"Anne!"

"Aaron!"

Onlara doğru ilerlemeye çalıştım fakat zincirler buna izin vermiyordu. Üstelik ben ilerlemeye çalıştıkça bileğimi daha çok sıkıp acıtıyordu. Bu anlamsız şeye son verdim. Soğuk betona kendimi bıraktım. Neden hayatım bu kadar kötüydü benim? Neden diğer yaşıtlarım gibi yaşayamıyordum. Benim onlardan eksiğim neydi? Bunu yaşayacak ne günah işlemiştim ya da?

"ANNE!"

Niye uyanmıyordu hala? Neyseki nefes aldığını görebiliyordum ve zaten kendimi teselli ettiğim tek şey de buydu.

"Kumsal?"

Cılız bir ses geldi annemden. Sonunda uyanmıştı.

"Anne!"

Yerinden yavaşça doğruldu. Daha sonra zincirleri ve bulunduğu yeri fark edince paniğe kapıldı.

"Neredeyiz biz?"
"Kaçırıldık."

Gözleri sonuna kadar açıldı.

"Ne!"
"Kaçırıldık anne!.."

Ağlamam tekrar şiddetleniyordu.

"Kim bizi kaçırdı?"
"Bilmiyorum. İlk defa görüyorum."
"Bana görünüşünden bahset."

Annem benim kadar panik yapmamıştı en azından. Bu da bir seydi. Belki bizi kurtaracak plan annemden çıkardı.

"Yaşlı bir adamdı anne. Kısa boylu ve biraz kambur. Onun haricinde gözleri sanki renkliydi ama emin değilim tam göremedim ve.."
"Yeterli."
"Tanıyor gibisin."
"Tanıyorum."
"Kim peki?"

Annem söylerken tereddütle düşmüştü. Ama sonunda söyleme kararı aldı.

"Babam."

Ağzım yavaş yavaş açılıyordu ki zor kapattım. Babası mı? O nereden çıktı şimdi? Bu benim dedem mi yani? Ben.. ben daha önce dedemi görmemiştim çünkü annem öldüğünü söylemişti. Tüm hayatım yalanmış benim. Yalan üzerine kurulu iğrenç bir hayatım var. Ve bundan nefret ediyorum.

"Neden böyle bir şey yapıyor peki kendi kızına!?"

Annem kısaca anlatmaya başladı yaşadığı şeyleri. Ve o an fark ettim ki annem daha önce bana eski hayatından çok az bahsetmişti.

"Babanla tanıştıktan sonra onu babama göstermeye karar vermiştim. Tabii vampir olduğunu saklayacak ve sadece erkek arkadaşım olarak babamla tanışacaktı. Ama babamın meğerse vampirlerden haberi varmış ve babanı görür görmez şüphelenmişti. Kontrol etmek için elini tutması yetti. Bir yaz günü için fazla soğuk olan teni hissettiğinde onu öldürmeye çalışmıştı fakat baban beni de alıp ordan kaçtı. O zamandan sonra babamın tek amacı vampirleri öldürmek oldu. Ve bende o günden beri babamın yanına bir daha hiç gitmemiştim. Senden de haberi yoktu. Yani ben öyle sanıyordum. Seni diğer vampirleri çekmek için kullanacaktır büyük ihtimalle. Tüm vampirlere bir melez olduğunu gösterecek ve hepsi seni almak için geldiğinde onları öldürecek. Basit bir plan."

Annemin ağzından çıkan her cümle beni daha da şaşırtıyordu. Annemin bir vampirden melez bir çocuğu olmuştu ve babasıysa bir vampir avcısına mı dönüşmüştü? Neden kızına destek çıkmak varken böyle bir şeyi seçmişti ki?

"Peki vampirleri nasıl yakalıyor ki? Yani vampirler çok güçlüler sonuçta. Babansa yaşlı bir moruktan başka bir şey değil."

Annem kaşlarını çatarak bana baktı.

"Nasıl biri olursa olsun kendinden büyükler için saygılı konuş."

Annemin bu haldeyken bile aynı olmasına göz devirdim. Ama neyseki buna daha fazla takılmayrak anlatmaya devam etti.

"Yani aradan yaklaşık 17 yıl filan geçti. Bir sürü silah üretti. Ve tabii onları etkisiz hale getirebilecek zehirlerde yaptı."

Ah demek Aaron'ı da bu şekilde etkisiz bırakmıştı.

Annem ve ben bir süre konuşmadık. Bir şeyler düşünüyorduk ama bir çıkar yol bulamıyorduk. Biraz sonra annemden şaşkınlık dolu bir nida yükseldi. Anneme telaşla baktığımda annemin Aaron'ı daha yeni fark ettiğini gördüm.

"O senin arkadaşın değil mi?"

Ah bir yalanım ortaya çıkıyordu işte. Yalancının mumu yatsıya kadar yanar diye boşuna dememişler.

"Şey.. öyle. Yani değil, arkadaş değiliz. Hayır bir dakika uff.."

"Kumsal onun vampir olduğundan haberin var mıydı."

Alt dudağımı ısırarak anneme baktım.

"SEN KENDİNİ ÖLDÜRMEK FİLAN MI İSTİYORSUN! HABERİN VARDI VE SEN ONUNLA O GÜN ODADA TEK BAŞINAYDIN ÖYLE Mİ?"

Sinirden birazdan kolundaki ipleri koparıp üzerime atlasaydı şaşırmazdım.

"Anne yanlış anladın her şeyi. Yani o gerçekten beni öldürmek istemiyor. Arkadaşız. Ve beni birçok vampirlerin elinden o kurtardı aslında."

Annem  sanırım şuanda kafamı duvarlara sürtme planları filan yapıyordu.

"Bu kadar saf olamazsın Kumsal. Senin gibi birini başka vampirlerin eline vermek istememesi fazlasıyla DOĞAL DEĞİL Mİ SENCE DE?!"

"Anne o beni seviyor. Gerçekten seviyor. Bunu biliyorum. Ve o böyle bir şeyi asla yapmaz."

"Eğer burdan sağ kurtulursak Kumsal seni bir daha odandan dışarı çıkarmayacağım. Arkadaşlarınla da görüşemezsin. Ayrıca saat başı kontrole geleceğim ne olur ne olmaz diye. Bekle sen!"

Cevap vermedim. Burada tartışmak istemiyordum. Burdan bir kurtulalım da anne. O zaman düşünürüz bunları da.

Etrafta tekrar sessizlik hakim olunca gözlerimi Aaron'a diktim.

'Aaron. Uyanmalısın. Olabildiğince çabuk hemde...'

MELEZWhere stories live. Discover now