39. Bölüm // Kesik

52 4 1
                                    

Hiçbir şey olmamış gibi davrandığım 3 hafta 5 günün sonunda, Toga'nın uyarısına göre, 2 günüm kaldı.

Ve ben hala araştırmam gereken şeyi tam olarak bakamadım.

Bizimkilerle takılarak enerjimi yükseltiyorum ama tahmin edebileceğiniz gibi çok yavaş oluyor. Çok zorlanıyorum ama başka yapabileceğim bir şey yok.

Monoma'ya her şeyi anlattığımda peşimi biraz olsun bırakır sanıyordum ama nerede... Asla akıllanmıyor. Bugünde her zaman ki gibi beni sinir ediyordu. Bazen onu 017 mi gönderdi diye düşünüyorum. Ama hikayelerini bilmiyordu. Bana yalanda söyleyemezdi.

Bizimkilerle sınıfta oturmuş tatlı tatlı konuşuyorduk. Koridordan onun sesi gelmese keyfim yerinde olduğundan enerjim yükselmeye devam edecekti.

Birilerine bağırıyordu galiba.

"Of... Bıktım şundan." diyerek ayağa kalktım. Koridora çıktığımda yine birilerine zorbalık yaparken buldum onu.

"Ya sen niye akıllanmıyorsun? Yine başlamışsın insanların günlerini mahfetmeye." dediğimde bağırdığı kızın yanına gelmiştim. "Hadi bak sen işine." dedim kıza. İkiletmeden gitti.

Bu sefer Monoma'nın karşısında ben vardım.

"Söyle bu sefer derdin ne?"

"Bir şey yaptığım yok."

"Şu pis sırıtışından okul olarak nefret ediyoruz biliyorsun değil mi?"

"Yani... Sanırım. Ama kabul et. Beni görmeden duramıyorsun sende."

"Iy! Neyini görmek isteyecekmişim? Kendini kral falan mı sanıyorsun?"

"E 1-A olmasa olacağım. En çokta sen engelliyorsun."

"İyi o zaman. Kral olmadığını kabul edip, bizi kendinden üstün gördüğüne göre rahat bir şekilde sınıfıma dönebilirim." dedim gülerek.

Ne dediğimi anlamaya çalışıyordu. Az önce kendisinin 2 bizim 1 numara olduğumuzu kabul etmişti. Ama geri kafalı olduğundan hala anlamamıştı suratına bakarsak. Bu hali falzasıyla komik.

Sınıfa yönelmiştim. Ona laf sokmak hoşuma gitmişti. Tam içeri girecekken gülmeye başladığından keyfim yine kaçtı...

Arkamı dönüp ona baktım. "Ne var yine Monomacık?"

"Komiksin. Kelime oyunları yapıyorsun ama hemen anlaşılıyor."

"Anlaman 2 dakikanı aldı ama."

"Japoncan hiç iyi olmadığından cümleni düzgün kuramadın da ondan. Amerikalıydın değil mi?"

"Evet Amerika. Ama Japonya da büyüdüm. Yani Japoncam gayet iyi. Senin anlaman kıt."

"Bana baksana sen!"

Sinir etmiştim onu sonunda.

"Ne oldu? Sinirlendin mi? Ne yapacaksın Monoma-cık? Herkese bağırdığın gibi bana da mı bağıracaksın?"

"Ha ha. Çok konuşuyorsun ama boş konuşuyorsun."

"En azından söylenenleri hemen anlayabiliyorum. Senin aksine."

"Ugh!" İyice sinir olmuştu. İçinden bana saldırmak geldiğini hissedebiliyordum.

"Hadi git sınıfına bak işine." dedim ve yine içeri yöneldim.

"Hey Luna~ Bir baksana!" dedi Monoma. Sesi garip çıkmıştı.

Yavaşça ona döndüm. Gözleri garip bir şekilde parlıyordu. Kendi göz renginde değildi. "M-Monoma? Bu sen misin?" dedim gözlerine bakarken.

Kız Kardeşlerin Kavgası // BNHA FanFicWhere stories live. Discover now