44.bölüm🍂 zor karar

Magsimula sa umpisa
                                    

"Düğün günü..."

Uraz gözlerini kapattı, Efsunun gitme deyişi gözlerinin önündeydi.

"Sen bana gitme dediğinde keşke orada kalabilseydim"

Efsunun bakışları duygusuzdu, hiçbir duygu barınmıyordu gözlerinde

"Cem peşimdeymiş, eve vardığımda karşıma çıktı"

Efsun tedirginleşti, Cem demişti . Bela demekti bu ..
Peki ne olmuştu ki..

"Bana seni sevdiğini, ona ait olduğunu birçok gereksiz şey zırvaladı. Sonra... Bana bir sprey sıktı. Sonrasını hatırlamadım. Gözlerimi açtığımda bir uçurumun kenarındaydık. Cem yanımdaydı. Bana ölüme çok yakın olduğumu söyledi. "

Uraz sustu, nefesi yetmedi anlatmaya . Efsun şimdi karşısında dolan gözleriyle bakıyordu. Elindeki çantayı sıkı sıkı tutuşu güçsüzlüğündendi.

"Sonra sen geldin aklıma , eğer geri dönersem seni asla bırakmayacağıma söz verdim kendime. Cem arabayı uçuruma sürükledi. "

Efsun ağzından çıkan inlemeye engel olamadı. Dizleri taşımadı onu , yere çöküp ellerini dudaklarına götürdü. Sonrasını duymaya yüreği kabul eder miydi ki

"Tek düşlediğim sendin.. sana kavuşmak.,,"

"Araba uçurumdan denize sürüklendi, Su çok soğuktu, hissettiğim tek şey sadece beni ısıtan senin gözlerindi, gamzelerinin çukurundaki kayboluşumdu. Sonrası karanlık sonrası ölümdü."

"Gözlerimi 4 hafta sonra açtığımda , kazandın Uraz dedim , buradan çıkıcaksın ve Efsununa gideceksin dedim ama olamadı.."

Efsun gözünden akan yaşlara engel olamazken , kalbi şimdi ne yapacaktı. Efsun konuşmak istedi, kelimeleri dökülemedi dudaklarından.

"Kendime geldiğimde bacaklarımı hissetmediğimi farkettim , yürüyemiyordum. Artık yarım bir adamdım"

Son cümlesini duyduğunda, Efsun daha fazla ayakta duramadı, olduğu yere çöktü.Çantasını kucağına aldı, sanki sığınacağı tek şey oymuş gibi, hayretle ona bakıyordu. Neden ona gelmediğini bir türlü idrak edememişti.

"Gelmedin"

Uraz tüm heybetiyle bağırmıştı. "Sakattım anlamıyor musun ? Nasıl seni kendime mahkum ederdim söylesene"

Efsun elinin tersiyle göz yaşlarını sildi. Ne yani Uraz yürüyemediği için mi gelmemişti,

"Sen sakat kaldığın için mi gelmedin ?

"Sana yetememekten korktum"

Efsun yavaşça ayağa kalktı, elindeki çantayı yere fırlattı. İçindeki her şey yere saçılmıştı. Birkaç adımda Uraz'ın önünde durdu.
Şimdi Efsun da bağırıyodu, yılların kaybolmuşluğu burada son bulacaktı.

"Allah'ın belası !! Kim senden bacak istedi haaa , kim senden ayak istedi. Yanımda olsaydın yetmez miydi sana "

Efsun ayakta zar zor duruyordu. Uraza biraz daha yaklaştı, tam karşısında durdu. Sesi titriyordu.

"Niye anlamıyorsun ?"

"Neyi anlamıyorum, ben senin için yas tutarken sen yaşıyordun . Beni istemediğini kabul etmişken şimdi bana tüm kabuslarımı tekrar yaşatıyorsun."

"Sakattım"

"Kalbinde mi sakattı"

"Efsun yapma"

Artık SeninimTahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon