46. Bölüm // Adaletsiz başlayan dünyada

60 6 2
                                    

Sözlerinin hemen ardından ejderini bana doğru gönderdi 017.

Ani bir hamleyle kendimi geriye doğru attım. Ejderimi de kendimi korumak adına önüme çektim.

Benimki, onunkini boynundan ısırıp yere yapıştırdı. Kötü ısırdığından yerdeki bağırmaya başladı.

Onlar birbirlerini ısırırken 017 arkama ışınlandı. Hızlıca üstüme atladı. Geldiğini duyduğundan kendime enerji duvarı oluşturmuştum. Duvara çarptı. Güçlü çarptığından kırmıştı. Bana yaklaştığı sırada onun arkasına ışınlandım ve hızlıca yumruk atıp yere yapıştırdım onu. Yerden çıkardığım sarmaşıklarla da yakaladım.

'018, ne yapacağım?'

'Önce tamamen hareketsiz kalması gerek. Sonra ellerini ona uzat. İyice odaklandığında biriktirdiği enerjiler çıkacak. Ardından da 017'nin ruhu. Bu sayede onu yeneceksin.'

Yerden kalkmaya çalışıyordu 017. Hâlâ hareket halinde olduğundan şimdi yapamazdım. Bir kaç sarmaşık daha çıkarıp biraz daha sardım onu. Artık hareket edemiyordu.

Yanına yaklaştım. Ellerimi uzatacaktım ki bir anda fırlayan dikenler yüzünden geriye savruldum.

Dikenler sarmaşıkları yırtmış, o da ayağa kalkmıştı. Bense...

Kolum sızlıyordu. Kafamı çevirip koluma baktım. Dikenlerden biri saplanmıştı.

Dikenleri çektiğinde kolumdan sıçrayan kanlar sızıyı, ağrıya çevirmişti.

Yarattığım mavi kürede delikler oluşmuştu. Ağrı yüzünden ejderimi ve küreyi kontrol edemiyordum.

Hızlıca toparlanıp birbirlerini ısıran ejderlerden kendimkini 017'ye yönelttim. Hemen yanında yeraltına giren ejder, dengesini bozmuştu. Tam arkasından çıkıp onu, bu sefer, yere düşürdü.

Yine sarmaşıkları kullanarak onu yakalamaya çalıştım ama sürekli ışınlanıp durduğundan yakalayamıyordum.

Bana saldıracağını hissettiğim de ben de onun arkasına ışınlandım ve onu şokladım. Acıyla yere düştü.

Bu sefer sarmaşıklardan bir şey olmayacağını anlayıp telekinezi ile yakaladım onu. Işınlansa bile onu önceden tuttuğumdan yine tutuluyordu.

Hemen arkamda beliren beyaz ejderi fark edememiştim. Son saniye de, bir iç güdü, arkamı döndüğüm de gördüm beni ısırmak üzere olduğunu. Ani bir hamle ile kendimi yana doğru fırlattım. 017'yi de bırakmak zorunda kalmıştım.

Ejder durmadı ve yine bana yöneldi. İleriye ışınlandım. Bu saye de kendimi bir ısırıktan daha kurtarmıştım.

Bu sefer 017 arkamda belirdi. Güçlü bir yumruk ile beni ejderine doğru gönderdiğinde kaybedeceğimi sanıp acayip korkmuştum. Neyse ki yine ışınlanmayı akıl etmiştim.

Ama ejder yine peşimi bırakmadı. Yine hemen yanımda belirdi. Sürekli ışınlandığımdan benimkini de kontrol edemiyordum. Kendimi doğru düzgün koruyamazken ejderimi nasıl yönlendirecektim ki?

Tekrar bambaşka bir yöne ışınlandım. Tam karşımda durduklarından bizimkileri görebiliyordum. Mavi kürenin sınırından bize bakıyorlardı. Todoroki'ye gözüm takıldı. Bana bir işaret yapıyordu. İki elinin işaret ve orta parmaklarını yukarıya kaldırıp indiriyordu. Bana bir şeyler söylemeye çalışıyordu ama ne?

Kısa bir süre düşündüğüm de anlamıştım. Yaptığı işaret ile bana yol gösteriyordu. Kafamı anladım, anlamın da salladım.

Yine son anda öbür köşeye ışınlandım. Işınlanır ışınlanmaz da elimi aşağıya indirip ejderin yaklaşmasını bekledim. Yeterince geldiğinde ellerimi hızlıca yukarı kaldırıp dikenlerimin ejdere batmasını sağladım.

Kız Kardeşlerin Kavgası // BNHA FanFicWhere stories live. Discover now