Wolfstar, Mr Snape And Bullying

274 32 33
                                    

"Güzelim. Kalk. Hadi."

Harry genç kızın yanına çökmüş onu uyandırmaya çalışıyordu. Ash kırpıştırarak gözlerini açtığında bulanık bulanık gördüğü Harry'e gülümsedi ve doğruldu.

"Senin bir sorunun var kızım. Nerdeyse beş dakikadır seni uyandırmaya çalışıyoruz!"

Ron çemkirerek konuştuğunda Hermione gözlerini devirip Ron'un omuzuna vurdu. Kızıl saçlı çocuk acıyla inlerken diğer herkes kıkırdıyordu.

Ash, uyku sersemi arkasındaki çantasını omzuna tekrar taktı ve esneyerek ayağa kalktı. Harry her zaman yaptığı gibi genç kızın gömleğinin yakasını ensesinden kavramış yürümeye başlamışlardı.

Bu Harry'in çocukluğundan beri yaptığı bir hareketti. Yanındaki kim olursa olsun, koruma iç güdüsü ile tutardı. Herkes trenden inip yürümeye başladığında daha yeni gelen ilk sınıflara bakıp kıkırdadılar ve hızla içeri girdiler.

✨✨✨

"Tanrım, buraların yemeklerini özlemişim!" Ron ağızına attığı kocaman pirinç kaşığını iştahla çiğnemeye başlamıştı. "Şaşırmadım."

Ginny omuzlarını silkip yutkundu ve ayağa kalktı. "Ben kaçar, gelen var mı?"

Ash ayağa kalktığında yanında oturan Hermione ve Harry aynı anda omuzlarına bastırdı ve tekrar oturttular. "Sen yemeğini yemeden hiçbir yere gitmiyorsun."

Genç kız kıkırdayıp karşı koymadan tabağında kalanları da ağzına attı ve iki çocuğa da bakıp gülümsedi. Yutkunup konuşmaya başladığında sesi neşeli çıkıyordu.

"Şimdi azad edecek misiniz beni?" İki çocukta kıkırdadı ve kafalarını salladılar. "Belki.. İzin veriyorum pekala."

Harry de ağızını sildi ve Ash ile birlikte yerinden kalktı. "Bu sene çalışmaları bayağı öne çekecekler galiba ha?"

Genç kızı omuzlarını indirip kaldırdı ve göz teması kurmadan "Bilmiyorum." diye mırıldandı. "Ama çekerler bence."

Harry'e dönüp kravatını düzeltti ve tekrar önüne döndü. "Şuan sadece uyumak istiyorum Harry."

"Gece uyumadın değil mi? Gözlerinden belli."

"İksir yapmak zorundaydım."

"Esty, Remus'ta bizimle geliyordu. Okulda yapabilirdik."

"Profesör Snape bize zaten yeterince gıcık. Üstelik eğer üzerinden, 'Bana itaat etmek zorundalar, bana ihtiyaçları var.' egosu kalkarsa Remus'u burdan attırır. O yüzden hiçbir şey yokmuş gibi davranacağız."

Genç çocuk yürürken ellerini ensesine attı ve rahatsızlıkla saçlarını karıştırdı. Ginny çoktan odalarına gitmişti. "Peki, Bağıran Baraka da.. Kim yanında olacak? Üç ay kim durdu yanında?"

Ash duyduğu soruyla derin bir nefes alıp biraz daha hızlandı. "Dolunayın ne zaman olduğunu sadece babam tahmin edebiliyordu." Duraksadı ve dudaklarını birbirine bastırdı. "O yüzden üç ay boyunca ondan önce hiç gidemedim."

Harry de duraksamıştı. İkisi de dudaklarını ısırıyordu. Ash dolu gözlerle ellerine baktı ve kısık sesiyle konuşmaya başladı. "Eve beş dakika geç gelse ben oraya gidiyordum ve dönüşümü bitene kadar dışarıda bekliyordum. O yüzden kapının tam yanında kocaman bir çanta var ve içi pansuman aletleriyle dolu."

Yutkundu ve yürümeye başladı genç kız. Harry gururla Ash'a baktı ve gülümsedi. "Gerçekten mükemmelsin." Yutkundu ve kıpırdandı. "Yani, kalbin. Gerçekten."

La Douleur Exquise | Harry Potter FanfictionWhere stories live. Discover now