azarlar sözünü dinlemedik diye."

"Ginny?"

"Lanet atacağına eminim. Şuan bişey istememeliyiz, yüksek ihtimal gidip yatacak o."

"Yani şuan birbirimize muhtacız." Harry kıkırdayıp midesini ovuşturdu. "Bana bakmak zorundasın Esty."

Genç kız şok olmuş gibi yerinde dikili kalmıştı. Harry bana Esty mi dedi? Gülümseyerek heyecanla yanına gitti genç çocuğun ve gözlerine baktı.

"Sende bana bakmak zorundasın Jeyjey." İkisi de kıkırdayarak önlerine döndüler. "Birbirimize bu lakaplarla seslenmeyeli çok olmuş. Özlemişim."

"Ben de." Genç çocuk saçlarını karıştırıp boş koridorda yürümeye başladı.

"Harry."

"Söyle."

"Biz neden küstük?" Genç çocuk korkuyla yerinde kaldı. Suratındaki gülümseme yerini korku ve üzüntüye bırakırken arkasına döndü ve birkaç adım attı. Bu soruyu bekliyordu. "Beni yargılamak yerine kendine bak Ash."

"Yeterince sorguladım kendimi Harry. Bulamıyorum işte sana ne yaptığımı. Biz neden küstük?" Genç kız sinirlendiğini hissetti. Kaşları çatılmıştı.

"Eğer seçimlerin doğru olsaydı Ashley, işte o zaman biz küsmezdik. Etrafındaki insanlara dön bir bak. Acaba hangisi bizim küsmemize sebep oldu?" Genç çocuk kızın kulağına kadar yaklaşmış ve fısıldayarak konuşmuştu.

İkiside nerdeyse on saniye öyle durmuştu. Genç çocuk farkettirmeden nefesini içine çekti ve uzaklaştı. Şimdi eğilmiş ve önündeki kızın gözlerine bakmaya başlamıştı.

Genç kız şok olmuş gibiydi. Kalbinin hızlandığını farkedemeyecek kadar heyecanlanmıştı. Uzaklaştığında rahatsızlıkla yerinde kıpırdandı. Karşısındaki çocuğun gözleri gözlerine kenetlenince daha da heyecanlandı. Bu kokuyu yakın bir tarihte aldığını anımsıyordu. Çok yakından bu kokuyu almıştı ama ne zaman hatırlayamadı.

"Şuan aramın bozuk olduğu tek kişi sensin arkadaşlarım arasından. Bence beni suçlamayı bırak ve kendi seçimlerine dön bir bak."

"Ne hikmetse benim de aramın bozulduğu tek kişi sensin." Genç çocuk derin bir nefes aldı ve kafasını gözlerini çekmeden kaldırdı.

"Hadi yürü. Zaman kaybediyoruz." Harry gözlerini çektiğinde Ash'te kendine gelmis gibi sarsılıp yürümeye başladı. Daha ne kadar garipleşebileceklerini düşünüyordu ikisi de.

La Douleur Exquise | Harry Potter FanfictionWhere stories live. Discover now